Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İbn Sînâ'nın Doğu felsefesi özlemi:
İbn Sina da Farabi gibi hayatının son döneminde büyük bir değişim geçirmiştir. Katı akılcılıktan vazgeçip, Farabi'yi izleyerek bir "Doğu felsefesi" yani gerçek anlamıyla bir İslam felsefesi kurmayı denemiştir. Bu değişimi o kadar benimsemiştir ki, son eseri olan el-İşarât ve't- Tenbihât adlı eserinin önsözünde "eş-Şifa'daki fikirlerim artık benim değildir" diyecek kadar ileri gitmiştir.
Sayfa 128 - Türkiye Diyanet Vakfı YayınlarıKitabı okudu
Müslüman Kitlenin Umursamazlığı
Bu topraklarda, bu göğün altında düzenlenebilecek bir nizam, bir değişim, bir refah ve bir terakki türü vardır, bunlar asla Avrupa ve Amerika'nın nizam, değişim, refah ve terakki planları değildir.
Sayfa 54 - I Müslüman Toplumların Geri KalmışlığıKitabı okudu
Reklam
İslam dünyasında, nicelik ve nitelik bakımından en radikal ve en acil değişim isteyen kurum öğretim kurumudur.
Sayfa 59
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Aliya İzetbegoviç’in fikir dünyasının temel taşı, 1969 yılında kaleme aldığı ve ertesi yıl kendi imkânlarıyla, zorlu şartlar altında Belgrat’ta yayınlattığı, İslam Deklarasyonu’dur. Bu eser, hacim itibariyle küçük olsa da, hem yerel ölçekte, hem de dünya çapında etkili olmuş, büyük yankı bulmuştur. Öyle ki, eski Yugoslavya’nın Tito rejimi tarafından açık bir tehdit olarak algılanmıştır. 1983 yılında Saraybosna’da görülen Genç Müslümanlar (Mladi Muslimani) davasının en önemli delili olarak sunulmuştur. Aliya İzetbegoviç'in, 1983 yılında verilen 14 yıllık mahkûmiyet kararı aleyhindeki kanun yararına bozma başvurusu yani ünlü savunması ise ilk kez Türkçeye kazandırılarak, kitabın ikinci bölümünde yer almaktadır. (Tanıtım Bülteninden) İslam Dünyasının sorunlarının ve çözümlerinin ele aldığı bu kitabı okurken çok üzüldüm. Sorunlar belli. Çözümler belli ki gayette makul çözümler olsa da 1969 dan günümüze maalesef ki bir değişim yok. 'Müslümanların İslamlaştırılması' esas çözüm budur diyor Bilge Kral Aliya İzzetbegovic. İslam Dünyasının geri kalmışlık sorununun Islamdan değil, İslami yasayamamaktan geldiğini anlatmaktadır. Severek ve üzülerek okuduğum bu kitap Aliya İzzetbegovic'i merak edenlere tavsiye olunur.
İslam Deklarasyonu
İslam DeklarasyonuAliya İzzetbegoviç · Ketebe Yayınları · 20197,7bin okunma
Örgütlenme Aşaması Ülkenin içine düştüğü acı tabloda İstanbul,saray ve hükümetin aciz kalması emperyalist ideallerin gerçekleşmesine olanak sağladı. Azınlıkların aşırı davranışları, İtilaf devletlerinin kuvvetlerinin mütareke hükümlerini açıkça ihlal etmeleri, Wilson Prensiplerini hiçe saymaları, kamuoyunda büyük üzüntü yarattı. Halk en doğal ve
Mü minin Allah inancı Genel bir ifadeyle söyleyecek olursak insanlar arasında iki dünya görüşü hakimdir Birincisi maddi dünya görüşüdür ki yaratıcıyı reddeder bu görüşe göre hiçbir şey yoktan var olmaz ve vardan da yok olmaz dolayısıyla hiçbir şey yaratılmamış her şey kendiliğinden vardır bu dünya hayatı sonsuzdur her şey bir değişim ve dönüşüm içinde devam etmektedir insanlar öldükten sonra dirilmeyeceklerdir ahiret hayatı diye bir hayat yoktur İkıncisi ilahi dünya görüşüdür ki buna göre bir yaratıcı vardır ve her şeyi o yaratmıştır ilahi dünya görüşünü ilahi dinler beyan etmişlerdir ancak islam dan önceki ilahi dinlere her defasında insan eli bulaşmış ve tahrif edilmişlerdir onun için mevcut halleriyle hakikatten uzaktırlar İslam insanlara ilahi dünya görüşü ve bakış açısını sunar bu bakış açısına göre bütün kainatı ve içindekileri yoktan var eden yaşatan koruyup gözeten idare eden ve kontrolünde tutan alemlerin rabbi olan Allah tır insanları yaratmış ancak kendi haline bırakmamış bu dünyada bir hayat sınavından geçirmektedir ölümlerinin ardından onları tekrar diriltecek ve bu dünyada yaptıklarından dolayı hesaba çekecektir Mümin in Allah inancı tevhide dayanır ki bütün peygamberler bunu insanlara tebliğ etmişlerdir bir ayette şöyle buyurmaktadır Biz senden evvel hiçbir peygamber göndermedik ki ona şöyle vahyetmiş olmayalım gerçek şudurki benden başka hiçbir ilah yoktur o halde bana ibadet edin
Naşit Tutar
Naşit Tutar
Reklam
Hıristiyan teologlara göre öteki kafir anlamına geliyordu. Bu da Müslümanlar demekti Hıristiyanların değişim yaşayan İslam algısına rağmen bu din genellikle teolojik olarak yanlış görüldü ve Müslümanların saldırgan, farklı ve tehlikeli bir medeniyet oldukları dayanağı ile ele alındı.
Değişim önce insanın kendisinde başlamalı. İnsan insanın aynasıdır. İyilik görmek istiyorsak iyi olmalıyız, İslam görmek istiyorsak İslam'ı yaşamalıyız, sevgi şefkat merhamet dolu gelecek bir nesil istiyorsak; sevgi,şefkat ve merhamet aşılamalıyız.
1.000 öğeden 901 ile 910 arasındakiler gösteriliyor.