624 syf.
6/10 puan verdi
·
Read in 3 days
yaralı ve travmatik çocukluğu olan erkek ve kadın karakter ve tabiki onları bu hikayede buluşturan geçmiş hakkında bilmedikleri sırlar. Eleştirdiğim nokta serinin ilk kitabında erkek karaktere dair hiçbir bilgiye sahip değiliz bu nedenle kadın karakterin bu kadar güvenip bağlanması yeri geldiğinde erkek karakterin yaptığı hataları bilhassa kendisine karşı olan tutumu konusunda sıfır tepki vermesi ancak çok kırılmasına rağmen hiç bir şekilde bunu dile getirmemesi beni okurken çok yordu bunun dışında kitapta geçen kirpi-kedi ve tiyatro metnindeki mantus -mania metaforu kitapta oldukça beğendiğim noktalardan biri oldu yazarın kalemine hakimseniz betimlemeler açısından ,okurken sizi sıkmayan ve içine alan bi kitap olduğunu söyleyebilirim serinin tamamını okuduğum için söyleyebilirim ki genel olarak Nurşan ve Arjen’in dünyasını okumak yeri geldiğinde onları anlamak ve ilişkilerine şahit olmak çok keyifliydi şahsen yazarın kurgularını başarılı bulduğum ve kaleminide bildiğim için keyifle okuduğum bir seri oldu başlayacak olanlara iyi okumalar diliyorum.
Tünel
TünelBinnur Nigiz · Dokuz Yayınları · 20181,569 okunma
Kış Uykusu
İlk defâ NBC filmi izlemiş bulundum. Bu vesileyle NBC-Demirkubuz tartışmalarında söz hakkına sahip olabilirim yavaştan. Filmin doğallık esintisi hoş duruyor gibi olsa da bana yapmacık da gelmedi değil. Alışmışım filmlerdeki o arka fonlara, hayatın doğal akışını yakalama çalışmışlar filmde ama olmamış. Neden olmamış, diyaloglar yapmacık. Ceylan Bey kendisi nasıl isterse öyle konuşturmuş oyuncularını, oyuncularda kendinden bir şey göremedim. Ceylan Bey fazla kontrolcü ve 'ben ben' yönetmenlerden anlaşılan. İlk defa izledim, ilk izlenimlerim. Ve ve ve, Ceylan Bey'in insan zihnini okuma kabiliyeti var. Gerçek hayatta da böyle şüphesiz. Duygusal reaksiyonları iyi yansıtmış. Oyuncuların neyi neden yaptığını güzel aksettirmiş. Filmi uzun uzun analiz edecek gücüm yok, yaptığım çıkarım şudur ki: sıradan hayatların içerisinden okumalar yaparken elitistik kaygılar gütmeye pek de gerek yoktur belki. her şey, yerinde olmalıdır. bilmiyorum, öyle işte. yazarım tekrar.
Reklam
96 syf.
10/10 puan verdi
Nurullah Genç - Harflerin Simyasi Herkese merhabalar muhteşem bir kitap yorumuyla karşınızdayım Kitap şiir kitabı olduğu için pek de bir şey söylenmiyor. Fakat aşkı çok güzel anlatmış bence. Benim şairle tanışma kitabım oldu... Çok beğendiğimi ve diğer şiir kitaplarını da okuyacağımı belirtirken hepinize iyi okumalar diliyorum
Harflerin Simyası
Harflerin SimyasıNurullah Genç · Timaş Yayınları · 2020524 okunma
64 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 5 hours
Arkadaşlar Jack London farkı diyorum. Pandemiyi yaşamış bir okuyucu olarak okurken daha farklı duygularla okuyorsunuz. Kesinlikle okunmaya değer bir kitap. Iyi okumalar.
Kızıl Veba
Kızıl VebaJack London · Kızıl Panda Yayınları · 202332.6k okunma
Çok güzel bir kitap önerisi daha.Şu an Betül Güçlüden İçimdeki güneşi okuyorum.Çok güzel çoooook :) Bittiğinde yorum yapacağım ama gerçekten inanılmaz beğendim.Özlemişim böyle hikayeler okumayı. :) Aynı şekilde Kübra Nur'un kitapları vardı okumadığım.Bir sarmaşık teorisi ve Rüzgar gülü onlarıda okumayı düşünüyorum.Bugün bir kahve içmeye gittim ve Işılsu Gültekin'den Morana'yı aldım.En son Mimoza adlı kitabını okuyup bayılmıştım.Bir türlü ikincisi gelmedi onunda ne zaman gelicek acabası? :( Şu anda okuyacağım kitaplar sıralaması şu şekilde: İçimdeki Güneş Bir sarmaşık teorisi Morana Rüzgar Gülü Aşk ve diğer ihtimaller Sıralama bu şekilde olur diye düşünüyorum.Sonrasına bakacağız.Okulların kapanmasına az bir süre kalması beni üzüyor.Kursa gidip gelmeyi özleyeceğim. :) Hayırlısı olsun diyorum ve iyi okumalar diliyorum.. :)
300 syf.
