Hayat yaşandığı kadardır, Ötesi ya hatıralarda bir iz; Ya da hayallerde bir umuttur... ~~Pablo Neruda~~
artık ne güneşi bekliyorum, ne de yağmuru, kendimden vazgeçtim, bütün renklerim soldu, çiçeklerim,yapraklarım sarardı soldu, gitmek istiyorum, hiç bilmediğim bi yere, kafamdakileri,yüreğimdeki ateşi, söndürecek unutturacak, var mı ki öyle bi yer olmasın suyu,yolu,havası... evim yok yerim yurdum yok kupkuru olmuş bedenimle, tek başıma silinip gitmek, iz bırakmadan, gitmek,herşeyden herkesten...
Reklam
Esas doğru olan, zorluk anında haktan ayrılmamaktır, Kalabalıkla güçlü olunmaz, Yanlışa yanlışla karşılık verilmez Batıla sadece hak ile karşı durulur. Kötülüğe iyilikle galip gelinir . Düşmanın karşısına yumuşaklık'la karşı çıkılır cehalete de hikmetle. yoksa düşmanımıza yenik düşer onun ahlakını benimser'iz
Günaydınnn
Değmeden Ummadan Yük olmadan İz bırakmadan Yaşa gitsin..
İğdebeline yağmur yağıyor, yağsın. Yüzyıllardır yağıyor ne farkeder? Fakat bundan sadece yüz yıl sonra bile Arap, ne sen ne ben ne savcı ne komiser; aynı şairin dediği gibi: Yine yıllar geçecek ve geride benden bir iz kalmayacak. Yorgun ruhumu, karanlık ve soğuk kuşatacak." 🎬 Bir Zamanlar Anadoluda - Nuri Bilge Ceylan
Kazanmak için çıktım bir cananı bin canda Bin canda çıkmadı, bir canan bu dünyada Yüreğimse izin vermedi aklıma hoş geleni Aklım zaten sevmez ki yüreksiz iz süreni
Reklam
Duyduğumuz her söz, gördüğümüz her tavir ruhumuzda bir iz bırakıyor. Farkında olmasak da bunlarla soluyor ya da çiçekler açıyoruz. Bu yüzden iyi insanlarla beraber olmak zorundayız. SÖzü de davranışları da Şifa verecek insanlar bulmalıyız. #alıntı
B29 1.04.16
İnsan, ne kadar unutmaya çalışırsa çalışsın geçmişini asla unutamaz. Hep bir iz... Bazen küçük, bazense büyük bir iz kalır onda. Bu izleri öyle kolay kolay silemez. Kimi zaman da her şeyi unutmuş gibi görünür. Ama hep küçük bir parça vardır, ona tüm geçmişi hatırlatan. İnsan; geçmişinden utanmamalı, korkmamalı, her ne yaptıysa açık açık söyleyebilmeli, sahiplenebilmeli onu. Bazen de işte onu orda öylece bırakıp gitmek, hiçbir şeyi hatırlamamak istersin pişmanlıklarını, üzüntülerini... Çünkü ne kadar bağlı olsan da, ne kadar çok sevsen de yoluna devam etmek zorundasın...
Sabır Taşı
Namertler silahlanmıştı, bir öfkenin gölgesinde ve kapaklanmışlardı; hiçliğin pençesinde! Doldurulmuştu içleri, öldürmek hissiyle. Ve bilenmişti gözleri, korkunç bir karartıyla. Böylesine bir gün de öylesine bir gündü! Yaşanmışlıklar aynı, duyarsızlıklar aynı. Düşen gözyaşı, düşen kan damlaları da farksız, aynı. Acı ve feryadın tezahürü,
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.