Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Evet kardeşlerim, Hazret-i İsa Aleyhisselâm, İncil-i Şerifte demiş ki: "Ben gidiyorum, tâ size tesellici gelsin. Yani Ahmed Aleyhissalâtü Vesselâm gelsin." demesiyle Kur'ân'ın beşere gayet büyük bir neticesi, bir gayesi, bir hediyesi, tesellisidir.
Evet, bizim tasavvurumuzda insanın yeri büyüktür, çünkü Allah'ın tecellî ettiği bir varlıktır. Allah, Cebrâil Aleyhiseelâm'ı Hz. Peygamber'e melek şekli ile gönderebilirdi, göndermemiş, Cebrâil Aleyhisselâm, Efendimize bir iki sefer dışında hep insan olarak görünmüştür. Cebrâil Aleyhisselâm bile Efendimize insan sûretinde görünüyor. Bu bir hakîkatin altını çiziyor. Hz. Mûsa'ya ateşte, Hz. Yunus'a balıktai Hz. İsa'ya ölü bedende, Hz. İbrâhim'e mancınık ateşinde, Hz İSmail'e bıçakta tecellî eden Allah, Muhammedîlere insanda tecellî eder. Misâli, Cebrâil Aleyhisselâm'ın insan şeklinde tezâhür etmesindendir. Çünkü insan halîfetullahtır, Hazret-i İnsan'dır. İnsan küfre girebilir, bu onu bütünüyle yokluğa mahkûm etmez, ancak sıfatı olabilir.
Reklam
ALİ YAKUP BEY'İN ECZACININ SUÂLİNE VERDİĞİ MUHTEŞEM CEVAP...
Ali Yakup Bey'in, Ezher Usûlüddin Fakültesi, kaldığımız yere biraz uzaktı. Bir gün yolda yürürken bir eczaneden ilaç almış, eczane sahibi güler yüzlü bir Hristiyanmış; Mısır'da Hristiyanlar "kopt" kavminden oldukları için "kıptî" derler. "Akbât" Kıptî Hrıstiyan halk demektir. [...] Ali Yakup Bey ile eczacı bey sohbet ederlerken eczacı şöyle bir suâl sorar: - "Bak bizim Peygamberimiz İsa Aleyhisselâm, ömür boyu evlenmedi, Fakat sizin Peygamberiniz dayanamadı evlendi. Bu farka ne dersin? - "Bu tabiî bir şey yâhu!" - "Yâhu üstad Ali, biri ömür boyu evlenmiyor, diğeri kaç defa evleniyor, nasıl tabiî olur?" - "Yâhu sizin peygamber, annesinin oğlu, ibnü'l mer'e, kadının oğlu, babası yok, İlâhî bir nefes... Onda erkeklik dişilik aranmaz ki... Bizim Peygamber recul ibni'r recul, er oğlu er, erkek oğlu erkek... Sizin Peygamberiniz aile hayatı, nasıl baba idi, nasıl koca idi, nasıl aile yetiştirdi, nasıl, nasıl?.. Buraları ondan sorulmaz, araştırılmaz. O ilâhî bir mucize. Ruhtan bahsedilemediği gibi, onunda mahiyetinden bahsedemeyiz. Kur'ân'ı Kerim, Hazret-i İsa için İlâhî bir kelime diyor. Allah, ol dedi, oluverdi..."
Sayfa 297 - 298 2.Kısım, (Kahire, Ezher'de Okuduğum Yıllar), -Ali Yakup Bey-, Hristiyan Bir Eczacı, Kaynak YayınlarıKitabı okudu
İsâ aleyhisselâm şöyle der: — Görmediği fakat vukuu muhakkak bulunan gelecek gaip için şimdiki nefsânî arzularını terk edene ne mutlu!
Hz.İsa [aleyhisselâm] şöyle buyurmuştur: "Çok yalan söyleyenin güzelliği gider. İnsanlarla mücadele edenin heybet ve efendiliği gider. Üzüntüsü çok olanın bedeni hasta olur. Ahlakı kötü olanın nefsine azap olunur."
Bir gün İsa Aleyhisselâm İblise tesâdüf eder. İbli-, sin bir elinde bal vardır, diğer elinde kül. Hz. İsâ so­rar: — Ey Allahın düşmanı, bu bal ve kül ile ne ya­pıyorsun? İblis cevap verir: Balı, gıybet edenlerin dudaklarına sürerim. Ta ki, gıybet etmekte daha ileri gitsinler. Külü de yetimlerin yüzüne serperim.. Tâ ki, herkes onları hâkir görsün!
Reklam
Davud Nebi'nin elinde eriyen demir misali insanların birbirlerine karşı kaskatı olan kalplerini aşkın teknesinde eritip kelam örsüyle kalıba alabilmişti. Allah'ın verdiği izinle ölüleri ayağa kaldıran İsa Aleyhisselam misali Muhammedî İsa da ölü misal kalpleri kendi kabirlerinden doğrulmaya çağırdı.
Rivayete göre Hz. İsa'ya [aleyhisselâm], "İnsanların arasında senin gibi olan var mı?" diye sorulunca şöyle cevap vermiştir: "Bakışı ibret, suskunluğu tefekkür ve kelâmı zikir için olan kimse benim gibidir.
Hristiyanlar İsa aleyhisselam'a niye Allah'ın oğlu dediler? Çünkü onların gözü önünde Allah'ın izniyle dört tane ölüyü diriltti, körlerin gözünü açtı, dilsizleri konuşturdu, kötürümleri iyileştirdi, alaca hastalarını iyi etti. Onlar da ufak bir kudret görmekle Allah'ın oğlu dediler. Allah hiç öyle demekten razı olur mu? İsa aleyhisselam'ın günde elli bin kişiyi iman ettirdiği olurdu. Hastalar yığılıyordu, o da: - İman ederseniz iyileştiririm, derdi, onlar da iman ederdi. Bunu gördükleri halde: "sihirdir" dediler. Belki onun dirilttiği tam ölmemişti, canı tam çıkmamıştı, neler neler diyorlar. İman etmek çok zor. Evvelkiler de: "Melekler Allah'ın kızlarıdır" diyorlardı. Kitap diyor ki: "Allah'ın oğlu yok, kızı yok, ailesi, anası, babası yok."
Hazreti İsa Aleyhisselam ve Bir İğne
Hz. İsa göğe yükselirken dördüncü katta onda dünyaya ait en ufak bir bağlılık var mı diye yoklanır ve üzerinde bir iğne bulununca orada, dördüncü katta bırakılır, daha fazla yükselmesine izin verilmez. Hz. İsa'nın yanında taşıdığı bir iğne tasavvufta dünyaya çok az da olsa bağlılığın sembolü olarak işlenir.
Sayfa 21
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.