Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ah güzel..
İyi-kötü-çirkin, nerde GÜZEL? Düşürdün sen beni, derde GÜZEL Gitmeden bir haber, ver de GÜZEL Gözleri ruhuna, perde GÜZEL
40 Hadis-i Şerif 100
01- Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz, müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz. (Buhârî, İ lm, 12; Müslim, Cihâd, 6) 02- İslâm, güzel ahlâktır. (Kenzü’l-Ummâl, 3/17, HadisNo: 5225) 03- İnsanlara merhamet etmeyene Allah merhamet etmez. (Müslim, Fedâil, 66; Tirmizî, Birr, 16) 04- Nerede olursan ol Allah’a karşı gelmekten sakın; yaptığın kötülüğün
Reklam
“Hayat dediğimiz bu dikenli bahçede, doğru ve yanlış, güzel ve çirkin, iyi ve kötü böylesi­ ne kaypak olabilir miydi? Bugün ayıpladığımız kabahat nasıl yarın birdenbire alkışladığımız bir erdem haline gelebilirdi?”
İyi kötü, güzel çirkin, Allah Şeytan;bunlar icat edilen isimler. Hepsinin arkasında kendini yaratmış olan ve mütemadiyen yaratılmakta olan bir kuvvet var... O, o... Kainat denilen perdeye , gölgelerini aksettirmek için yaratmak fiilinde devam eden Halik... Adı Allah , Rab, ne olursa olsun. Nurunun en parlak, en ezeli olduğu bir yer, sırrının karşılığı bir tek şey vardır: Aşk,!
272 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Kitap konusu itibari ile bir insanın tanrılaşma ve bir şey yaratma serüvenini anlatıyor diyebilirim. Fakat ana karakter yarattığı şeyden tiksiniyor, Ona merhamet etmiyor ve adeta yarattığı şey sebebiyle kendini ciddi şekilde suçluyor. Halbuki yarattığı şeyin iyi mi kötü mü olacağını henüz bilmiyordu. Ki genel olarak baktığımızda başlangıçta bu yaratık iyi kötüden ayırt edemiyordu. Kitabın ilerleyen bölümlerinde onun merhamet duygusunu tattığını ve insanoğluna aşık olduğunu görüyoruz. Fakat çirkin! görüntüsü sebebiyle insanlar ondan tiksindiği için ona kötülüğü yakıştırmıştı. Nehire teneffüs yaparak hayata döndürmeye çalıştığını gören insanlar onu yanlış anlamış ve o çocuğu öldürmekle suçlamışlardı. bu da yaratıkta bir travmaya sebep olmuş ve kendini bir kulübeye kapatmıştı. Kulübenin yanında var olan evdekilere kendini göstermeden yardım etmiş ve sonunda onların kendisini sevdiğini düşünmüştü. Fakat dışarıya çıktığında olayın böyle olmadığını anladı. Bu tecrübelerin tamamı ‘benim beni sevmez ve merhamet göstermezken insanlar neden bana merhamet göstersin. Onların bana merhamet etmediği bir dünyada ben onlara neden merhamet edeyim’ fikrini düşündürdü. Dolayısıyla aslında bu kitapta çirkin olarak addedilen ve kötünün kendisine nispet edildiği kimselerin nasıl kötülüğe itildiğini ve sevilmeyen mahlukatın muhakkak intikamını alacağı anlatılıyor. En azından ben bu kitapta verilen mesajın bu olduğunu düşünüyorum. Özellikle fantastik ve bilim kurgu sevenlere tavsiye ederim.
Frankenstein Ya Da Modern Prometheus
Frankenstein Ya Da Modern PrometheusMary Shelley · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202014bin okunma
İletişim dilinizi gözden geçirin; nezaket içeren kelimeler kullanın, kaba ve çirkin kelimelerden sıyrılın… Gergin de olsanız, öfkeli de olsanız asla kötü söz kullanmayacağınıza söz verin… Size söylenmiş sözleri, siz de çocuğunuza ve sizden sonrakilere söyleyerek olumsuzluk geleneğini devam ettirmeyin… Kırın zincirin halkasını… Yeni kelimeler kullanın; çocuğunuza teşekkür edin… Rica edin… Memnuniyetinizi ifade etmek için; “Sana yardımcı olmak bana kendimi iyi hissettiriyor…” diyen cümleler ekleyin aile içi yaşamınıza…
Sayfa 226 - 21. Baskı, Ekim 2020
Reklam
“Ne güzel, ne çirkin, ne büyük, ne küçük, ne sarışın, ne esmerdi bu adam. Tabiat ona ne iyi, ne kötü, göze çarpan hiçbir özellik vermemişti. ”
Her mikrop kötü değildir!
Öncelikle bir konuda anlaşalım. Zira ne zaman bir yerde mikrop kelimesi geçse, insanların aklına oldukça çirkin ve bir o kadar da zararlı canlılar gelmektedir. Sanki bu canlıların tek derdi "ne yapsam da insana zarar versem" imiş gibi bir algı söz konusudur. Bundan sonraki kısımda defalarca vurgulayacağız ama en baştan söyleyelim. Tüm mikroplar kötü değildir. Aksine bu minik canlıların büyük bir kısmının bize çok önemli faydaları bulunmaktadır. Ama her faydalı şey gibi bu iyi mikroorganizmaların da kıymeti insanlar tarafından pek bilinmez. İnsana göre bu minik canlıların hepsi düşmandır ve görüldüğü yerde öldürülmelidir. Peki, insanlar neden bu konuda bu kadar önyargılılar?
Kesin olan bir şey var ki, her çağda var olmuş, gündüz gözüyle hayal gören bu insanlar olmasa bizler hâlâ yoksul, aç, pis, korkmuş, ahmak, hasta ve çirkin olurduk. Ütopya olmasa yolumuzu kaybederiz. Zamanımız kötü bir zaman olduğu için değil, aksine iyi bir zaman. Fakat daha iyi şeylere dair ümidimiz olmadıkça, kasvetli bir zaman. “İnsana mutluluk için sadece şundan bundan keyif almak değil, ümit, teşebbüs ve değişim gerekir," demişti Britanyalı filozof Bertrand Russell. Başka bir yerde devam etmişti: "Arzulamamız gereken tamama erdirilmiş bir ütopya değil, hayal gücü ve umudun canlı ve aktif olduğu bir dünyadır."
BİR ZAMAN YOLCUSU: SELİM PUSAT (RUH ADAM ROMANI) Ruh Adam, Atsız'ın tarihî romanlarına göre hayli değişiktir; bir tür post modern romandır. Bu sebeple romanı incelerken biz de farklı bir yol izlemeyi tercih ettik. Selim Pusat'ın ve Romanın Hikâyesi: Selim Pusat adını ilk defa 08 Haziran 1951 tarihinde, Orkun dergisinin 36. sayısında
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.