O kadar nahif bir kitaptı ki. Aşkları, bakışları, saygıları... Birbirlerini öyle güzel tamamlamışlar, yaşamlarında birbirlerine öyle güzel bir hediye olmuşlar ki. Çocukken yaşadıkları, geceleri kabuslarını süsleyen anıları...Sanki kalpleri iyileşmek için birbirlerini beklemiş.
Kitaba yine konuyu ve yazarı bilmeden sadece kapağı soft olduğu için
Bu yazarın anlatım dilini ve hikayelerini beğendim. Okurken romantik aynı zamanda duygusam bir filmin içinden ckkmış gibi hissettim. Gerçek tam bir zihin dinlendirme kitapları.
Ben daha “AZ”
Okuduğum ilk Hakan Günday kitabını buradan tavsiye eden arkadaşa selam olsun diyerekten başlıyorum o zaman ;
Roman, kurgusal bir hikayeyi etkileyici bir dille anlatarak okuyucuya derin bir deneyim sunuyor. Kitapta insan doğasının çeşitli yönleri, toplumsal konular ve ahlaki sorunlar, tarikatlar, çocuk gelinler, yoksulluk, uyuşturucu ticareti, şiddet, tecavüz,saplantılar, intihar, gibi konular ele alınmış. Dili sade, çokça da küfürlü :) ve de etkileyici olup insanı derin düşünceler içinde bırakıyor. Tesadüf silsileleri beni fazlaca yorup ‘yok artık’ dedirtse de sıradışı temaları ve olay örgüsüyle dikkat çekiyor. Konular hassas kalpler için çok rahatsız edici olsa da mutlu sonla bitmesi beni biraz olsun rahatlattı diyebilirim.
Huşu AğacıDilhuş
Huşu AğacıDilhuş
Esselâmü aleyküm ve rahmetullahi ve beraketuh
Kitap bitti ama ben de bittim. Nasıl naif, nasıl akıcı severek okudum. Öyle içten, öyle bizden karakterler, olaylar. Kitabı okuyormuş gibi değil de yaşıyormuş gibi bir hissiyat veriyor. Tasavvuf ve beşeri aşk ile harmanlanmış olan bu eser Zeynep ve Ömer arasında anlatımı değişip
VAY CANINA
BU NASIL BİR SON!!!
İnceleme spoisizdir...
Vay canına dostlarım nasıl bir hikayeyedi. Son yetmiş sayfasını yalayıp yuttum resmen.
İlk kitaba göre biraz daha kisa ve çok akıcıydi.
Yirmi dört saatte bitti kitap zaten sonlara yaklaştıkca elinizden bırakıyorsunuz kitap elinize yapışıyor resmen.
İlk kitabın bittiği yerden devam eden 2. kitapta
Sizlere çok güzel ve içimizi burkan bir kitapla geldim.Ah bu çocukların yaşadıkları durum...İlerde çok kötü psikolojik etki oluşturabiliyor.Kitabın baş karakteri Halil ve tüm hayatı annesi kardeşine zindan eden döven bir baba.Halil evdeki şiddet sonucu konuşma yetisini kaybediyor. Okulda da okuyamaz oluyor. Kim bilir ne çok Halil gibi çocuk var ülkemizde.Sevgisizlik sonucu konuşmayı bırakıp susan, içine kapanan Çocuk yaşta dünyanın şiddetini kaldıramayan masum yüzler, tertemiz kalpler ve zihinler. Ahh ahh Çok erken yaşta tanışıyorlar maalesef şiddetle. Babası okuldan alıp bir çaycıya çırak yapıyor onu hem de tam okulda olması gereken bir zamanda. Üstelik kazandığı parayı da sevmediği babasına vermek şartıyla. Keşke babalar çocuklarına zalim olmasa. Küçük yaşta kalpleri kırılmasa. Çalışmak zorunda bırakılmasa çocuk yaşta... Ebeveynlik öyle bir noktaya gelmiş ki... Niye yapıyorsun o zaman bu çocuğu!Bakalım Halili bu ızdırap yolunda daha neler bekliyor?Şimdiden okuyacak olanlara keyifli okumalar dilerim.Ben çok beğendim kullanılan betimlemeler anlatımı hiç boğmamış.Yerli yerinde kullanılmış.
