Ben yorgunum çok, teğmen... Bunu, hiç hazir değilken istemeyerek söylemişti. Dinlenemedim geldim geleli...Yatıyorum oysa hep sırt üstü.. Yaşlandık mı dersin, farkına varmadan?
Sayfa 32
Kitaplardan başka bir yerde nefes alıp veremediğimiz zamanlar vardır. Cemil Meriç böyle bir vakitte kurmuştur o can yakan cümlesini: "Anlıyorum ki zalim ve kıyıcı bir gerçekten kurtulmanın tek çaresi reel dünyadan kitaplar dünyasına sığınmak." Hasan Ali Toptaş böyle bir zamanda karar vermiştir nereye kaçacağına : "Benim yerim kelimelerin arasıydı." Proust, böyle bir zamanda sarılmıştı ona: "Çirkinliğinden sıyrılmış bir dostluk. Saygı, şükran, bağlılık dediğimiz ve o kadar yalanla karıştırdığı uz bütün o merasimler, bütün o nezaket gösterileri kısır ve yorucu. Dostluklarımız çok defa tesadüfün eseri.Bir sempati başlangıcı, düşünülmeden söylenmiş bir söz, yanlış anlaşılan bir iltifat... Okuma, dostluğu ilk saf haline irca eder. Kitaplarda merasime ihtiyaç yok. İstersek akşamı onlarla geçiririz. İstersek... Çok defa istemeyerek ayrılırız onlardan . Hakkımızda ne düşünecekler? Acaba bir patavatsızlık yaptık mı? Hoşlandılar mı bizden? Falanı görünce bizi unutacaklar mı? diye düşünmeden. "
Reklam
261 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 7 days
Kitabi herhangi bir arastirma yapmadan okumaya basladım. Konusu itibariyle macera kaynaklı olabileceğini düşünürken belirli bir sayfa kat ettikten sonra bu kadar basit olmayacağını derinlerde bir şeyler hissettireceğini düşündüm. ~Kitabın "sonsöz" kısmını okumadan olaylarla dolu hikayeyi bitirdim. "Sonsöz"e gelince anlatılmak istenen düşünceler zihnimde birer birer yerlerine oturdu. ~Yapılan inceleme ve yorumları okuyarak düşüncelerimi zenginleştirmeye çalıştım.Eser hakkında içerik vermek istemeyerek cümleleri kurmaya başladım. ~İlerleme kaydedilmiş bir yaşamdan temele dönüşün yaşandığı hikayede, çocukların iyi veya kötü davranışlarının yetiştirilmekten tutunda öğrenime kadar uzanan etkilerinin dolaylı yoldan anlatıldığı, konu adada geçse de anlatımın temelde önemli davranışları içerdiğini görmek ve bunun her şeyin göründüğü gibi olmadığı gerçeğini yansıtıyor olması beni çok etkiledi. ~Eser, Simon'un "Bizden başka canavar yok belki..." sözüyle “kötülük ve iyilikte” içimizde yönü belirlemek kişinin özünde yargısıyla süregelirken bu davranışların adayı ve ilişkileri nasıl etkilediğini görmek gerçegiyle son buldu. ~Gerçekten karmaşık ama verilmek istenen düşüncesiyle etkili bir hikayeydi.
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080.9k okunma
Eğer hayat gerçekten güzel olsaydı herkes büyük bir sevinçle uyanır ve hiç istemeyerek uyurdu; oysa durum bunun tam tersi...
Arthur Schopenhauer
Arthur Schopenhauer
Sayfa 145Kitabı okudu
Devlet değil beni var eden. İstemeyerek de olsa, devleti var eden benim.
Bilerek ve isteyerek kimseye bir kötülüğünün dokunmadığı muhakkaktı ama o bilmeyerek ve istemeyerek de olsa kimseye bir fenalığı dokunmuş mu, bunun hesabındaydı. Ezcümle, hayatın bariz kantarlarından çoktan geçmiş, kalbin hassas terazisine düşmüşlerdendi.
Sayfa 50 - TimaşKitabı okudu
Reklam
Evet, kadınların şefkat cihetiyle bu kahramanlıklarını hiçbir ücret ve hiçbir mukabele istemeyerek, hiçbir faide-i şahsiye, hiçbir gösteriş manası olmayarak ruhunu feda ettiklerine, o şefkatin küçücük bir nümûnesini taşıyan bir tavuğun yavrusunu kurtarmak için arslana saldırması ve ruhunu feda etmesi isbat ediyor.
Arthur Schopenhauer
Eğer hayat gerçekten güzel olsaydı herkes büyük bir sevinçle uyanır ve hiç istemeyerek uyurdu; oysa durum bunun tam tersi.
Sayfa 145Kitabı okudu
Ey insanlar! Ruh bilgelik yollarından istemeyerek sapar ve o yollara isteyerek geri döner.
Sayfa 53 - Türkiye iş bankası yayKitabı okudu
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.