Yemin ediyorum kırılacak bir kalbim yanlışa tahammül edecek bir bünyem kalmadı, o güçlü duruşumun altında kelebeğin kanadındaki toz kadar idare edebilirim en fazla. Seviyorum demesin hic kimse, benim sevilmeye de inancım kalmadı. Ben sevdiğimi sevdiğim icin mutlu olmasini da bilen biriyim yeter ki yanımda(-mış) olup seni seviyorum demesinler daha da kırmasınlar yüreğimi.. yemin ediyorum tek atımlık bir adım kaldı vefasıza saplanmasın yüreğim, yüreksizlerin eline düşmesin bedenim.. Bir kalbi sevmek çok mu zor? Ya bir kadının kalbine dokunmak bu kadar mı zor? Bu kadar mı ağır olur bir insan ömrü kendine, gülmekten korkar mı gülüşüm bitecek diye? Bir insan bir daha içten güleceğine dair umutlarını yitirir mi? Yitiriyor iste.. Hayatin bencil sularında, en derinlerde, uzman bir dalgıcım ve hep bir fırtınada gibiyim.. Mutluyum ve mutluluğum beni korkutuyor. Bu çok başka bir yaşam biçimi.
Yan yana iki pencere. Yan yana iki gölge.Kıskanıyorum penceredeki çocuğu.Ah ne olurdu gölgem küçülüverse. Benim pencerem de kanatlarını açıp karışsa bahara.Bıraktığım ne varsa çocukluğumda çalsa kapımı.Boyanmamış yüzüm,kirlenmemiş gülüşüm,zırhsız bedenim.O üç aylıkken keşfettiğim elleri! Size ne çok ihtiyacım var! İşte ilk sesleri işitiyorum.Sevinç hıçkırıkları ve kulağıma okunan ezan.İşte ellerimi denetlemeyi öğreniyorum.Yumruk yapabiliyorum mesela.İşte kafamı dik tutabiliyorum. Oyunun dışında kalmış yabancı bir çocuk gibiyim. Her şey keder yağdırıyor bana.Çocuklar beni de oyununuza alın.
Sayfa 135Kitabı okudu
Reklam
BEŞ PORTAKAL ÇEKİRDEĞİ 82-90 yılları arası Sherlock Holmes vakalarıyla ilgili aldığım notlara bakınca, o denli çok sayıda garip ve ilginç olaylar olduğunu görüyorum ki aralarından birini seçmekte zorlanıyorum. Bazıları gazetelerde yayımlandı, bazıları ise hiç gün ışığı görmedi. Benim amacım da bu ikincileri anlatmak. Kimi vakalar, Holmes'un
208 syf.
·
Not rated
Gülümsedim önce. Sonra güldüm. Gülmek istemsiz midir? Bilerek gülebilir mi insan? Hanım neden sebepsiz güldüğümü sordu birkaç kez. İstemsizdi. Ne cevap versem bilemedim. Gözümde her zaman ciddi bir Ahmet Yüksel Özemre profili olmuştur. Belki bu yüzdendi nedensiz gülüşüm. Yakıştıramadım desem..hayır değil...bence çok yakışmış. Ama bence
Rühan
RühanAhmed Yüksel Özemre · Kubbealtı Neşriyat · 201255 okunma
ah çocukluğum! o meltemli sabahta saçlarımın savruluşu bucaksız vadide neşemin koşuşu mutluluğuma dalga katan sabahın doğuşu yine sana koşuyorum, çocukluğum! ah benim küçük üzüntülerim kırılıp kırılıp toplanmayan dallarım
GENELEV MEKTUPLARI I. Tenime yabancılaştım, etime Göğsüme kollarıma kalçalarıma Bacaklarıma yabancılaştım. Saçlarım o eski güzelliğini Çoktan yitirdi
Reklam
Yan yana iki pencere. Yan yana iki gölge. Kıskanıyorum penceredeki çocuğu. Ah ne olurdu gölgem küçülüverse. Benim pencerem de kanatlarını açıp karışsa bahara. Bıraktığım ne varsa çocukluğumda çalsa kapımı. Boyanmamış yüzüm, kirlenmemiş gülüşüm, zırhsız bedenim. O üç aylıkken keşfettiğim ellerim! Size ne çok ihtiyacım var! Bildiğim her şeyi unutup yeniden bakmak istiyorum her şeye! İşte ilk gördüklerim: Anne ve babamın yüzü. Parlak bir top beşiğimin başında salınan. İşte ilk sesleri işitiyorum. Sevinç hıçkırıkları ve kulağıma okunan ezan. İşte ellerimi denetlemeyi öğreniyorum. Yumruk yapabiliyorum mesela. İşte kafamı dik tutabiliyorum. Oyunun dışında kalmış yabancı bir çocuk gibiyim. Her şey keder yağdırıyor bana. Çocuklar beni de oyununuza alın!
Sayfa 135Kitabı okudu
66 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.