Kendisine kul olmak için yarattı bizi
İman ve ibadete, çağırdı hepimizi
Sayısız nimetlerle donattı çevremizi
Şükür için sevmemiz gerekir Rabbimizi
Her insan diğerinden farklı parmak izi
Bu, Allah'a imana sevk etmiyor mu sizi
Etmiyorsa, düşünün perişan hailinizi
Şükür için sevmemiz gerekir Rabbimizi
İsmail KARAGÖZ
" Mü'minler en çok Allah'ı severler... "
Bakara, 2/165
Sayfa 74 - Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları
" Allah emanetleri ehline vermeyi emreder..."
Nisa, 4/58
Sayfa 77 - Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları 2010
" Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu ?..."
Zümer, 39/9
Sayfa 77 - Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları 2010
Mü'min ; insanların mallarını ve canlarına karşı güven duydukları kimsedir.
Sayfa 106 - Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları 2010
İnsanlara teşekkür etmeyen Allah'a da teşekkür etmez.
Sayfa 107 - Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları 2010
Hani, Meryem oğlu İsa, "Ey İsrailoğulları! Şüphesiz ben, Allah'ın size, benden önce gelen Tevrat'ı doğrulayıp ve benden sonra gelecek, Ahmet adında bir peygamberi müjdeleyici olarak gönderdiği peygamberiyim demiştir. Saf/61/
Bakara suresinin 146.ayetinde, " Kendilerine kitap verdiklerimiz onu son (peygamber Muhammed'i) kendi oğullarını tanıdıkları gibi tanırlar." denilmektedir.
Sayfa 20
inzâl, kelimesi, bir defada indirmek
tenzîl, kelimesi ise parça parça indirmek demektir.
Sayfa 25
İyi bilin ki, bütün işler sonunda Allah'a döner.
Sayfa 31 - Şurâ, 42/53
Hakkı batıldan, doğruyu yanlıştan, helali haramdan ayıran furkandır.
Sayfa 71 - Kur'an'ın isimlerinden bir ismidir Furkan.
Ya açar Nazm-ı Celil'in bakarız yaprağına
Yahut üfler geçeriz bir ölünün toprağına
İnmemiştir hele Kur'an bunu hakkıyla bilin
Ne mezarlıkta okunmak ne de fal bakmak için.
Mehmet Akif Ersoy
Sayfa 23 - DİBKitabı okudu
Basra valisi Ziyad bin Sümeyye Ebu'l Esved Ed Düveli'ye haber göndermiş, Kur'an'ı Müslümanların yanlışsız olarak okuyabilmeleri için yazı hattına birtakım işaretler koymasını istemiştir fakat Ebu'l Esved ed Düveli buna olumlu cevap vermemiştir. Bunun üzerine vali Ziyad bir gün bir adama Ebu'l-Esved ed Düveli'nin yolu üzerine oturup bir ayeti yanlış okumasını tembih etmiştir bu adam Tevbe suresinin "Hacc-ı Ekber gününde Allah ve peygamberinden bütün insanlara bildiridir: Allah ve Resulü Allah'a ortak koşanlardan uzaktır" anlamındaki 3. ayetindeki "resul" kelimesinin harekesini ötre yerine esre ile okuyarak anlamı bozmuştur cümlenin anlamı; "Allah da peygamberi de müşriklerden uzaktır" şeklindeyken bu okuyuş ile "Allah müşriklerden ve peygamberinden uzaktır" olmuştur bu okuyuşu duyan Ebu'l-Esved "Haşa! Allah resulünden uzak olmaz, insanların durumlarının böyle olacağını zannetmezdim" demiş ve valinin teklifini kabul etmiştir.Üstün için harfin üstüne, esre için harfin altına, ötre için harfin önüne bir nokta koymuştur.
Sayfa 55 - DİBKitabı okudu