Buna göre varlığa bürünmüş her şeyin bir ruhu, bir hayatı vardı. Tıpkı insanlar veya hayvanlar gibi bitkilerde cansız varlıklar da birer hayat sürüyor, yerküre topyekün nefes alıyor, yaşıyor ve yaşatıyordu. Toprakta hayat vardı, suda hayat vardı, ateşte ve havada hayat vardı. Hatta, hayat bunlardan ibaretti. Ben toprağın ve suyun çocuğu, ateşte nefes almış, serin esintilerden gıdalanmıştım. Varlığım bilgiyle yorulmus gibiydi.