Söyleyeyim: Herkes kaybetti. Ölüm kazandı.
Hem tek bildiğimiz kimse kazanmıyor. Babil'in asma bahçelerinin sahibi mi kazandı? Muhteşem olan sultan mi kazandı? Roma'yı kuran mı, yoksa yakan mı? Hindistan'a kadar fetheden Iskender mi? Tüm dünyayı katleden diktatör mü? Everest'in tepesine ilk kez varan mı? Hep şampiyon olan atlet mi? En zengin olan mi? En güçlü, en kurnaz? En iyi? En kötü? Diriler mi, ölüler mi? Ağalar mı, paşalar mı? Efendiler mi, köleler mi? Kim kazandı! Söyleyeyim: Herkes kaybetti. Ölüm kazandı. Böyle devam ederse de hep o kazanacak. Sadece bir istisna var. Kızının ya da küçük oğlunun cennet olan gülüşüne bak: İşte bir tek o an için sevgi kazandı, ölüm bir kez için kaybetti...
Destek Yayınları 7.basımKitabı okuyor
" Dünyada her şeyin bir zararı varsa, bir de yararının olabilmesi yaratılış kanununun istisna kabul etmeyen hükümlerinden dır."
Sayfa 5 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Birkaç istisna dışında, hem dini hem de düşünsel alanda eserler vermiş Müslüman alimlerin hemen hiçbirinin Arap olmayışı dikkate değer." Onbirinci yüzyılda iyi eğitimli bir Arap, yaşadığı devrin eserlerini Arapça üreten "takdire değer" insanların bir listesini yapmaya kalksa, sayacağı toplam 415 kişinin üçte biri Orta Asyalı, geri kalanların dörtte üçü de Pers, yani şu andaki İran topraklarından olurdu. Orta Asyalılar'ın hakim olduğu konular bilim, felsefe, matematik alanlarındaydı ve bu alanlarda üretilen eserlerin yaklaşık yüzde 90'ı Orta Asya'lılara aitti.30 Bu üretken insanların çoğu İran kökenliydi ve ana dilleri İran'da konuşulan değişik dillerdi. Ancak bunun yanında azımsanamayacak bir kısmı da Türk kökenliydi ve ana dilleri ya İran dilleri ya da Türk dilleri ailesine mensuptu.
Hahama göre;
Yahudi kanunlarına karşı gelip tövbe etmeyen bütün Yahudilerin öteki dünyadaki mutluluktan sonsuza dek mahrum kalacaklarında, ebedi cezayla karşılaşacaklarında ısrar etmişti. Kanun kanundu ve bir istisna olamazdı. Portekiz ve İspanyol engizisyonunun ölüm tehdidi altında teslim olan Yahudiler için bile. Sünnet olmayan, Yahudilerin beslenme kanunlarını ihlal eden, Şabat'a veya çok sayıdaki dini kuralın herhangi birine riayet etmeyen bütün Ya­hudiler sonsuza dek lanetlenecekti.
İktidar kanla beslenen bir organizmadır. Kendisini yöneten insanları güç kadar kötülükle de ödüllendirir. İster Romalı ister Osmanlı, birkaç istisna dışında eline kan bulaşmamış hükümdar yok gibidir.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.