çok zavallı bi yaşam ve ölüm.. bütün o haset, güç arayışı, hor görme, kibir, aşağılama vs çok iğrenç boktan duygular ama o yıkılışı ve yalnızlığı hissettim :') zweig okumayı özlemişim.. anlatımı çok güzel su gibi aktı.. bazı akılda kalıcı alıntılar da var ama şey kısmı çarpıcı, hani herkesi aldatıyor en çok kendini aldatıyor ve diğerlerine sadece nesne oyuncak olarak bakıyor ya, küçücük bir samimiyet ve yakınlık istediğinde de bunu göremedi bu yüzden.. sende ne vardı ki insanalr sana onu versin??
bir de gerçek bi hikâye diyolar..
bikaç alıntı yapıştırim hadi
Tek bir insanın diğeri için neler ifade edeceğini hiç bilmemişti, çünkü hiç yanlız kalmamıştı.
Yüreği kendini daima ana kaptırıyor, doğruyu söylerken yalan söylüyor ve aldatmak istediğinde de dürüst oluyordu.
O da kadınların çoğu gibi tümüyle başkalarının ruh halinden beslenirdi. Arzulandığı zaman güzeldi, zeki insanların arasında nüktedandı, gururu okşandığında kibirliydi, sevildiği zaman aşıktı. Ondan çok şey istendikçe o daha fazlasını verirdi.