Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
MEÇHUL ŞEHZADE: DELİ KURT Olay Örgüsü 1403 yılının sonlarıdır. Üstü örtülü bir kağnı gecenin karanlığında ilerlemektedir. Genç bir atlı tedirgin bir şekilde kağnıyı yönetmektedir. Kağnıda Yıldırım Bayazıd'ın oğlu İsa Beğ'in eşi Bala Hatun vardır. Bala Hatun hamiledir. Osmanlı sipahisi Çakır Ağa onu sütanasının evine götürmektedir.
İslâmda kadın
kadına reyhan, elma, yahut ådet olan bir şey vermek ve bunları kadınlardan almak, yahut kadınlarla nazik ve yumuşak konuşmak da căız değildir. Kadınlar da erkeklerle sert ve haşin konuşmalıdırlar. Nitekim Hak Teâlâ buyurur ki: "Kadınlarla konuşurken, tatlı ve cazip konuşmayınız, kal binde hastalık olan tamah eder. Konuşurken şeriata göre konuşun
Reklam
Bil ki, erkek ve kadınların meclislerde ve ziyafetlerde arada perde ve örtü olmaksızın bir arada toplanmaları kadar büyük bir fesat kaynağı yoktur. Yaş mak ve peçe bağlamak da kifayet etmez. Zira yaşmak ve peçe beyaz ve câzip olup bunları bağlamak külfetine katlansalar şehveti tahrik ederler. Bäzen pe çeli iken daha güzel, görünür. O hälde kadınların, beyaz peçe ve yaşmak bağ layarak ve süslenip püslenerek dışarı çıkmaları haramdır. Bunu yapan kadın asi olur. Kadının bu hâline rıza gösteren kocası, babası ve kardeşi de bu gü naha ortak olur. O kadınlara bakmaktan kalpte meydana gelen şehvetin ve bu şehvetten meydana gelen fesadın vebali, onların dışarıya çıkmalarına müsaade edenlerin boynunädir.
Kadın ve erkek
Kadınların da güzel erkeklere bakmaktan kaçınmaları lazımdır. Şehver kastıyla olan bakmalar haramdır. İster erkeğin kadına, isterse kadının erkeğe bakması olsun. İkisi de birdir. Şehvet kastıyla elbiseye bile bakmak haram dır. Ama tesadüfen gözü ilişirse, günahkar olmaz. Fakat gözüne hakim olup fazla bakmamalıdır. Eğer ilk defa gözü ilişince, gözünü ondan ayırmazsa, ya hut ikinci defa bakarsa, haram olur, günahkâr olmuş olur. Peygamber buyurdu ki: "Kasıtsız olan ilk bakış senindir. (Yani ondan sana mesuliyet yoktur). İkinc kasıtlı bakış ise senin aleyhinedir. (Yani mesuliyeti vardır) ". Yine buyurur ki: "Bir kimse åşık olur da aşkını kalbinde gizleyip açığa vurmazsa ve aşkına uyup günah işlemezse ve bu belådan ölürse, şehitler zümresinden yazılır."
Hepiniz çobansınız ve hepiniz sürünüzden mes'ulsünüz. İmam çobandır ve sürüsünden mes'üldür. Erkek ailesinin çobanıdır ve sürüsünden mes'uldür. Kadın, kocasının evinde çobandır, o da sürüsünden mesüldür. Hizmetçi, efendisinin malından sorumludur ve sürüsünden mes'üldür.
Özgürlükleri kısıtlamanın ilk şartı kadını kısıtlamak!!
Gerçekte, kadın mutsuzluğunun bizimki kadar yoğunlaştığı ülke az bulunur. Çarşafın deliğinden dünyaya tek gözle bakan kadın bizde ... İmam ni- kahına bağlanan kadın bizde ... Tarlada köle kadın bizde ... Okula gönderilmeyen kadın bizde ... Başlık parasına satılan kadın bizde ... Gece vakti tek başına sokağa çıkmayan kadın bizde... Bir eğlence yerine yalnız gidemeyen kadın bizde ... Özgürlüğün her çeşidinden nasipsiz kadın bizde..
Reklam
— Hangi erkek, karısının huysuzluklarına sabır ve tahammül ederse Allah ona, Eyyüp aleyhisselâmın be­lâlara sabrı neticesinde verdiği ecri verir. Hangi kadın, kocasının huysuzluklarına sabır ve tahammül ederse Allah ona Fir’avunun karısı Âsiye’ye verdiği sevabı verir.
İmam Buhari’nin küçüklüğünde gözleri görmemeye başlar. İmam Buhari’nin annesi ise gözyaşları ile Allah’a sürekli dua eder. Bir gün rüyasında Hz. İbrahim (aleyhisselam)’i görür. Hz. İbrahim (aleyhisselam) kendisine “Ey kadın! Allah oğlunun gözlerini, senin döktüğün gözyaşlarının ve Allah’a dua etmenin hürmetine geri bahşetmiştir.” “De ki: ‘Eğer duanız olmasa Rabbim size ne diye değer versin ki?..’’ (Furkan Sûresi, 25/77)
Dünya, kıyamet günü el ve bacakları çirkin, dişlerini sırıtır bir şekilde, gözleri çakır mavi bir ihtiyar kadın suretinde gelir. Onu gören insanlar:” Bu çirkin yüzden Allah’a sığınırız!” derler. Onlara: “ İşte kendisi için birbirinize kin ve haset beslediğiniz, haksız yere kan döktüğünüz, akrabalarınızla ilişkilerinizi kestiğiniz, süsleriyle aldandığınız dünya budur” denilir…Sonra onun ateşe atılması emredilir.
7.cilt
1637. Ebû Hureyre radıyallâhu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem  şöyle buyurdu: "Cehennemliklerden kendilerini dünyada henüz görmediğim iki grup vardır: Biri, sığır kuyrukları gibi kırbaçlarla insanları döven bir topluluk. Diğeri, giyinmiş oldukları halde çıplak görünen ve öteki kadınları kendileri gibi giyinmeye zorlayan ve başları deve hörgücüne benzeyen kadınlardır. İşte  bu kadınlar cennete giremedikleri gibi, şu kadar uzak mesafeden hissedilen  kokusunu bile alamazlar." Müslim, Cennet 52. Açıklamalar Kadın ve erkeklerin kendilerine özgü cinsel özelliklerini ve bunların tabiî gereği olarak giyim-kuşam biçimlerini, konuşma ve davranış şekillerini  korumaları en tabiî hareket tarzıdır. Ancak cinslerin yozlaşması demek olan karşı cinse özenme ve onlar gibi olmayı ne yazık ki belli bazı kesimler günümüzde çağdaşlık sanmakta ve bunu marifetmiş gibi yaygınlaştırmaya çalışmakta, bu  konuda medya da hiçbir dönemde görülmediği ölçüde bu işe çanak tutmaktadır. İşte böylesi bir ortamda yukarıdaki üç hadiste yer alan Resûl-i Ekrem Efendimiz'in lânet ve uyarısı ne kadar anlamlı ve yerindedir. Bu hadisler on beş asır öncesinden günümüze, gündemimize tutulmuş Peygamber ışığı niteliğindedir.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.