Hayatımızdan ne anlam çıkarmaya çalışırsak çalışalım, çoğu bizim elimizde değil. Evet,eğitim alabiliriz,çok çalışabiliriz,iyi bir arkadaş, aşık ,vatandaş ,ebeveyn olabiliriz. Ama yine de olması gereken olacak. Bütün bunların yıldızlara yazıldığına inanmak insana özgürlük veriyor.
Sayfa 144 - Pena yayınlarıKitabı okudu
İntiharcı.... o, coşkuyla uzlaşmanın peşinden gidiyordu; bunu "insan sevgisinde" bulmayı istiyordu: "Ben değil, böylece insanlık mutlu olacaktır belki de ve zamanla o yüce uyuma ulaşacaktır. Bu düşünce beni dünyaya bağlayabilirdi" diye kaçırıyor ağzından. Hiç kuşkusuz soylu bir düşüncedir bu; gönül yüceliğiyle dolu ve acı verici, ama tartışılmaz inanç, insanoğlunun yaşamının aslında kendisi gibi anlık olması; yarın "uyuma" erişildikten sonra (ula- şılacak bir hayal olduğuna inanıyorsa) insanoğlunun yine kendi- si gibi, tutucu doğa yasalarının zorlamasıyla, üstüne üstlük bu hayale erişene kadar uğradığı nice acılardan sonra hiçliğe dönüşmesidir -işte bu düşünce ruhunu tümüyle alt üst ediyor, ama asıl insanlığa duyduğu sevgi nedeniyle isyan ediyor; insanlık adına onu yaralıyor -düşüncelerin yansıması yasasına göre- insanlığa duyduğu sevgiyi onun içinde yok ediyor. Ailelerde buna benzer olaylar çok yaşanmıştır: Açlıktan kırılan bir ailede, çocuklarının ıstırabı dayanılmaz duruma geldiğinde, anne babanın bu dayanılmaz acı karşısında çok sevdikleri çocuklarından nefret ettikleri sıkça görülmüştür. Ayrıca, iddia ediyorum, acı çeken insana yardım etmede ya da yararlı olmada, acısını hafifletmede tam anlamıyla aciz kalan bilinç, aynı zamanda siz bu insanın acısına kesin olarak inanıyorken, yüreğinizdeki insan sevgisini kine bile dönüştürebilir. Demirden düşüncenin ardından giden beyler inanmazlar buna, üstelik asla kavrayamazlar...
Sayfa 617 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
İnanan insana yalnızlık yok ki kari. Hüzün var belki, dert var, gam var lakin yalnızlık yok. Ellerini açtığın her vakitte seni duyan Bir'i var..
"Kış, 'İlkbahar benim kalbimde' deseydi ona kim inanırdı?" Halil Cibran "Yaraların, ışığın içine sızdığı yerdir." Mevlana "İnsanım, bazen kırılıyorum, bazen parçalara ayrılıyorum ama sonra tekrar tekrar birleşiyorum." "Görebilmek için gözlerimi kapatırım." Paul Gauguin "Hayat iki şekilde yasanır: Ya hiç mucize yokmuş gibi ya da her şey birer mucizeymiş gibi..." Albert Einstein Hepsi insana dairdir. O yüzden bir gün bir bakarsınız, o duvar yerinde durmuyor. Duvarı yapan da yıkan da insandır. Kaçmak isteyenleri belli etsin diye ördüğü duvarı beyaza boyayan; sonra o duvar yüzünden yaşanan acılar unutulmasin, ibret olsun diye yıkarken bir kısmını tutan, üstüne rengarenk grafitiler yapan da insandır. İşin doğrusu, tüm bu çelişkiye, karmaşaya, iniş çıkışa rağmen ibre yaşama dönük olan yönü göstermekten de hiç vazgeçmez. Gelişmeyi engelleyen her duvar bir gün mutlaka yıkılır, düşer. Çünkü insanın iyiye olan potansiyeli güçlüdür. Yol biraz uzun, engebeli ve bazen biraz sarsıcı da olsa insan kendi iradesiyle sevgiye dayanan, adil, özgür ve zengin bir yaşam kurabilir. Prometheus, ateşi bir kez tanrılardan çalmıştır. Pandora'nın kutusundansa sadece acı, keder, yalan, öfke değil; umut da çıkmıştır. Bizi sağlam kılan şeylerden biri; kırılabilen tarafımızı kabul ederek hayata, deneyime gerekiyorsa kırılmaya açık olma cesaretini göstermek. Yara alma cesaretini göstermek, gelişimin temelinde yatıyor.
Bir insana , bir insanın ruhuna sahip olmak istediğinizde , bu aşktır. Bir insanın bedenine sahip olmak istediğinizde bu şehvettir. İnsanları korkutacak , onları sizin emirlerinize uymak zorunda bırakacak bir güce sahip olmak istediğinizde bu iktidardır. Paraya sahip olmak istediğinizde bu açgözlülüktür. Ölümsüzlüğe , ölümden sonra da yaşama hakkına sahip olmak istediğinizde , bu inançtır.
Sayfa 68 - EverestKitabı okudu
- ENÂM SÛRESİ -
Ey Peygamber! EĞER bu inkârcıların senin dâvetinden YÜZ ÇEVİRMELERİ AĞRINA GİTTİYSE, HAYDİ GÜCÜN YETİYORSA, YERİN DERİNLİKLERİNE inebileceğin BİR TÜNEL AÇ; YA DA GÖĞE yükseleceğin BİR MERDİVEN DAYA DA, ONLARA BİR MUCİZE GETİR BAKALIM! Sakın böyle bir işe yeltenme! ALLAH DİLESEYDİ, insana verdiği irâde ve tercih yeteneğini elinden alır ve inkâr edenlerin HEPSİNİ İMANA GETİREBİLİRDİ. Fakat öyle yapmadı. Çünkü bu takdirde, insanın ahlâk ve erdemliliğinin hiçbir anlam ve değeri kalmaz, onun meleklerden ayrı olarak yaratılmasının hikmeti ortadan kalkardı. Oysa Allah, insana özgür bir irâde vermiş ve onu dilediği inanç ve hayat tarzını seçme konusunda serbest bırakmıştır. Bu yüzden insan, ancak kendi özgür irâdesiyle aklını kullanıp doğru yolu seçtiği takdirde gerçek anlamda Müslümanlığa ulaşabilir. O HÂLDE, SAKIN CÂHİLLERDEN OLMA! (35. Ayet)
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.