“O iyi insanlar o güzel atlara binip çekip gittiler…” Türk edebiyatının usta kalemi Yaşar Kemal, ülkedeki çürümüşlüğü bu sözlerle özetlemişti. Orhan Kemal’in sokak sokak dolaşıp ‘Gazete Havadis’ diye bağıran çocuk işçisi, Füruzan’ın çocuğunu okutmak için tek başına mücadele eden anne karakteri, Fakir Baykurt’un ezilen köylüleri artık yok. Bugün o iyi yürekli yoksul ana karakterler Türk edebiyatından buharlaşıp uçtular. Yerini yan rollere bıraktılar. Yoksulluk her gün daha da derinleşirken eserlerine bu gerçekliği yansıtanların sayısı bir elin parmağını geçmiyor. Latife Tekin, Dursaliye Şahan, Seray Şahiner bu isimler arasında.
Peki ya günümüzde ekonomik kriz her geçen gün derinleşirken kitaplar ne anlatıyor? Edebiyatta bugünler nasıl hatırlanacak? “Fakirlik edebiyatı demode mi oldu?”
...
12 Eylül, örgütlü toplumu yok etmeye çalışırken, sanatta da bireyselleşme ve piyasalaşma beraberinde geldi.
Birgün Gazetesi - 
Barış İnce
Tarikteki refik: Kitaplar
Bu mecrada, biz okurlar, birçok kitap okuyup içerisinden alıntılar paylaşıyoruz ve incelemeler yazıyoruz.
Ne var ki, kimi kitapların okurlar için yeri apayrıdır. Hayat yolculuğunda bize ailemiz ve dostlarımız dışında, (burada kullandığım 'biz' zamiri, okurları kasteder.) kitaplarımız da eşlik eder. Kimi zaman çıktığımız
Kendimi 
Fyodor Dostoyevski' nin romanlarında ki ana karakterler gibi hissediyorum.
😒
Son iki yılım bana öğrettiki insanlar kendi ailelerin minyatürü.Aslında insanlar değişmez diyoruz ama bu değişim değil ailerinden geçen aslında var olan ama gizledikleri karakterler gün yüzüne çıkıyor bizde aaa noldu bu kişiye diyoruz bir şey olduğu yok sadece gerçek kişilikleri gün yüzüne çıkıyor sadece . Bu yüzden yeni bir arkadaş edinirken ailelerini de tanımaya çalışıyorum.
Okuyorum Yorumluyorum
Tl 
Tutunamayanlar
Oğuz Atay
Okuyorum hem de uzun bir süredir .Güzel ama hacimli bir kitap .
Okurken her an beyin jimnastigi yapmak gerekiyor. Soyut ve içiçe geçmiş anlatım kahraman ve karakterler var.
Galiba beyni "genç" tutmanın yolu .
Tutunamayanlar Gibi Beyni zorlayıcı eserler okumak .
Ben dahil herkese keyifli okumalar ...
KK
Şiir bizde Kadim bir unsurdur. Neredeyse edebiyat ürünlerimizin en başından beri şiire önem verilmiştir Bu yüzden edebiyatımızda Roman şiire göre daha yeni bir türdür.
Tanzimat bir yeniliğin kendi medeniyet dairemizde yaşadığımız hayatın bir kırılma noktasıdır. Bu Kırılma Noktası bizim için bir dönüşüm, (batıya) yönümüzü çevirdiğimiz yeni bir