Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
1136 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Nutuk, Türk milletinin istiklal davasını anlatan çok önemli bir eser. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve dolayısıyla ilk cumhurbaşkanımız, ulu önderimiz olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından yazılan bu eseri ben daha öncesinde İş Bankası Yayınları’ndan okumuştum ancak en iyi nutuk baskısının Kaynak Yayınları baskısı olduğunu öğrenince Kaynak Yayınlarından almak istedim. Fiyatı inanılmaz uçuk olsa da herkese bu yayınevinden okumasını tavsiye ederim. Mustafa Kemal Atatürk, Kurtuluş Savaşı’mıza giden yolları, TBMM’nin kuruluşunu, Cumhuriyet’in ilanını, ve hatta Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın kuruluşuna kadar bütün olayları anlatmış. Keza o dönemdeki önemli figürler de bolca bulunmakta İsmet İnönü, Kazım Karabekir, Ali Fuat Paşa, Rauf Bey gibi. Bu sayede meclisteki vekilleri, Atatürk’ün silah arkadaşlarını daha yakından tanıyoruz. Bana kalırsa, her vatandaşın okuması gerekiyor Nutuk’u. Mustafa Kemal Atatürk’ü bir kesim başka anlatır, bir kesim başka ama bence onu en iyi anlamanın yolu onun şahsi fikirlerinin bulunduğu, devrimini nasıl yaptığını anlattığı kitap olan Nutuk’u okumaktan geçer. Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında tekrar okumak çok anlamlı oldu.
Nutuk
NutukMustafa Kemal Atatürk · Kaynak Yayınları · 201527,6bin okunma
15. Kolordu Harekete Geçti
Doğu Cephesi Komutanı Kazım Karabekir Paşa'nın Ermenistan ve Gürcistan'a karşı savaşarak bölgeyi elde tutma talebi , yeni Sovyet Rusya ile olan ilişkiler ve henüz bağımsızlığını koruyan Gürcistan'la arayı sogutmamak için tehir edildi.
Sayfa 102Kitabı okudu
Reklam
Kâzım Karabekir Paşa, ana babaları Erzurum ve Erzincan bölgelerinde öldürülen iki bin kadar yetim Türk çocuğunu evlat edinmişti. Bunlar, dört ile on dört arasında çocuklardı
432 syf.
8/10 puan verdi
Kitap Tavsiyesi: İttihat ve Terakki Cemiyeti
"...Binaenaleyh kemal-i cesaretle bağırabiliriz ki YAŞASIN MİLLET! YAŞASIN VATAN! YAŞASIN İSTİKLAL" Kazım Karabekir'in hatıralarından derlenmiş olan İttihat ve Terakki Cemiyeti adlı kitabı az önce bitirdim. Milli Mücadele'nin dönüm noktalarından başında sahip olduğu kuvvetiyle birlikte Mustafa Kemal Paşa'ya tabii olan Kazım Karabekir yer almaktadır. Osmanlı'nın son döneminde yetişmiş altın jenerasyonda yer alan, hayatının büyük bölümünü savaşlarda geçen Kazım Karabekir tarafından yazılan İttihat ve Terakki kitabı; Cemiyetin kuruluş zamanlarını, Abdülhamid döneminde yaşananları, Selanik-Manastır-İstanbul üçgeninde gelişen olayları detaylı bir şekilde anlatmaktadır. Manastır'daki cemiyet faaliyetlerinin oluşmasını sağlayan Kazım Paşa, en yakın arkadaşları olan Enver Paşa ve Mustafa Kemal Paşa ile birlikte vatanın nasıl düzlüğe çıkacağını henüz genç yaşlarda düşünen ve bu konuda yaptıklarını kaleme almıştır. Abdülhamid dönemi Osmanlı'nın ahvalini, İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin ne olduğunu ve o dönem yaşanan olayları merak edenler için bu kitabı tavsiye edebilirim. Şahsen o dönemi merak eden biri olarak Kazım Karabekir'in kaleminden çıkan bu kitabı çok beğendim.
İttihat ve Terakki Cemiyeti
İttihat ve Terakki CemiyetiKazım Karabekir · Kronik Kitap · 2020446 okunma
Eğer Bolşevikler başarılı olmak istiyorlarsa o takdirde Müslümanları memnun etmeleri gerekirdi, bu da Türkiye'yi, emperyalist devletlere karşı tutmakla mümkün olabilirdi. Bunu çok iyi anlamış olan Lenin⁸⁰⁸ ve arkadaşları bu sebeple Türk dostluğunu her şeye tercih ettiler, öte taraftan "Türkiye'nin Rusya ile ilişki kurmasının, siyasi, askerî bakımdan sayılamayacak kadar" faydası olacağını düşünen Mustafa Kemal Paşa, daha Havza'da iken bu işle ilgilenmeye başlamış, Kâzım Karabekir Paşa ile bu hususta yazışmalarda bulunmuş, Amasya'da da, Ali Fuat (Cebesoy) Paşa, Rauf (Orbay) Bey ve Refet (Bele) Bey ile aynı meseleyi müzakere etmişti. İşte bu müzakereler sonunda idi ki, Bolşeviklerle ilişki kurmanın "Memleket için bir mahzuru olmayacağı" düşünüldü. Onun için Mustafa Kemal Paşa, Ruslardan herhangi bir teklifin gelmesi beklenmeden münasebetlere girişilmesini uygun buluyordu. Ancak, ilk münasebetlerin nasıl başladığı ve ne yolda geliştiği hakkındaki bilgilerimiz hâlâ pek az ve karanlıktır. ⁸⁰⁸ Lenin, "Şark ya Bolşevikliğin veya Antanta'nın mezarı olacaktır. Şarkı kim kazanırsa zafer onundur. Bunun için Türkiye'yi kazanmak lazımdır" diyordu. Bak, K. Karabekir, s. 958.
