Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ey Galib'in oğlu, güvercin sürüsünde bir güvercin olma! Zillete teslim olmaya razı olma! Kassam gibi semada süzülen şahin ol! İzzet, şeref ve İslâm toprağında! Eli açık, direnen, güçlü bir savaşçı ol! Yardıma koşan Mu'tasım yolunda! Düşmana aniden şiddetli darbeni indir! Güvercin yuvalarının tamamı karanlıktır! Sen ciddiyetle
Sayfa 77
Yapayalnız mezarlıklar vardır Suskun kemiklerle dolu gömüller Bir yürektir geçer ölüm o geçitlerden Karanlık, karanlık ve karanlıktır Bir gemi enkazı gibi Bir yüreğin içinde boğulurken Ya da cana geçerken deriden...
Reklam
Işık ve karanlık!.. etkileyici..
"Ayrıca ruh/zihin ışıktır ya da kendi düzgün suretine bakan gözdür, beden ise bu sureti alan karanlıktır. Ruh onu gördüğünde, sanki kendisini aynada görmüş gibi olur..."
104 syf.
·
Puan vermedi
Erkeksiz Kadınlar:İran edebiyatı, coğrafyasından ötürü genelde karanlıktır.Cok severim ama okurken hep yüreğim dağlanır. Bu kısacık eser ise masal tadında yazılmış, kadına dayatılan her şeye direnen,alegorik bir novella. Çok ağır şeyler var içinde ama bunu gerçeküstü bir şekilde anlattığı için insanın kalbine bıçaklar saplamıyor. Toplum baskısı,
Erkeksiz Kadınlar
Erkeksiz KadınlarShahrnush Parsipur · Can Yayınları · 20246 okunma
Ubey b. Ka'b Radiyallahu Anh der ki: "Mümin kişi devamlı olarak şu dört tavır üzerindedir: Belaya maruz kaldığı zaman sabreder, kendisine nimet verildiği zaman şükreder, konuşacağı zaman doğruyu söyler, hükmedeceği zaman da adil davranır. Bu şekilde mümin kişi beş nur arasında gidip gelir. Allah bunu: «Nûr üstüne nûr>» şeklinde ifade eder ki müminin sözü nurdur, ilmi nurdur, nur içine girer, nur içinden çıkar, kıyamet gününde de gideceği yer, nurlu olan bir yerdir. Kâfir ise beş karanlık içinde gidip gelir: Sözü karanlıktır, ameli karanlıktır, karanlıklar içine girer, karanlıklar içinden çıkar, kıyamet gününde de gideceği yer kapkaranlık olan bir yerdir."
"İç karanlık, dış karanlıktan daha karanlıktır." ~ Ben Okri
Reklam
Size hayatın karanlık olduğu da söylendi ve siz de bezginlik içinde bezginler tarafından söylenenleri tekrarlıyorsunuz. Ben de diyorum ki bir dürtü olmadıkça hayat karanlıktır gerçekten ve bilgi olmadıkça tüm dürtüler kördür. İş olmadıkça tüm bilgiler boşunadır ve aşk olmadıkça tüm işler boştur…
Ey Galib'in oğlu, güvercin sürüsünde bir güvercin olma! Zillete teslim olmaya razı olma! Kassam gibi semada süzülen şahin ol! İzzet, şeref ve İslâm toprağında! Eli açık, direnen, güçlü bir savaşçı ol! Yardıma koşan Mu'tasım yolunda! Düşmana aniden şiddetli darbeni indir! Güvercin yuvalarının tamamı karanlıktır! Sen ciddiyetle
Azınlıklar, ne etnik ne dinsel ne de renklere ilişkin olanlardır. Yeryüzü ve dışındaki tek azınlık, yanıtlardır. Her şeyi ve herkesi sorular yönetir. Evren nüfusunun çoğunluğu sorulardan oluşur. Soru ve yanıtların nadir evliliklerinden doğan melezler de bildiklerimizdir. Melezlerin ışığı neyi aydınlatıyorsa onu görürüz. Gerisi karanlıktır. Hiçbir gözün alışamayacağı kadar karanlık. El yordamının bile kör kaldığı karanlık. Kabul etmen gereken ilk gerçek de, doğumunda gözlerinin kapalı olduğudur. Hayata karanlıktan geldiğini bilmelisin. Anavatanın karanlıktır. Karanlığın kuralları yoktur. Karanlığın tarihi yoktur. Gözlenebilen tek hareket, karanlığın dışına düşendir. Sadece karanlığın dışı kurallara sahiptir. Doğumundan birkaç saat sonra gözlerini açmanın nedeni, ışığın seni beklediğini bilmendir. Kurallar, buluşmaların gecikmesini yasaklar.
