Arzunun en korkunç tarafı gücü değil devamsızlığıdır, Anna Karerina'da bunu da görürüz. Tutkunun insanın içindeki benlikleri nasıl şiddetle ele geçirdiğini gördük, ancak bu tutku zamanla solar ve tüm duyguları karşı konulmaz bir şekilde yıpratır.
Bu önce, Vronski'nin başına gelir: Anna'yla beraber İtalya'ya seyahati sırasında, bir dileğin gerçekleşmesinin mutluluk getirmeye yetmediğini çok geçmeden anlar.
"Ne var ki Vronski, uzun zamandır arzuladığı şey tümüyle gerçekleşmiş olmasına rağmen, tam olarak mutlu değildi. Arzusunun gerçekleşmesinin, beklediği o mutluluk dağından sadece bir kum tanesi bıraktığını hissetmişti. Bu gerçekleşme, insanların mutluluğu bir arzunun gerçekleşmesi saymak gibi ebediyen yaptığı bir hatayı göstermişti ona."
Sabah saat 3:00’te kuvvetli fırtına çıktı. Uykuda ve yarı uykuda kafamdaki dram planlarıma devam ettim. Bu arada güvertede büyük bir hareketlilik vardı. Yelkenleri içeri alınması gerekiyordu, gemi yüksek dalgalar üstünde sallana sallana yüzüyordu.