Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gizem

Bir defasında da iman ettikleri dinin gereklerini öğrenmek için Medine’ye gelen ve birkaç gün kalan Yemenli bir heyet, memleketlerine geri dönmek için izin istemişti. Peygamberimiz ﷺ bu özel heyete daha önce hiçbir heyete vermediği hediyeler vererek ihtiyaçlarını karşıladı. Son olarak heyetten hediyesini almayan kimsenin olup olmadığını sorunca,
Reklam
Allah Resûlü’nün hedefi, inançlı, dindar, ahlaklı ve iffetli bir gençlik oluşturabilmekti ve tüm gayreti bu yöndeydi. Bunun için her fırsatı değerlendirir; kimi zaman çarşıda pazarda, kimi zaman evlerde veya mescitte, bazen yolda giderken kısacası uygun bulduğu her ortamda ve her vakitte İslâm’ın aydınlığında yürümeleri için gençlere yol gösterirdi. Bir seferinde aynı binek üzerinde yolculuk yaptıkları sırada arkasında oturan genç yeğeni Abdullah b. Abbas’a şunları söylemişti: “Delikanlı! Sana bazı şeyler öğreteceğim. Allah’ı gözet ki Allah da seni gözetsin. Allah’ı gözet ki Allah’ı daima yanında bulasın. Bir şey istediğinde Allah’tan iste! Yardıma muhtaç olduğunda Allah’tan yardım dile! Şunu bil ki bütün insanlar sana fayda vermek için toplansa Allah’ın takdiri dışında sana faydalı olamazlar. Ayrıca bütün insanlar sana zarar vermek için toplansa Allah’ın takdiri dışında sana hiçbir şeyde zarar veremezler. Bu konuda kalemler kaldırılmış, sayfalar(daki yazılar) kurumuştur.
“İnsanoğlu kıyamet günü Rabbi katında beş şeyden hesaba çekilmedikçe ayakları hiçbir yere hareket edemeyecektir; ömrünü ne yolda tükettiğinden, gençliğini ne uğurda yıprattığından, malını nereden kazanıp nerede harcadığından ve öğrendiği bilgilerle nasıl amel ettiğinden.” diyen Allah Resûlü, gençliğin en kıymetli nimetlerden biri olduğuna dikkat çeker ve bu verimli çağı Allah yolunda güzel amellerle süslemenin önemine işaret ederdi.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
(Hz. Lokman’ın oğluna tavsiyeleri:) Kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınırım, Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın Adıyla; “-Yavrucuğum! Allah’a ortak koşma! Doğrusu şirk, büyük bir zulümdür... Yavrucuğum! Yaptığın iş (iyilik veya kötülük), bir hardal tanesi ağırlığında bile olsa ve bu, bir kayanın içinde veya göklerde yahut yerin derinliklerinde bulunsa, yine de Allah onu (senin karşına) getirir. Doğrusu Allah, en ince işleri görüp bilmektedir ve her şeyden haberdardır. Yavrucuğum! Namazı kıl, iyiliği emret, kötülükten vazgeçirmeye çalış, başına gelenlere sabret. Doğrusu bunlar, azmedilmeye değer işlerdir. Küçümseyerek insanlardan yüz çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Zira Allah, kendini beğenmiş, övünüp duran kimseleri asla sevmez. Yürüyüşünde tabii ol, sesini alçalt. Unutma ki, seslerin en çirkini merkeplerin sesidir.” Muhakkak ki Yüce Olan Allah Ne Güzel Ne Doğru Söyledi (Lokmân Sûresi, 31/13-19)
Kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınırım. Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla, “Onlar Rablerine inanmış gençlerdi.” “Biz de onların doğru yola bağlılıklarını arttırdık.” Muhakkak ki Yüce Olan Allah Ne Güzel Ne Doğru Söyledi. Kehf Sûresi, 18/13
Reklam
