Hayat, bir labirent gibidir. İçine düşünce, bir çıkış yolu arar dururuz. Bizim çizmediğimiz bu karışık güzergâhta, nelerle karşılaşacağımızı asla bilemeyiz.
Sayfa 84 - BilgiKitabı okudu
Reklam
Sevgili Bilge, Bana bir mektup yazmış olsaydın, bende sana cevap vermiş olsaydım ya da son buluşmamızda büyük bir fırtına kopmuş olsaydı da aramızdaki birçok söz yarım kalsaydı birçok mesele çözüme bağlanamadan büyük bir öfke ve şiddet içinde ayrılmış olsaydık. Yazmak, anlatmak, birbirini seven iki insan olarak konuşmamız kaçınılmaz olsaydı. Sana, durup dururken yazmak zorunda kalmasaydım. Bütün meselelerden kaçtığım gibi uzaklaşmayayım senden de. İnsanları, eski karıma yaptığım gibi, büyük bir boşluk içinde bırakmasaydım. Kendimden kaçıyorum gibi, beyik bir ifadenin içine düşmeseydim. Bu mektubu çok karışık duygular içerisinde yazıyorum gibi basmakalıp sözlere başvurmak zorunda kalmasaydım. Ne olurdu, bazı sözler hiç söylenmemiş olsaydı ya da bazı sözleri hiç söylememek için kesin kararlar almamış olsaydım. Sana diyebilseydim ki, durum çok ciddi Bilge, aklını başına topla. Ben iyi değilim Bilge, seni son gördüğümden günden beri gözüme uyku girmiyor diyebilseydim…
İnsanoğlunun duyguları karışık ve çapraşıktır. Bu duygular, müşahadeden yani gözlemden kaçıp kurtulan bir takım değişik intibalar topluluğundan meydana gelirler. Daima çok kaba, çok umumi bir şey olan söz de bunların ne olduklarını anlatabilir ama hiçbir zaman bunları iyice tarif edemez.
Sayfa 48 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
*%100*
“…kadınlarda bütün bu duygular karışık olarak bir arada bulunur.”
“Nizamettin için bu dünyada ciddi bir iş,ciddi bir münasebet,ciddi bir düşünce diye bir şey yoktur.Fakirlerle,çalışanlarla,memurlarla,hayatla,aşkla,her şeyle ve herkesle alay eder.Yalnız kuvvetliler ve zenginler karşısında korku ile karışık bir saygı duyduğunu burada söylemek lazım.Çünkü biraz önce yazılanlardan onun dünyaya,yaşamaya hiç önem vermeyen bir felsefeye sahip,kişiliği kuvvetli bir adam olarak tanıması ihtimali vardır. Nizamettin ahlaksız bir genç miydi? Dürriyeyi evlenmek vaadiyle kandırması, üç çocuk babası zavallı bir adamı, Mehmet Ali’yi baştan çıkarması, onun ölümüne sebep olması gibi şeyler düşünürse bunu evet diye cevap vermek doğru görünecektir. Ben bu kanaatte değilim.O sadece boş kafalı, değersiz bir adam.Kendi kendini kontrol etmek,insanlar, yaşamak hakkında bir an olsun düşünmek ondan çok uzak şeylerdir. İyilik,kötülük,saadet, vicdan azabı gibi duygular,düşünceler onun semtine bile uğramamıştır.Buna birdenbire inanmak güç gelir.Ama ben Nizamettin gibilerin zamanımızda maalesef pek çok olduğunu söyleyeceğim.”
Sayfa 21
Reklam
Fakat bir iç çekiş ona yeniden güç veriyor ve karanlık dumandan şimdi, gölgeler ve hayaletler gibi sıralanan yeni hayaller çıkıyor alev alev ışıldıyarak.
Sayfa 132Kitabı okudu
Sen, dostum varlığımın yüce derinliğini uyandırdın.
Sayfa 128Kitabı okudu
Kendimi yatıştırmak için boşuna çalışıyordum; aşılmaz bir kâbusun kara torbası içine dikilmiş gibi, bir açıklama bulmak ve karşıt duyguların gizemli karmaşıklığından çıkmak için bütün gücümle savaşıyordum.
Reklam
Gençlik her zaman haklıdır; onu dinleyen, bilge kişidir.
Kızım
"Yalnızca sıkı bir çalışmayla değil oğlum, daha çok tutkuyla" dedi. Tutkulu olmayan en fazla bir pedagog olur, her şeye karşı, içten gelen hazla ve her zaman tutkuyla yola çıkarak gidilmelidir.
O kadar fakiriz ki sadece bir keşif olarak değil, bir kaçış olarak görüyoruz.
Çünkü yaşamın ta içine girilmedikçe dilbilimsel bir zekaya sahip olunamaz; değerleri bilinmeksizin metinlerin filolojik incelemesi yapılamaz ve siz, gençler, güzelliğin yüceliğinde, gençliğin gücünde ve onun aşırı tutkusunda, en başta fethetmeyi istediğiniz bir ülke ve bir dil görmelisiniz.
1,187 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.