Gel vatandaş gel! Yaz geldi böyle oldu :P bu laf orda kullanılmıyordu pardon :) Okuyamıyoruz, okuduk yazamıyoruz .. Sıcak, çok sıcak, sıcak, daha da sıcak mı olacak ? Tamam, tamam sustum :P
Size oldukça ilginç bir kitabı anlatacağım naçizane. 
Dansa Davet . İlk bakışta bende 
Körlük okurken ki distopyayı uyandıran kitabın 1518 yılında görülen dünyanın en ilginç toplumsal histeri vakasından esinlenildiğini söyleyerek başlayalım. O yıllarda sefaletin, insanları iyiden iyiye hukuksuzluğa sürükleyen yokluğun, bir kadının aklını yitirmesi ile başlar olaylar. Kadın bir anda sokaklarda dans etmeye başlar, ve ona katılanların sayısı korkunç hızda artar, sonunda bu dans vebası tüm şehri sarmıştır. Dansa katılanlar bilinçlerini tamamen yitirinceye kadar dans etmeye devam eder ve ölürler. Okuması oldukça keyifli ve sürükleyici bu trajedi içinde kara mizahı da barındırıyor aslında. Hastalara kuru fasülye ve bira verildiğini duyan dilencilerin de bu dansa katılması gibi, bir sosyal yardım eleştirisi de var. Hasılı umudunu kaybetmiş bir halkın hikayesi Dansa Davet. Diyebilirim ki, herkese “bak bunu kesinlikle okumalısın” baskısı yapacaklarım listesine eklendi. Keyifli olsun, verimli olsun.
Devr-i Mahzuni
Bu Dünyadan Bir Mahzuni Geçti...
Aşık Mahzuni Şerif Benim hayatımda çok özel bir yeri olan Halk ozanlarımızın en başında gelir.
Çocukluk yıllarımdan itibaren plaklarını kasetlerini dinleyerek ben ve benim kuşağımda ki, insanlar Mahzuni Şerif Türküleriyle büyüdü.
Bizler Mahzuni Babadan Aşkı, sevdayı, Hasreti, Gurbeti, İnsan olmanın erdemini,
Haksızlığa
