Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Akıl yağsız, kuru kuru yanan bir lamba değildir, irade ve isteklerle beslenir."
Sayfa 49 - BaconKitabı okudu
Allah Teala, onlarca yerde leallekum tehtedûn: "Umulur ki hidayete erişirsiniz" diyerek, hidayete erişme sorumluluğunu kullara yüklüyor, hem de "umulur ki.." buyurarak. Ayrı şekilde "Umulur ki kurtuluşa erersiniz", "Umulur ki öğüt alırsınız" buyuruyor. Allah kullarının kurtulmalarını umut ediyor. Onun için peygamberler, kitaplar gönderiyor. Zira Allah daha baştan insana akıl, irade ve vicdan vererek onu seçme yeteneğiyle donatıyor. Ondan, bahşettiği bu yetenekleri kullanarak sorumluluğunu yerine getirmesini istiyor. Bunu yapanı cennetiyle müjdeliyor, yapmayanı ise azabıyla uyarıyor.
Reklam
Aslında akıl insana bahşedilmiş en muhteşem ama o derecede de yalın bir melekedir. İnsanlar aklın bizi yönlendirdiğini zanneder. Hakikatte ise aklı yönlendiren bir olumlu, bir de olumsuz müteharrik vardır: Gönül ve nefs. Aklımız gönlümüzün önüne düşünce insan kendi yaratılışına uygun şeyler üretir; nefsin önüne düşünce sapkınlık başlar. Bu dengeyi kurma noktasında insana irade gücü verilmiştir."
Sayfa 39
Aşkın bütün halleri derece derece bir ilgi ve alaka meselesidir çünkü. Bazı âşıklar akıllarının bir kısmını, bazıları yarısını, bazıları da tamamını sevgiliye yönlendirir ve bu orana göre biz onlara deli, yarı deli, zırdeli gibi isimler koyarız. Oysa burada yitirilen akıl değil, belki irade ve hükmetme derecesidir. Bu durumda duygular öne çıkar, akla baskın olur.
Sayfa 38
Esquirol şöyle yazar: "İntiharda akıl hastalıklarının tüm nitelikleri görülür." (...) "İnsan ancak -hezeyan, yani kendinden geçme diye anlatılan bir akıl bozukluğunda canına kasteder ve müntehirler delidir". Bu ilkeden yola çıkarak intiharın irade dışı olduğu, yani istence bağlı bir şey olmadığı sonucuna varıyor,
Allah bize akıl ve irade gibi iki güzellik vermiş, şartları hazırlamış, kuralları koymuş, bildirmiş ve uyarmış.Bunun üstüne her türlü özgürlüğümüz olsun ama hiçbir yaptırım olmasın demek hiç mantıklı değil. Merhamet olsun adalet olmasın demektir bu Bu talep yerine gelmiş olsa, bir sürü suç olacak ama cezasını bulmayacak.Peki işlenen suçların bir kısmı bize yönelik olursa ve canımız yanarsa, yine aynı şeyi düşünecek mi- yiz? O zaman "Adalet nerde?" diye haykırmayacak mıyız? İnsanoğlu böyledir. Hırsızlığa maruz kalmadığında hırsızlara karşı son derece merhametli. Ne olacak canım giden mal olsun, diyebilir.Ama kendisi buna maruz kaldığında hırsızın idamını bile ister.İşte bu tipik modern zaman bencilliği. Cehennemi istemeyenler, acı çekmemiş.haz ve hız içinde olanlar.Onlar ölümden ve kıyametten de korkarlar.Çünkü onların bu dünyada bir elleri yağda bir elleri balda.Acı çekenler, zulüm görenler, kötülüğe maruz kalanlar ise adalet ararlar.Kendilerine bunları yaşa tanların en ağır cezaya çarptırılmasını isterler.
Reklam
Kağnılar kırılgan bir ahenkle duruyor. Zaman düzensiz, mekân karışık. Budala diller sözdizimini bölmedeler. Akılsızlık cazip geliyor akla ve akıl ifşa ediliyor akılsızlık diye. Ama ya ihanet. Okuduklarım karmakarışık aklımda. Tasım ustalığımın hükmü yok. Tek hakikat: İnanmak istediğimize inanırız. Öyleyse irade önce gelir, gerisi sadece maskedir. Ya halkın iradesi? Tek tek bireylerin iradesinin toplamı değildir. Körlüğünden güç alan kozmik bir maddedir. Faydası yok bunu söylemenin. Filozoflar yan bakar, emniyettedirler zira, zarafetle, hitabetle ve tasım sağlamlığıyla gizledikleri için aç iradeyi, muzafferdirler.
Sayfa 108 - K.550 - 4.Finale(Allegro assai)Kitabı okudu
din sınırlıyor mu?
İnsan şunu düşünmeli: Benim düşünen aklım ve seçme yetkim neden var? Eğer bir sınırsızlık olacaksa bunlar ne işe yarayacak. Sınırsızlık içinde ben neyi düşünüp ve neyi tercih edeceğim? Daha da ötesi aslında sınırsızlık içinde bunların hiçbirine gerek yok.O zaman bizi insan olarak ayrıcalıklı kılan bu akıl ve irade gereksiz mi? Acaba bizim diğer canlılardan hiç farkımız olmasa, daha mı iyi olur?
Platon'un, insan ruhuna benzeyen ideal devleti.
Platon, toplum ile insan arasında bir bağ kurar. İnsan ruhu üç kısımdan meydana gelir. Arzu, irade ve akıl. Devlette, kendisinde bu üç kısma karşılık olan üç sınıfa ayrılır. Yöneticiler, Savaşçılar ve üreticiler. Nasıl ki, sağlıklı insan; aklı, arzusu ve iradesi birbiriyle çatışma içinde olmuyorsa. Sağlıklı iyi bir toplum da içinde sosyal çatışmanın, sınıf kavgasının bulunmadığı toplumdur.
Her insan AKIL, SEZGİ, YARATICI EYLEM ve İRADE gücüne sahiptir. İçimizdeki kahraman bu güçlerin yardımıyla kendine ait masalı yaşamaya başlar.
Sayfa 157 - Doğan Novus Yayınları, 1. Baskı, 2019Kitabı okudu
Reklam
İman olayının en önemli noktalarından birisi, imana konu olan varğın, bilinerek, istenerek ve seçilerek kabul ve tasdik edilmesi esasıdır. Her iman hadisesinin bulunduğu yerde, mutlaka bilgi, akıl ve irade, bir etkinlik içinde bulunmaktadır. Kur'an'da Allah: "Dinde zorlama yoktur" buyururken bu üç noktaya dikkat çekmektedir. İman etmek durumunda olan her sûje, objesine bilerek, isteyerek, düşünüp taşındıktan sonra yönelmekte ve bu süje-obje münasebetinden iman denilen şuur hâli meydana gelmektedir.
Sayfa 117Kitabı okudu
Allah insanlara akıl ve irade vermiş herkes kendi seçimlerini yapsın diye. Bu dünya bizim için bir imtihan...
Akıl ve İrade
çünkü akıl, eylemi engelleyen her nedeni dönüştürmeye, amacına yöneltmeye muktedirdir.
Önemli olan süreklilik az da olsa.
Akıl becerikli davranarak, zaman ile kurduğu ittifak sayesinde,yani sabırlı,sakin ama inatçı bir taklitle yavaş yavaş ve kesin bir şekilde iktidarı ele geçirecek,hatta diktatörlüğünü kuracaktır.
Sayfa 56 - Türkiye İş Bankası
Eşitlik ve zeka eş anlamlı kelimelerdir. Tıpkı akıl ve irade gibi.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.