Sevincine diyecek yoktu. Kalbi kuş kalbi gibi hafifledi. Gözleri ay gibi parladı...
Sayfa 127 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
Benim gibi bir bedbaht gelmiş mi bu cihana...
Sayfa 125 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
can gibi ..
"Sensiz Kerem ölüden ölü, cansızdan cansızdır. Sen benim zaman mekân aşıp gelmiş sevgilimsin, göz aydınlığım, seherimsin. Seni tenimde can gibi taşıyorum."
Sayfa 122 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
Vuslata dair ..
Elif ile lam gibi birbirlerine öyle sarıldılar ki... Ne gözle görmüş ne kulaklar işitmiş böyle bir kavuşmayı.
Sayfa 36 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
Ceylan gözlü bir peri. Sütten ak bir teni var, teninde bütün dünyanın bütün fitnelerini toplamış bir beni var. Saçları simsiyah bir tuzak, yılan gibi kıvrım kıvrım kıvranmış da avına doğru gidiyor.
Yanakları bir gül güller içinde...
Boyu bir selvi dallar içinde...
Badem gözleri nergis bakışlı...
Ağaçlar kalem olsa denizler mürekkep;
Güzelliği yazmaya yetmez...
Sayfa 29 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
Kerem Gibi
Ben yanmasam
Sen yanmasan
Biz yanmasak,
Nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa..
Sayfa 23 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Allah'u Teala'nın "...sonra tevbe etmeyenler” kavli üzerinde düşün. Hasan Basri şöyle demiştir: “Şu kerem ve cömertliğe bak. Onlar velilerini öldürdüğü halde Allah onları tevbe etmeye ve mağfiret dilemeye çağırıyor."
Tevbe kapısı, mü'min erkek ve kadınlara işkence eden tağutlar ve mücrimler için bile açıktır. Allah uğruna eziyete uğrayan bir mü'min, kendisine işkence edeni Allah'ın ba- ğışlamasına imkan olmadığını ve onun mutlaka cehenneme gireceğini zannetmesin. Ya değilse o, "Allah falan kişiyi ba- ğışlamaz." Diye yemin eden kimse gibi olur. Mü'minlerden hiçbiri Allah yanında Peygamberi Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)'den daha üstün değildir. Ki kâfirler onu yaralamış ve dişlerini kırmıştı. Bunun üzerine Hz. Muhammed: "Pey- gamberlerini üzen ve dişlerini kıran bir topluluk nasıl iflah olur ki?"113 demişti de Allah ona şu ayeti indirmiş- ti: “(Kullarımın) iş(in)den hiçbir şey sana ait değildir. (Allah) ya onların tevbesini kabul eder ya da onları azaplandırır. Çünkü onlar zâlimlerdir.
O diyor ki bana:
Sen kendi sesinle kül olursun ey!
Kerem gibi yana yana...
"Deeeert çok, hemdert yok"
Yürekerin kulakları sağır...
Hava kurşun gibi ağır...
Ben diyorum ki ona:
Kül olayım Kerem gibi yana yana...
Ben yanmasam
sen yanmasan
biz yanmasak,
nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa...
Sayfa 23 - Yapı Kredi Y./ Kerem Gibi 1930Kitabı okuyor
Romanın Hazırlanması ve Yayını
Bozkurtlar Diriliyor romanının yazımı 15 Nisan 1949'da bitmiştir. Hacaloğlu'nun kitabında 19 Ocak 1946 ile 16 Aralık 1948 tarihleri arasında Atsız'ın sadece sekiz mektubu vardır. Bunların hiçbirinde bu romanı yazdığından bahsetmiyor.
Şüphesiz daha pek çok mektup olmalıdır. Nitekim Hacaloğlu,
Romanın Hazırlanması ve Yayını
Bozkurtlar Diriliyor romanının yazımı 15 Nisan 1949'da bitmiştir. Hacaloğlu'nun kitabında 19 Ocak 1946 ile 16 Aralık 1948 tarihleri arasında Atsız'ın sadece sekiz mektubu vardır. Bunların hiçbirinde bu romanı yazdığından bahsetmiyor.
Şüphesiz daha pek çok mektup olmalıdır. Nitekim Hacaloğlu,