Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Pek çok memeli, anne karnından fırından çıkan toprak kap gibi çıkar, onları yeniden şekillendirmeye çalışmak onlara zarar verir. İnsanlar ise anne karnından bir ocaktan çıkan erimiş bir cam gibi çıkarlar ve şaşırtıcı oranda şekillendirilebilirler. Bu yüzden bugün çocuklarımızı Müslüman veya Budist, kapitalist veya sosyalist, savaşçı veya barışçıl olarak eğitebiliyoruz.
Sayfa 25 - kolektifKitabı okuyor
Kişi nelere sahip olduğunu bilmeyen bir "kapitalist" aslında.
Reklam
Şu an içinde yaşadığımız kapitalist sistem, mantığı dışlaya­rak toplumun kendiliğinden doğan bir düzen içinde bulun­ duğunu; insani ve etik değerlerin, yapılan işlerin sonuçlan­ masını yavaşlattığını söylemektedir.
Öznel dünyamda kapitalist değilim Sanayiye hiç karşı değilim ama Sanayi Devrimi'nin uygulandığı türde bir uygulama biçimine karşıyım. Çünkü Sanayi Devrimi zulüm ve tahakkümle gerçekleşmiş bir harekettir! Ve biz bugün, hâlâ onun meyvelerini yerken o zulüm ve tahakkümden de nasibimizi bol bol alıyoruz. İnsan olarak 'neyi, ne şekilde aldığımızı ve uyguladığımızı' bilmemiz gerekiyor. Ve tabii, hangi değerlerimizi, hangi değerler pahasına feda ettiğimizi!
Kapitalist ekonomi 'tüketim' üzerine kuruludur. Her günah bir tüketimdir, her günahkâr bir tüketim birimidir, bir müşteridir. Kapitalist ekonominin yaşaması ve büyümesi, tüketimin artmasına, tüketicinin çoğalmasına bağlıdır. İslam dünyasında tüketim ve tüketicilerin artması, günah ve günahkârların çoğalmasına bağlıdır.
Sayfa 289
Karl Marx söyler: “Kapitalist üretim, düşünceye ilişkin bazı üretim dallarının bütününe, özellikle sanata ve şiire düşmandır.”
Reklam
Bugün dünyanın büyük çoğunluğuna hakim olan kapi­talist değerler, Yunan ve Roma kültürleriyle, Musevilik ve Hıristiyanlığın karışımından oluşmuştur. Yunanların akıl ve felsefeye verdikleri önemle, Romalıların pratik zeka ve hukuk konusuna yaklaşımlarını temel alan Batı değerleri, Helenistik kültür öğelerinden oluşmaktadır.
Bugün proleter kadın için, proleter anne için her yer acılarla doludur.Öte yandan onun sıkıntısının , sefaletinin yanıbaşında vurguncuların ve tefecilerin , sömürücü kapitalist milyoner ve milyarderlerin en şatafatlı lüksü , en akıl almaz israfı en arsız şekilde saçıldıkça saçılıyor.Dükkanların göz kamaştırıcılığı önünde , acınacak elbiselerinde rüzgarın düdük öttürdüğü ve imrenerek camekanlara bakan , eriyip gitmiş, kederli kadınların ihtiyaçları olan ve çocuklarının sahip olması gereken şeyleri almak için içeri giremedikleri , satın alamadıkları ve alacak paraları olmadığı için çekingence çekilip gittiklerini görmek , duygularını yitirmemiş birisi için en sarsıcı manzaralardan biridir.
Sayfa 291Kitabı okudu
İslâm'ın taşıdığı evrensel mesaj
İslâm ümmeti; ruhi esasa dayanan, madde ile ruhu mezcetmiş, toplumdaki ruhi, ahlaki, insani ve maddi değerleri herhangi bir çelişki olmaksızın sağlamış, derinlere kök salan sahih ve akli bir akideye sahiptir. İslâm akidesindeki bu nitelikler diğer ideolojilerin hiçbirinde yoktur. Bu ideolojide amellerin ölçüsü Allah'ı razı eden helaller ve Allah'ı öfkelendiren haramlardır. Diğer ideolojilerde ise amellerin ölçüsü dünyadaki maddi lezzetleri maksimum seviyede tatmak yani maddi maslahat ve menfaattir. Dünyaya baktığımızda ideolojilerin insanların hayat ile ilgili sorularına cevap veremediğini görürüz. Diğer ideolojiler altında yaşayan insanlar yaşadıkları bu hayattan mutlu değildir. İslâm ise onlara dünya ve ahiret mutluluğunu vadeden bir mesaj taşımaktadır. İnsanlığın bu mesajı görmeleri ve bu mesaja koşmaları hayal değildir. Kapitalist ve sosyalist ideolojilerin çalkantı, kaos ve buhranlarından bıkmış olan insanlık güvenli bir liman aramaktadır. O hâlde bu liman İslâm değil de nedir? İslâm hayatta var olmadan insanlık bu güvenli limana sığınamayacaktır. O hâlde tekrar düşünelim: Hilafet'in kurulması hayal midir?
Sayfa 158 - Köklü değişimKitabı okuyor
Kapitalist üretimin başlangıcında, yani bir ya da iki yüzyıl öncesinde, kentsoylu, yerli yerine oturmuş, akla yatkın ve kendi halinde gelenekleri olan bir insandı. Karısıyla şöyle böyle yetiniyordu, susayınca içer, acıkınca doyasıya yerdi. Sefilce yaşamın soylu özelliklerini dalkavuklara ve kibar fahişelere bırakırdı. Bugün, sonradan görme hiçbir kişinin çocuğu yoktur ki, orospuluğu geliştirmeyi ve civa madeni işçilerine bir amaç sağlama yolunda üstünü başını civaya bulama zorunda olduğunu düşünmesin...
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.