Sayfa 224Kitabı okudu
Ermenilere gelince onlar, Kars ve civarlarında çoğunluğu elde etmek için çeşitli zorbalıklara başvurdular, rastgele adam öldürmeye başladılar, kadınlara tecavüz ettiler, onları çırılçıplak soyarak Ermeni askerleriyle dolaşmaya mecbur ettiler ve bu suretle topraklarını terke zorladılar. 5 ve 6 Temmuz 1919'da Erivan civarındaki bir Türk köyüne tüfek ve toplarla yapılan saldırıyı idare eden Ermeni Generali Mayor Şalkonikof'un ele geçen gizli bir emrine göre Türk ve Müslümanların hepsinin öldürüleceği ve Aras Çayına döküleceği anlaşılıyordu. Ermenilerin, 8 Temmuz'da katliama başladıkları, Kars ile Oltu arasındaki köylerden bazılarının halkını kâmilen öldürdükleri haber alındı. Onların Müslüman halka karşı davranışları o kadar merhametsizce ve iğrenç idi ki, İngiliz yarbayı Rawlinson bile, "Müslüman ahalinin insanlık adına Ermenilerin hâkimiyeti altında" bulundurulmamasını istemişti. Yine aynı kişi, Kâzım Karabekir Paşa'ya Ermeniler için "Bunlar çapulcudur, her fenalığı yapabilirler. Bu bakımdan Kars havalisine topladıkları 40.000 kadar Müslüman göçmenin bir fenalığa maruz kalma ihtimalleri vardır diyordu".
Sayfa 218Kitabı okudu
Reklam
Mandaterlik konusunda İsmet Bey'in (Paşa-İnönü) de fikri aşağı yukarı aynı idi. Fakat Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları bu görüşte değildiler. Nitekim 28 Ağustos 1919'da Kâzım Karabekir Paşa'nın Erzurum'daki evinde bir toplantı yapılmış, devlet büyüklerinden bir kısmının İngiliz, bir kısmının da Amerika mandasına taraftar oluşları tenkit olunmuş ve en sonunda herhangi bir mandanın kabul edilemeyeceği kararına varılmıştı. Yalnız Kazım Karabekir Paşa, "Naçar kalınırsa istiklaliyetimiz mahfuz kalmak ve memleket parçalanmamak üzere Amerika mūzaheretine" talip olunabileceğini söylemişti. ³⁰² İsmet Bey'in bu husustaki sözleri aşağıdadır: “Eğer Anadolu'da, halkın Amerikalıları herkese tercih ettikleri zemininde Amerika milletine müracaat edilse pek ziyade faidesi olacaktır deniliyor ki, ben de tamamıyla bu kanaatteyim. Bütün memleketi parçalamadan bir Amerika'nın murakabesine tevdi etmek, yaşayabilmek için yegâne ehven çare gibidir". Bak, Karabekir, s.175.
Erzurum Kongresi'nin devamı sırasındaki olaylardan birisi de Rawlinson'a teslim edilen Türk silahlarının, bir baskınla geri alınması idi. Gerçekten bu tarihlerde, Mondros Mütarekesi hükümlerine uyularak birçok makineli tüfek ve çok sayıda tüfek mekanizması, sevk edilmek üzere ambalajlanmış; bir kısmı dekovil vagonlarına yükletilmiş, bir
Mustafa Kemal Paşa, istifa edişinden pek üzgün görünüyordu. Çünkü başlamış olduğu işlerin hepsi yarıda kalabilir, komutanlar ve arkadaşları kendisinden ayrılabilirlerdi. Nitekim istifasından biraz sonra arkadaşı ve "Karargâhının kurmay başkanı Kâzım (Dirik) Bey, koltuğu altındaki dosya ile odaya girerek; paşam, askerlikten istifa eylediğinize göre bundan sonra benim vazifede devam etmeme imkân kalmadı, evrakı kime teslim etmemi emir buyurursunuz" demek suretiyle bunun ilk örneğini vermişti. Fakat bu örnek ikileşmedi, tersine olarak onu destekleyenler çok oldu. Nitekim Kâzım Bey'in bu hareketinden biraz sonra, 15. Kolordu Komutanı Kâzım Karabekir Paşa, Mustafa Kemal Paşa'yı ziyaret etti ve hazır ol durumunda onu selamlayarak, bundan sonra da kolordum ve ben, emirlerinizi eskisi gibi yerine getirmeyi bir şeref bileceğiz dedi, bununla da yetinmeyerek, 18 Temmuz 1919'da gönderdiği bir telgrafla ona olan bağlılığını belgelendirdi.
İstanbul'dan her şeyin gelebileceğini zaten kabul etmiş olan Mustafa Kemal Paşa, 23 Haziran 1919'da Kâzım Karabekir Paşa'ya gönderdiği bir şifrede Amasya kararları ile "İstihdaf olunan" milli amacın gerçekleşmesine kadar komutanların hiçbir suretle makamlarını bırakmamaları gerektiğini, kendileri bu makamdan uzaklaştırılmak zorunda bırakılırlarsa, yerlerine tayin edileceklere, aynı gayeye hizmet ettikleri takdirde, makamlarını terk edebileceklerini bildirdi ve aksi takdirde yeni gelenlerin istifaya ve geri dönmeye icbar edilmelerini istedi.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.