Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Zekâ hiçbir şey değildir. Değerli olan, kalbin içindekilerdir. Seven bir kalbin yeterince zengin olduğunu, kalp olmadan zekânın beş para etmeyeceğini ona anlatabilmek isterdim.
Sayfa 22
448 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Aslında Avukatlar birer psikolog mudur!?
Yazarın Nietzsche Ağladığında kitabını okuduğumda, zerre okuyamadığım felsefeyi yalın diliyle anlatabildiği için çok sevmiştim Yalom'un kalemini. Çok benzer bir şekilde, bu kitapta da Psikoloji alanı aynı basitlikte ele alınmış. Psikologların el kitabı olabilecek, alanın tarihini, inceliklerini ele alan bir kitabı, benim gibi alanla ilgisi
Divan
DivanIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 20215,2bin okunma
Reklam
İnsanlar da arabalar gibi yakıt kullanır. Adı Sevgi...
Bazı kötü insanlar var onlar canları yandığı zaman iyi kalp insanları benzinlik olarak kullanırlar nasıl mı sevgiye ve ilgiye muhtaç kaldıkları zaman iyi insanları kullanırlar ve depoları full olduğu zaman yeniden ayağa kalktıkları zaman artık o iyi insanla işleri bitmiştir artık o insana ihtiyaçları yoktur bu hayatta bazı insanlar var ki onlar sadece bir ihtiyaçtır nasıl mı kötü bir insan düşünün boşluğa düştüğü zaman sevgi ve ilgiye hasret olduğu zaman kendilerini bir av belirlerler bu insanlar iyi kalpli insanlar olur çünkü kötünün kötüye bir faydası olmaz birbirlerine zararı olur o yüzden kötü insanlar da iyi insanları kendilerine bir ihtiyaç olarak görürler ve işleri bitene kadar her şeyinden faydalanırlar bittiği zaman da hani bir eşya düşünün Örneğin : takım çantası gibi sadece işiniz düştüğü zaman kullanırsınız işte kötü kalpli ciğeri beş para etmez insanlar da iyi kalpli insanlara böyle yaparlar Rabbim kimseyi öyle kötü kalpli ciğeri beş para etmez insanlara denk getirmesin inşallah iyileri iylerle karşılaştırsın kötülerinde kalbine sevgi ve merhamet versin inşallah...
208 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Pek çok distopik romana ev sahipliği yapmış bir atmosferdeyiz. Dünya yok olmanın eşiğinde. Her yer çölleşmiş ardı arkası kesilmeyen afetler ve kıtlık dünyadaki tüm şehirleri yok etmiş. Artık güneş ışınları neredeyse öldürücü, solunan hava zararlı, kum fırtınaları içinde kalanları öldürüyor. Hayatta kalmayı başaranlar çok zor şartlarda devam
Portal
PortalAbdurrahman Aydınlı · Otantik Kitap · 202339 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
YORGUNUM MİTRAL SERPİL TUNCER Kim demiş beyin ölmüş, diye. Öldüysem şayet bu konuşan da kim? Hey MİTRAL! Duyuyor musun beni? Her şey öyküleşebilir. Ölmekte olan beyin bile diyen yazarımız  beynin kalbe serzenişinde hiçbir zaman aynı ritimde olmayan kalp ve beyin üzerinden düşünmemizi istemiş.Mitralin ihaneti vefasızlık mıydı gerçekten?İnsanoğlu
Yorgunum Mitral
Yorgunum MitralSerpil Tuncer · Okur Kitaplığı · 202186 okunma
·
Puan vermedi
ABİ BEN ANLAMADIM
ben kitap okumaktan çok anlamam kitap okumayı pek bilmem ana göre yaşarım. bu kitapda ki yusuf ağabey de ben gibi sikinin keyfine yaşayan bi ağabey. ben gibi sonu pek iyi gitmiyor ama yapacak bir şey yok yusuf ağabeyin suçu. genel olarak çok garip bitmediği ve ikisinden birinin öleceği kesin olan bu kitap benim için duygusal bir izlenim yaratmadı
Kuyucaklı Yusuf 
Kuyucaklı Yusuf Sabahattin Ali · İş Bankası Kültür Yayınları · 2019173,4bin okunma
Reklam
Yavaş Charlie bende kalp var :D
Ama ben zekanın tek başına hiç bir anlam taşımadığını öğrendim.Burada sizin üniversitenizde zeka,eğitim ve bilgi büyük idoller haline gelmiş.Ama şimdi biliyorum ki,hepinizin atladığı bir şey var:Sevgi ve şefkat eli değmeyen zeka ve eğitim beş para etmez.
208 syf.
