Daha önemli ahlakçılarımız aforizma yazarlarımız değil, ro mancılarımızdır. Bir ahlakçı nedir gerçekten? Kısaca söylersek, insan yüreğine tutkun bir insan. Ama insan yüreği nedir? Bunun bilinmesi çok güç, ancak dünyada pek yaygın olmadığını düşü nebiliriz.
Peki aforizma nedir? Basit bir anlatımla bunun bir denklem olduğunu, ilk ifadedeki imlerin ikinci ifadede ama değişik bir sı ralamayla doğru olarak buluştukları bir denklem olduğunu söy leyebiliriz. Bunun içindir ki ideal bir aforizma her zaman ters çevrilebilir. Dile getirdiği tüm gerçek bizzat kendindedir, bir ce bir formülünden başka bitşey değildir, deneyime (olgulara) uymaz. Önermedeki terimler, aşk, nefret, çıkar ya da acıma, özgürlük ya da adalet de olsalar, bu terimler arasında mümkün bağda şımların tükenmesine kadar, arzu edilen şey aforizmaten çıkarı labilir. Hatta, cebirde her zaman olduğu gibi bu bağdaşımlardan birinden olgular hakkında bir önsezi de ortaya çıkarılabilir. Ama bunların hiçbiri, bir genelleme olduklarından gerçek değildir.