Rüyası gerçek olduğunda enerjisini didişmeye, dalaşmaya, böbürlenmeye değil, duaya harcayan Yusuf... Onun nefsi yok muydu? Vardı ama muktedir bir kral gibi tahta kurulmaktansa Rabbe niyazda bulunmayı seçti. (28) Ne de iyi etti... Başarının nasıl karşılanacağını öğretti bütün gençlere, genç kalanlara.. Ve hepsinden önemlisi, hayatının bir aşamasında “kuyuya düşen ya da atılan” her bir Allah kuluna, sabırla atılan doğru adımlara Rabbin ihsan edeceği bereket sayesinde o kuyudan bir gün çıkılacağını, kara günün kararıp kalmayacağını en derin boyutuyla yaşayarak öğretti. 28: Yûsuf, 12/100-101
Ateşe atılırken “Allah bana yeter.” diyecek kadar davasına sadıktır İbrahim. Genç olmak gözü kadar olmaktır ya biraz da... Ama Allah’a güvenerek, ama yerli yerince tutumlar eşliğinde... İçinde yaşadığı toplumun ümit beslediği bir gençken(16) sırf Allah’a inandı ve O’nun yoluna çağırdı diye tehdit edilen Salih Peygamber gibi İbrahim (a.s.) de diğer bütün Peygamber kardeşleri gibi iman uğrunda mücadelenin bayraktarlığını yapmış gençler hanesine kaydedilmiştir. 16: Hûd,11/62
Hazine değerindeki gençlik dönemini hem dünya hem de ahiret hayatını mamur edecek yatırımlarla değerlendirmek elbette emek ister, çaba ister. Hani derler ya, zahmetsiz rahmet olmaz. Temiz bir gönül, temiz bir vicdan, günahlardan uzak temiz bir yaşam, temiz dil... Bütün bunları gerçekleştirmek kolay mıdır? Hayır, zira ciddi zorlukları vardır kendini aramanın, kendin olmanın, fıtratı bozmadan temiz kalmayı başarmanın... Peki ya çok mu zordur? Hayır. Çünkü gençlik, fıtrat kodlamasından kaynaklanan güce ve imkânlara sahiptir. Hülasa çok başlı, çok uçlu imkânlar ve zorluklar yumağıdır gençlik... Zorluk bazen kendi tabiatından kaynaklanır gencin, bezen ailesinden, bazen arkadaşlarından... İmkânlar ise çoğu kez Allah’ın ahsen-i takvim üzere yaratmasından... Ahsen-i takvimin esfel-i safiline dönüşmemesi, bir başka deyişle imkânların zorluklara teslim olmaması için vahyin rehberliğine ihtiyaç vardır.
Psikolojik, coğrafi, sosyal, ekonomik şartlara göre bazı detaylar değişiklik gösterse de özü itibarıyla “Böyle gelmiş ama böyle gitmez.” demenin vakti...
İş, eş, aş, edinme telaşının kıymetli çalışmaları yanında, adı konsun ya da konmasın, hayatın anlamını sorgulama, kendini arama, tanıma, bulma sürecinin adıdır gençlik.
Reklam
Gizem
Bir kitabı okumaya başladı
Peygamberimiz ve Gençlik
Peygamberimiz ve GençlikKomisyon
8.3/10 · 259 okunma
206 syf.
·
Puan vermedi
·
174 günde okudu
Posta Kutusundaki Mızıka
Posta Kutusundaki MızıkaA. Ali Ural
8.3/10 · 19,9bin okunma
Bizim, Peygamber’i ısırmasın diye ayağını yılan deliğinin üstüne kapatan Ebu Bekir’imiz, suikastı haber alınca Peygamber’in yatağına yatan Ali’miz var. Son yudum suyu birbirlerine gönderip susuz şehit olan sahabilerimiz var. Bizim, “İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olamazsınız”, “Sizden biriniz kendisi için sevdiğini Müslüman kardeşi için de sevmedikçe (istemedikçe) gerçek mümin olamaz”. “Size aranızdaki sevgiyi artıracak bir şey söyleyeyim mi, selamlaşınız”, “Hediyeleşin ki aranızdaki sevgi artsın,” diyen bir Peygamberimiz (S.A.V) var!
Hâlbuki sevgi, ayrık otları gibi rastgele büyümemeli kalbimizde. İtinayla seçilmeli toprak; ağacı görmek istediğimiz yere dikilmeli tohum. Çünkü toprak tohumun kıymetini bilirse izin verir dışarıya çıkmasına.
709 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.