Muhtacım
Herhangi bir kelimeyi veya cümleye sığmayacak kadar güzeldin benim için
Kelimelerime sığamadan tükendin.
Kendimden bile sakladım seni.
Sen ise belki gözünün içine baktığımı bile bilmiyordun.
Kim biliyor belki alaya almıştın beni.
Şu deli gönüle bir senin aşkında söz geçiremedim.
Hayattan bıktım be hayattan.
Bana baktın mı onu bile bilmiyorum.
Hayatım sen gittikten sonra yasa boğuldu.
Ekisikligini hissediyorum.
Söyle ne olur söyle birkez söyle.
Bana beni sevdiğini söyle.
Alay etemedim de
İlk ben baktım de
Seni ben kandırdım de
Benim hatam de ne olur de.
Hiçbir şeye muhtaç değilim buna muhtaç olduğum kadar.
Muhtacım sana, iki dudağının arasındaki her bir nağmeye.
Sana yaz geldi bana pus
Bir trabzan altında ağlamak yarama tuz
Sana özgürlük kapıları bana mahpus
Bir trabzan altında ölüyorum hava buz
Eserin hafif kuvvetiyle yerler altında
Ayaklar basıp geçer huzurum bel altımda
Satılır körelen yürekleriniz el altından
Kanlı gözleri yarışır tam altınla
Bir çeyreğim var bir de dert takarım sana
Hüznümü çeyizine
Bir Taş Atım Havaya
Düştü Mapus Hanaya
15 Kızı Kandırdım
Bir Şişe Lavantaya İnek Şaban
GÖKYÜZÜNÜN İSTEMEDİĞİ SİYAHTAN YANAYIM
İnsanın çocuğu ölünce karşısında,
Of, aman, of ...
Kelimeler hiç kekeler mi?
Zangır zangır perdeler,
Ruh göçüp gider,
Şu gözyaşlarının derecesi ne kadar sıcak?
Bir ilikten, kemikten,