"Kule kilitli," dedi Ağaçsakal. "Saruman'a kuleyi kilitlettim ve anahtarları aldım. Anahtarlar Tezmertek'te." Tezmertek rüzgârda esneyen bir ağaç gibi eğilerek selam verdi ve çelik bir halkaya tutturulmuş iki kocaman, kara ve girintili çıkıntılı anahtarı Aragorn'a uzattı. "Şimdi sana bir kez daha teşekkür ediyorum," dedi Aragorn, "ve veda ediyorum. Ormanın yeniden huzur içinde büyüsün. Bu vadi dolduğunda dağların batısında, bir zamanlar yürümüş olduğun yerlerde de yeterince yer var."
"Evet," dedi Faramir, "Batıilliler'in o çöken ülkesini, yeşil topraklarla üzerlerindeki tepelere tırmanan koca kara dalgayı ve yaklaşan kaçınılmaz karanlığı. Sık sık bunu canlandırırım hay alimde." "O halde siz Karanlık'ın geldiğini düşünüyorsunuz?" dedi £owyn. "Kaçınılmaz Karanlık'ın?" Birden
Reklam
Yüzüğün düşüşü...
Ve uzaklarda, tam Frodo onun diyarının tam kalbinde, Sammath Naur'da Yüzük'ü takıp onun kendisine ait olduğunu iddia ederken Baraddûr'daki güç sarsılmış ve Kule temelinden o mağrur ve sert tepesine kadar sallanmıştı. Karanlıklar Efendisi aniden onun varlığından haberdar oluverdi ve Göz'ü bütün gölgeleri parçalayarak ova
Konuşan Kule'nin Komutanı Shagrat'tı.
"Bir daha gitmem mi diyorsun? Lanet olasıca Snaga, seni küçük solucan seni! Yaram çok diye bana karşı koymanın sana bir zararı olmayacağını düşünüyorsan, yanılıyorsun. Buraya gel, şimdi Radbug' un gözlerini çıkarttığım gibi seninkileri de çıkartayım. Bir iki kişi gelince o zaman görüşürüm ben seninle; seni Shelob'a
"Ben Sauron'un Ağzıyım."
Fakat onun Kara Nümenor'lular denilen soydan gelen bir hain olduğu söylenir; bunlar evlerini Sauron'un hâkimiyeti zamanlannda Orta Dünya'da kurmuşlar, şeytani bilginin sevdalısı olduklarından ona tapmışlardı. Naip'de Karanlık Kule'nin hizmetine Sauron yeniden yükseldiği zaman girmiş ve şeytanlığı yüzünden Hükümdan'nın
"Karanlıklar Efendisi değil, değil mi?" diye bağırdı Pippin,
dehşet içinde bulunduğu yeri unutarak. Denethor acı acı güldü. "Hayır, henüz değil, Efendi Peregrin! O, ancak her şey kazanıldıktan sonra, bana karşı zaferini kutlamak için gelir. O, diğerlerini silah olarak kullanır. Ve bütün büyük hükümdarlar böyle yaparlar, eğer akıllıysalar Efendi Buçukluk. Yoksa neden burada kulemde oturup düşüneyim, gözleyeyim, bekleyeyim ve hatta kendi oğullarımı bile harcayayım? Çünkü ellerim hâlâ iş görüyor." Ayağa kalkıp uzun siyah pelerinini savurarak açtı ve o da ne! pelerinin altında zırhı ve siyahlı, gümüşlü bir kın içinde, kocaman kabzalı uzun bir kılıcın asılmış olduğu kemeri vardı. "Böyle yürüdüm ve böyle uyudum geceleri kaç yıldır," dedi, "yaşla bedenim yumuşayıp ürkekleşmesin diye." "Yine de artık, Baraddûr Hükümdarı'nın en kötü komutanları şimdiden dış surlarınıza dayandı," dedi Gandalf. "Eskilerin Angmar Kralı, Büyücü, Yüzüktayfı, Nazgûl Efendisi, Sauron'un elinde bir dehşet mızrağı, ümitsizliğin gölgesi." "O halde Mithrandir, kendine denk bir düşman bulmuşsun," dedi Denethor. "Bana gelince, ben çoktandır Kara Kule'nin ordularının baş komutanının kim olduğunu biliyordum. Sadece bunu söylemek için mi döndün? Yoksa, kendini aşan biriyle karşılaşmış olabilir misin?"
Reklam
Yüreğimdeki yaraların iz bırakmadan kapanacağını mı sanıyorsun?
Sayfa 108Kitabı okudu
Aklını yitirmiş olması günün en güzel olayıydı.
Sayfa 119Kitabı okudu
Daha acısı gerçek dünyada iyiler kaybedebilir.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.