Doğan kitap
Îhsan Nurî Paşa
İhsan Nuri Paşa Ronahî gazetesinde şunları yazar: "Oğlum, niçin birbirimizi göremediğimizi biliyor musun? Niçin yerimiz ve göğümüz karanlıktır? Şeytanlar aydınlığın önünü tutmuş. Oğlum, niçin rahat bir nefes alamadığımızı biliyor musun? Boğuluyoruz, sesimiz çıkmıyor, elden ayakran kesildik. Devler göğsümüze çöreklenmiş. Niçin suratım asık? Evet, birbirimizi görüyoruz, doğan güneşin ışığı toprağı aydınlatıyor, güller ve çiğdemler her tarafı süslemiş. Fakat bahsettiğim aydınlık bu değil. Evet, oğlum. O gün ışığını anlatıyorum, o ki Kürtlerin yüreğindeki karanlığa son verdi, gönül gözlerine ışık saçtı, kardeş kininin ve düşmanlık tohumlarının ekildiği karanlık yüreklere aydınlık getirdi. Birbirlerini öldüren cahil ve gamsız Kürtler, kandan kiremit yaptılar. Bacılarım, bu kiremitlerle Kürtlere zulmedenlerin köşk ve saraylarını yükselttiler. Oğlum! Kürdün eline ayağına vurulmuş zulüm zincirlerinin parça parça edilebilmesi için başucunda bir taş bile olsa bulunmayan şehit mezarlarını ziyaret etme zamanıdır. Halkın ve hala esir olan şehirlerin başı eksiktir. Halk devler ve şeytanların çengelleri arasında tutukludur." *
Sayfa 76
Reklam
Yegane toplumsal tehlike karanlıktır. İnsanlık bir kimliktir. Tüm insanlar aynı hamurdan yapılmıştır. En azından bu dünyada, yazdı bağlamında aralarında hiçbir fark yoktur. Öncesinde aynı karanlık, yaşam süresince aynı beden, sonrasında aynı kül. Ama insan mayasına karışan cehalet onu karartır. Tedavi edilemeyen bu karanlık insanın insanın içini kaplayınca Kötülük'e dönüşür.
Sayfa 851 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları 1. CiltKitabı okudu
Yollar, demişti Loial, en karanlık geceden bile karanlıktır.
Sayfa 682 - Yollardaki KaranlıkKitabı okudu
80 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
DEHŞET NEDİR? TANIMLANABİLİR Mİ?
Selamlarımla sevgili okurlar! Bu defa Algernon Blackwood'un "The Willows" isimli öyküsü ile karşınızdayım. "Tuna Nehri'nde yolculuk yapan iki arkadaş, kanolarıyla süratle ilerlerken kendilerini âdeta başka bir dünyanın eşiğinde, söğütlerin ıssız diyarında bulur. Bu viran bölgede uygarlığa dair tek bir işaret yoktur.
Söğütler
SöğütlerAlgernon Blackwood · İthaki Yayınları · 2022405 okunma
Karanlık günler ve geceler... Günler karanlıksa, geceler koyu karanlıktır ...
Sayfa 122Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.