Kolaylıkla bitirebileceğiniz, içinde biraz doğaüstü biraz da kendinizden bir parça bulabileceğiniz bir eser bu. Karakterimiz kedisi, eski adıyla marul şimdiki adıyla lahana ile birlikte yaşayan bir postacı. İleri seviye baş ağrısından şikayetçi. Bunun için doktora gidiyor ve hayatının en kötü haberini alıyor. Dördüncü evre kanser… bunun üzerine dahası da ekleniyor tabii. Evine şeytan geliyor ve onunla bir anlaşma yapmak istiyor. Şeytanın her isteğine karşılık ömrüne bir gün daha eklenecek.
Kitabın genel dili sade ve akıcı. Çoğunlukla, her sayfada sizi düşünmeye iten temalar barındırıyor. Yaşama, insana ve yaşamı nasıl değerlendirdiğinle alakalı bir çok mesaj veriliyor. Ancak beklediğim gibi çıkmadı. Sevdim ama tatmin etmedi. Uzun okumaların ardından bir günde bitirebileceğiniz bir eser.
Bazı meselelerde ahkâm kesenleri görünce Şanlı Peygamber Efendimizin “el cahilü cesûrun” hadis-i şerifi aklıma geliyor. Gerçekten de cehalet ne kadar kötü bir şey! Bu memleket okumuş aydınların ihaneti kadar iyi niyetli cahillerin de büyük zararını görmektedir.
Nitekim şu korona musibetiyle uğraşılan günlerde bu duruma bir kez daha şahit
Ve izleyebilseydiniz debelenen beyaz gözlerini yüzünde,
Sarkmış suratını, sanki bıkmış bir şeytan günahlardan;
Duyabilseydiniz, her sarsılışında, oluk oluk gelen kanı
Köpükle tahrip edilmiş ciğerlerinden,
Kanser gibi müstehcen, gevişi kadar acı
Masum dillerdeki hakir, dermansız yaraların,
Dostum, bunca keyifle söyleyemezdiniz,
Umutsuz bir zafere heves eden çocuklara
O eski yalanı: “Tatlı ve Şereflidir Ölmek Vatan İçin.”
Kitapta mide bulandırıcı, okuyanı rahatsız eden sayfalar var. Argo kelimeler, cinsel sapkınlık, küfürlü konuşmalar oldukça fazla. Eğer böyle kitaplardan tiksiniyorsanız bence uzak durun. Kitabın kapağında +18 yazılmalıydı. Belli bir yaşın altında olan gençlerin okumasını doğru bulmuyorum çünkü. Ayrıca kitapta birkaç yazım hatası var. Örneğin,