Çünkü insanları konuşarak tanıyamazsınız. Konuşmak, canlı yaratıklar arasındaki en etkisiz iletişim aracı. Dil yalan söylüyor, olanları çarpıtıyor, insanlığın hiç bıkıp utanmadığı klişeleri tekrarlıyor. Bu yüzden insanları dinlemek onları anlamak için yeterli değil.
Satlık deve ve davarların sütlerini sağmamak sûretiyle memelerinde biriktirip ( süt gibi) göstermeyin. Kim böyle bir hayvan satın alırsa, (bu alışverişin arkasından) hayvanı sattıktan sonra muhayyerdir. İsterse alıkoyar, isterse geri verir.
Hanefi ve Şafii mezheplerine göre kötü niyetlerin gizli bulunduğu akidlerin zâhirine bakılır. Akdin zâhiri caiz olmasını gerektiriyor. Kendisindeki gizli kötü niyetin cezasını Allah verir. O bizi ilgilendirmez. Hem mesela şarap yapmakla meşhur olan bir insan üzüm aldığı zaman bu üzümü mutlaka şarap yapacak diye bir hüküm verilemez, belki adam üzümü yiyecektir.
Nikâh akdinin ise diğer akidlerden ayrı bir durumu vardır. Nikahın şakası ve ciddisi arasında bir fark yoktur. Şaka ile akdedilse bile ciddi akid yapılmış gibi muamele görür. Bu hususu Peygamberimiz (s.a.v) şu hadis-i şerifleriyle ifade etmişlerdir: "Üç şey vardır ki ciddisi de ciddidir, şakası da ciddidir: Nikâh, talak ve boşanan karıya kocasının yeniden dönmesi."
Kim bilir, belki de yemek yemenin bir ayrıcalık, şişmanlığın toplumsal statü olduğunu bildikleri için mi zenginler bu kadar iştahlı? Her an ne kadar şanslı olduğunuzu hatırlatacak yoksullar olmasaydı, zenginlikten zevk alınır mıydı?
kadının bir cinsel nesne olarak algılanması, kadın vücudunun sergilenmesinin sanat, ticaret, kitle iletişim, reklâmcılık vb. alanlarda vazgeçilmez hale gelmesi Batı uygarlığını tanımlayan bir nitelik olarak ileri sürülüyor.
Yaşanılanlar, görülenler ve öğrenilenler ne kadar acı olursa olsun, macera insanoğlu için büyük bir nimetti. Çünkü dünyadaki en büyük mutluluk, bu Dünya'nın şahidi olmaktı.