1/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Kendimden çok özür dileyerek bitirmediğim bu kitabı read olarak isaretliyorum çünkü haftalardır kendisini okuyamıyorum, kendisi yüzünden başka bir kitap da okuyamıyorum. Zamanımı çaldı. Rüyamda bile gördüm. Gerçekten okumaya çalıştım ama olmuyor. İyi ki para vermemiş de pdf indirmişim. Allah belasını versin. Zamanımı çaldığı ve sinirlerimi
Saplantılı Düşüncelerden Kurtulmak
Saplantılı Düşüncelerden KurtulmakMartin N. Seif · Sola Unitas · 201896 okunma
Erotizm Dozu Yüksek 11 Film 1. Color of Night (1994) Renk körü bir psikiyatrist olan Bill Capa, öldürülen bir arkadaşından bir grup terapisi devralır; fakat aynı günlerde kimliği belirsiz bir katil tarafından da takip edilmeye başlar. Yeni devraldığı grup terapisindeki kişilerin garip bir şekilde, Capa'nın birlikte olduğu genç bir kadınla
Ben Türk kadınlarını ihtilâle karışmış, halka karışmış, bizden çok demokrat olmuş zannederdim. Halbuki siz sade süs, nafile para sarf etmek istiyorsunuz. Haydi şimdiye kadar gördüklerim hepsi zengin, kapitalist şeylerdi. Siz ihtilâl yapmış bir zabitin karısısınız, neden böyle israfa dükünsünüz, dedi.
Sayfa 160 - CanKitabı okudu
Reklam
517 syf.
·
Puan vermedi
·
12 günde okudu
Kitaplar yazılmıştı..
Martin Eden, Jack London’ın yarı otobiyografik bir eseridir. Kendisi sosyalist bir yazar olmasına rağmen sosyalizme karşı ve bireyci bir karakter meydana getirerek, bireyselliğe bir karşı koyuş olarak bu kitabı kaleme almıştır. Kitabın sonunda Martin’in bu hayattan kendisini koparışı bireyselliğin yenilgisinin bir simgesidir aslında. Ancak
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202390,3bin okunma
Çalışmak
Çalışmadan geçinenler Bizden değildir. Hacı Bektaş Veli (k.s) Çalış, kazan, ye yedir, bir gönül ele getir, Yüz Kabe'den yeğrektir, bir gönül ziyareti.
Makineleşmeyen insan; aborjinler bence.
Bütün ömrüm boyunca bana güvenli bir is edinmem, enflasyona kars korunmam, bir mülk satın almam ve emekliligim için para biriktirmem gerekliligi animsatilmisti. Burada bizim sosyal guvencemiz asla düzenini bozmadan dogup batan güneşti. Benim standartlarma göre dünyanin en korunmasız ırkı ne ülserden, ne yüksek tansiyondan, ne de kalp hastalıklardan yakınıyordu.
"Kalp çocuk gibidir, neyi öğretirsen onu söyler," demişler. Bütün öğreneceği tek bir kelime: "Allah" diyecek, bütün mesele bu. Ama öğretemedim. Dilimden anlamıyor diye dilimi damağıma yapıştırdım, söyledim. Yine öğretemedim. Ben bir kelimeyi öğretemedim ona ama o bütün lüzumsuz kelimeleri şeddeli öğrendi: “Makam mevki, mal mülk, şan şeref, para pul...” Çocuklarım kelimeleri öğrenmeden önce her dertlerini bir ‘ınga’ ile anlattılar. Kalbim bir kelimeyi öğrense bütün dertlerini hâlledecekti, öğrenemedi.
Hayalcinin tam bir tanımını yapmak gerekirse; insandan çok, ara kademede bir yaratık, demek yerinde olur. Oturmak için çoğu zaman cehennemin bucağındaki yerleri seçer. Gündüz ışığından kaçmak istiyormuş gibi, oralara sığınır. Bir köşeye yerleşince de, sümüklüböceğin duvara yapışması gibi, ayrılmak bilmez. Daha doğrusu, bu bakımdan hep evciğiyle birlikte yaşayan kaplumbağaya benzer. İsli, nursuz, sigara dumanı sinmiş ve mutlaka yeşile boyalı şu dört duvara karşı bu bağlılık nedendir dersiniz? Niçin bu gülünç adam, eksile eksile tek tük kalan ahbaplarından biri evine gelince onu şaşkın, utangaç, hatta renkten renge girerek karşılar? O kadar ki, içeri adım atar atmaz insanın, bu evde ya bir cinayet işlenmiş ya da kalp para basıyorlar diyesi gelir. Yahut da, ev sahibi; sanki ölmüş bilinmeyen bir şairin dostu olarak ve hareketini “Kutsal bir ödev”. diye adlandırarak, basımevlerinden birine imzasız bir mektup hazırlamış, şimdi de, basılması için birtakım şiirler çiziktirmekle uğraşmaktadır. Niçin ev sahibiyle konuğu bir türlü konuşacak söz bulamazlar? Başka zamanlar çalçene, kahkahası bol olan, latif cinse ilişkin ve öbür neşeli konuları seven adamın dili neden tutuluverir? Bu ilk ve herhalde son ziyarette –çünkü böyle bir karşılaşmadan sonra ikinci kez gelmeyi aklından geçirmez tabii– niçin ziyaretçi de ev sahibinin şaşkın, donuk halini görünce onun gibi olur? Hele ev sahibinin konuşmayı canlandırmak için karşısındaki gibi, toplum hayatına, kadınlara ilişkin konularda bilgili görünmek, kendini yanlışlıkla kapısını çalan zavallı konuğun zevkine uydurmak istemesine ne demeli?
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.