8/10 puan verdi
Arada Kalmış Tebessüm
Modern Türk edebiyatın diri sesi Sevinç Çokum, 2000'li yıllara adım atan Türkiye'nin yakın geçmişine dair etraflı bir muhasebe yapıyor. Sınıf çatışmaları ve sanatçının hayatla ne denli iç içe olabildiği gibi temel meseleleri incelikle ele alıyor. Ankara, İstanbul, Yalova üçgenindeki dört eski arkadaşın serüveniyle paralel ilerleyen romanda, 1999 depremi ve neredeyse aynı dönemde ama yalnızca dimağlarda yaşanan diğer bir büyük sarsıntının, sonuçları açısından ne kadar benzer olduklarını görüyoruz. Peki, o dipsiz, birbirine dayanan, renksiz varoş evlerinde yaşayan ve kırlarını yutmuş sokakların birbirine benzer insanlarından oluşmuş kitleler? Onları hep gri, beyaz, kurşuni renklerde boz bulanık görüyordum; şehir eteklerinde üst üste yaşamanın, üst üste düşünmenin rengiydi bu. Otobüslerde üst üste giderlerdi; birbirlerinin soluklarını soluyarak... Kimdi bunlar? Bir cinayette buluşmaları ne de çabuk, ne de kolay... Bu ülkenin insanlarıydılar. Kimse duymuyordu onların cümlelerini, kimse temsil etmiyordu onları. Kayıp ovaların insanlarını...(Alıntı) Çok güçlü bir dille yazılmış güzel bir roman 2000'li yılların başlarını anlamak için önemli bir yapıt İyi okumalar
Arada Kalmış Tebessüm
Arada Kalmış TebessümSevinç Çokum · Ötüken Neşriyat · 201026 okunma
Reklam
·
Not rated
Dünün Genci Anlatıyor
Böyle bir eser için tek inceleme yapan kişi olmak oldukça şaşırtıcı benim için. Bu paylaşım ile köşede unutulmuş değerli bir eser için farkındalık oluşturma ihtimali ise oldukça gurur verici. 1931-1952 yılları arasında yayımlanan birçok gazete ve dergide Sermet Muhtar’ın yazılarına rastlanır. Bu eser ise ilk olarak Dünün Genci Anlatıyor
Eski Çapkın Anlatıyor
Eski Çapkın AnlatıyorSermet Muhtar Alus · Kapra Yayıncılık · 20232 okunma
218 syf.
·
Not rated
Karanlık, mutsuz ve umutsuz bir gecenin aniden aydinlanip gül bahçesine dönmesi etkileyiciydi. Hayatında hiç tatmadigi duyguları yaşaması, o duyguları bütün açık yüreklilikle karşı tarafa soyleyebilmesi ve karşı tarafında anlayışla karşılık vermesi, insanın özlem duyduğu şeylerdir. Dış hayatlarımızın aksine, biz insanların bir de iç hayatları vardır. İç hayatlarımız kimsenin erisemedigi, orada neler yaşandığını kestiremedigi yasamlardir. Çok nadir de olsa bazı insanların müdahalede bulunabildikleri yerlerdir. Kahramaniz ve Nastenka işte o çok nadir ve özlenen anların içerisinde kendilerine yuva yapmaya başlıyorlar. Bir süre sonra kendileri için yapmaya çalıştıkları yuvayı yarım bırakıp, başkalarının yuvasını kendi elleriyle, hem de yuvayı yaptığı Nastenka için yapıyorsun. Hayat işte böyle acımasız... Nastenka! İyi, kötü, yanlış, doğru, sevinç ve hüzün aynı anda yaşanılır mi, diyebileceğimiz bir roman. Cevabını da alacağımızı düşünüyorum. Tabi kişiden kişiye değişkenlik gösterebilir. Birçok konuda hayat karşımıza fırsatlar çıkarır, o fırsatları ya biz elimizin tersiyle iteriz yada can havliyle yapisiriz. Kimi zamanda can havliyle yapismanin da bir anlamı olmaz. Çünkü, biz ne yaparsak yaparım gidecektir Nastenka gibi... Sonunda ihanet olan romanlar cok etkileyici olur. Okumanızı tavsiye ederim. İyi okumalar.
Beyaz Geceler
Beyaz GecelerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202074.7k okunma
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.