Nazım Hikmet
Nâzım Hikmet
şahdamarı şiirimizin
sen gideli beri
güneşin etrafında elli dört kere döndü dünya
ama bizim gönlümüzde
hala aynı insanlık rüyası,
aynı kavga
Rivayet ediliyor ki; iki kişi, Mescid-i Haram'ın kapılarından birinin önünde oturuyordu. Daha önce kadınlığa özenen, fakat o anda o kötü âdeti terkeden biri onların yanından geçti. Onlar arkasından 'Onda kadınımsı hareketlerden bir şeyler kalmış' dediler ve o sırada namaz için kamet getirildi. O iki kişi içeri girdi, halkla beraber namaz kıldılar.
Söyledikleri söz onların kalbinde 'Acaba gıybet oldu mu, olmadı mı?' diye bir merak vesilesi oldu. Bunun üzerine ikisi Ata'ya gelip hâdiseyi anlattılar. Ata, ikisine de yeniden abdest almayı, namaz kılmayı, eğer oruçlu iseler oruçlarını kaza etmelerini emretti.
1763. Ebû Hureyre radıyallâhu anh'den rivayet edildiğine göre Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Namaz için kâmet getirilince, artık farzdan başka bir namaz kılmak yoktur."
Müslim, Müsâfirîn 63, 64. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Tatavvu‘ 5; Tirmizî, Salât 195; Nesâî, İmâmet 60; İbni Mâce, İkâme 103.
Açıklamalar
Kâmet,
Pür-neşât olduk yine sûr-i sürûr-efzâyile
Burc-ı devletde mukârin oldu hurşîd ay ile
Kâse-i nîmet şükûfe, şûr olmuştur bahar
Mutrıp eylerdi edâ bülbül figanın nây ile
Şule salmış her taraf sahn-1 felekde âfitâb
Anda san bir kâse-i çînî tutar zerdâyile
Sidre-kâmet lâle-had gılmânlar ile her gören
Vasf ederdi ursgâhı cennetü'l-me'vâyile
Aşkî (XVI. yy.)