Halbuki Al­lah’ın rahmetinden ancak imansızlar ümid keserler. Eğer hem rabbından korkar, hem de rahmetini umarsan eren­ler yoluna girmiş olursun. O erenler ki Allah onlan şu âyetiyle vasıflandırır: — Hakikat bunlar (peygamberler), hayır işlerinde yarışırlar, umarak ve korkarak bize dua ederler­di. Onlar bize (Allah’a) derin saygı gösteren­lerdi.
Kader tesellisi
Kadere iman eden birinin ya doğal afet olursa, ya güneş doğmazsa, ya gezegenimiz dönmekten vazgeçerse, ya bir yıldız dünyamıza çarparsa diye bir korkusu yoktur. Kazalardan, musibetlerden, hastalıklardan korkusu yoktur. Etrafindaki insanlardan, eşyadan, tabiattan korkusu yoktur. İşten atılma, aç susuz kalma, insanların gözünden düşme, hor görülme, yalnız kalma, dışlanma, malını, canını veya makamını kaybetme endişesi yoktur. Allah'tan başka kimsenin olayların seyrini degiştiremeyeceğini idrak eden biri yalnız Allah'tan haşyet duyar ve böylece diğer bütün korkuları yenmiş olur.
Reklam
Akıl insanı düştüğü bir zorluktan çıkarmak için değil, bilakis o çukura düşürmemek için vardır.
Sahiplenme Tesellisi
Şekva ve şikâyet, hakların zayi olmalarından kaynaklanır. Gerçekte insana ait olan bir şey yoktur ki, kaybından dolayı Allah'a isyan ve itiraz, etmekte hakkı olsun. Yitirildiği düşünülen hakların ve imkânların tamamı Allah'a aittir. Cenab-ı Hakk kendisine ait olan bu hakları, mecbur olmadığı halde karşılığında cennet gibi bir mükafat dahi vererek, insandan emaneten geri almaktadır. Bundan rahatsızlık duymaya kimin hakkı olabilir?
(Taberani El-Evsat no:1810)
“Her kim herhangi bir haram aydan Perşembe, Cuma ve Cumartesi olmak üzere 3 günü oruçlu geçirirse kendisine (tuttuğu her güne karşılık) 2 sene, başka bir rivayette 700 sene başka bir rivayette ise 900 sene ibadet sevabı yazılır.”
Yağmur şiirinin analizi ..
Şu an ahir zamanda yaşıyoruz. Ve vakit yine gece.İslam rüzgârları yağmur yüklü bulutları yeryüzünün dört bir yanına dağıtmaz oldu artık. Toprak çölleşti, kalpler taşlaştı.
Reklam
Çöl kıtlığı, insan karakterini bir kalıba sokmaya yardımcı olan ve insanlara bir takım özel farklılıklar kazandıran, insanî ve sosyal vasıfların geliştirmesini sağlayan çok sıkı bir hayat şekli düzenlemişti.
Sayfa 24 - İnkılâp Yayınları, Eserin Aslı The Cultural Atlas of Islam, Al-Faruqi, Ismail R., Lois Lamia, New York 1986, Yayın No 43, Araştırma Dizisi 22, Üçüncü Baskı Yeni Şafak Gazetesi Aralık 1999, Yayın Yönetmeni Hasan Güneş, Çeviri Mustafa Okan Kibaroğlu ve ZerrKitabı okuyor
Bir gün erenlerden birini nefsi günah işlemeğe teş­vik eder. O zat hemen kalkar; şimşek harâretinde sıcak bir yere gider. Elbiselerini çıkarır. Yatıp, sağa-sola yu­varlanarak şöyle der — Ey geceleri bir cife yığını, gündüzleri ise tembel­lerin timsâli olan nefsim. Cehennem ateşi bundan daha sıcak. Tad bakalım!
Ey Nebi! Eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına de ki: “(Tüm bedenlerini örten) cilbablarını üstlerine giysinler. Bu, onların (hür ve iffetli olarak tanınıp kötü) tanınmamaları ve eziyet görmemeleri için en uygun olandır. Allah, (günahları bağışlayan, örten ve günahların kötü akıbetinden kulu koruyan) Ğafûr, (kullarına karşı merhametli olan) Rahîm’dir.” (33/Ahzâb 59)
Eğer seni bir şeyden mahrum etti ise bu gene senin menfaatin içindir.
1,000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.