''Senin için verdiklerim sana yapacaklarımın teminatıydı'', dedi kadın.
Adam başını öne eğdi sessizce ve göz yaşları damladı, gizlice sildi onları.
"Sen, dedi kadın.
"Hiçbir zaman vermedin bana gerçekten.
Ben senin için alacaklarının bedeliydim sadece.
Ve sen hep almayı sevdin.
Şimdi ben de giderken sen de öyle bir borç bırakıyorum ki kendime, anca mahşere ödersin."
Adam anlamıştı hatasını ama kadının sabrı dolmuştu.
Ceketini aldı eline kapıyı çekip çıktı.
Kadının hikayesinin finali mahşere erkeğin vicdanının azabı hayata kaldı...
Mihrimah
Kendime hakim olamadığım, kafamın içinde hep aynı şarkının uğuldadığını duyduğum, dua kitabımın üzerinde hep senin ayaklarını gördüğüm, gece düşlerimde bedeninin üzerime süzüldüğünü hissettiğim için seni yeniden görmek, sana dokunmak, kim olduğunu öğrenmek, seni zihnimde canlanan aynı imgeyle yeniden bulabilmek, belki de düşlerimi gerçekle yok etmek istedim. Her halükarda, yeni bir izlenimin benim için katlanılmaz hale gelen ilk izlenimi sileceğini umuyordum. Seni arayıp yeniden gördüm. Heyhat! Seni iki kez görünce, bin kere daha görmek istedim, seni her zaman görmek istedim. Bu cehennem yokuşunda insan kendini nasıl durdurabilir ki? Artık kendime ait değildim.