kitabın tanıtım bültenindeki “Hindu öğretisine göre, Manvantara adı verilen bir insan çevrimi dört döneme ayrılır. Bu dört dönem de başlangıçtaki ruhun gittikçe karardığı pek çok aşamadan oluşur. Bu dört dönem eski Batı geleneğinin Altın, Gümüş, Bronz, Demir dönemlerine tekabül etmektedir. Biz şimdi dördüncü dönemde, yani Kali-Yuga veya “Karanlık Çağ” dönemindeyiz.” kısmından hareketle düşündüğümden biraz farklı bir içerikle karşılaştım. yazardan mı çevirmenden mi kaynaklandığını bilmiyorum ama "entellektüel" kelimesini belki de her sayfada görmek gerçekten bunalttı, bir an önce bitsin diye düşünerek okudum. tekrarlanan kelimelerle, cümlelerle ve temele pek oturtamadığım batı ve doğu kavramlarını işleyişi/ daha doğrusu batının eksikliklerinden, geleneklerinden uzaklaşından ve kötülüklerinden bahsederken ortada bahsettiği bir doğuyla pek karşılaşamadığımdan ötürü çok da beğenmedim. yiğidi öldür hakkını yeme demişler, demokrasi ve özellikle felsefe hakkında cesur cümleleri de vardı fakat yazarı ve kitabın genel işleyişini düşününce onlar da ilk etkisini yitirdi maalesef.