Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yaşam cici çocuk masallarındaki ya da orta halli papazların bildik vaazlarındaki kadar basit ve karmaşıklıktan uzak olsaydı, başarıya ulaşmak pek kolay olurdu.Oysa gerçeklik bambaşka, her şey sonsuz derecede karmaşık ve doğa da siyah ile beyaz nasıl kesinlikle birbirinden ayrı değilse, yaşamda da doğru ile yanlış kolayca seçilebilecek gibi uzak değil birbirinden.
İnsanların, bitkilerin, hayvanların, cansız varlıkların ve bir de eğer varsa göremediklerimizin de içinde bulunduğu bu Dünya gezegeninin kendi ekseni etrafındaki dönüş hızı ekvatorda saatte 1.670 km olarak hesaplanmış. Evet, yanlış okumadınız, saatte 1.670 km! Bu, ses hızından da yüksek bir hız manasına gelmektedir. Bir örnek vermek gerekirse,
Sayfa 12 - Yüzleşme YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Şu anda her şey ayna gibi apaçık önümde. Meçhulüm olan hiçbir şey yok. Daha önce anlayamıyordum. Bir sis perdesi ardında gibiydi her şey. Bu da sanırım, insanların beynin kafada olduğunu düşünmelerinden kaynaklanıyor. Kesinlikle doğru değil bu: Rüzgârla Hazar Denizi taraflarından gelir beyin.
mutlu olmamalıyım... olmamalıyım... ama oldum.
"Katılmaktan mutluluk duyarım." Bu ses. Bu ton. Kafa derimin soğuk soğuk karıncalanması... Yok, hayır. Kesinlikle hayır. Hayır. Hayır. Hayır. Profesör Emetterio omzunun üzerinden bakarak, "Emin misin?" diye sordu. "Kesinlikle.'' Soluğum kesildi. Ve Xaden mindere doğru yürüdü.
Sayfa 147 - Violet & XadenKitabı okuyor
OKUR'UYUZ YAZAR'IN: AHMET HAMDİ TANPINAR
"Okur'uyuz Yazar'ın" serisinin ikinci yazarını
Ahmet Hamdi Tanpınar
Ahmet Hamdi Tanpınar
olarak seçtim. Tanpınar'ın muhteşem bir kalemi vardır, Türk edebiyatında çıtayı çok üste taşımış bir yazar bence. Her romanını hâlâ yeterince anladığımı düşünmüyorum. Bazılarını ikinci kez okumak bile yetmiyor gibi hissediyorum. Fakat anladığım kadarıyla
288 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Herkese selamlar
Freida McFadden
Freida McFadden
kaleminden; "
Sakın Yalan Söyleme
Sakın Yalan Söyleme
" Yazarın 3. Kitabı ve ben 3 kitabını da okuma şerefine nail olduğum için çok mutluyum:)) Hizmetçi serisinde olduğu gibi, bu kitabında kurgusu çok güzel ve zekiceydi. Yazarın kitapları çok akıcı bir dile sahip. Kitabı okurken zamanın nasıl geçtiğini ve kitabın sonuna nasıl geldiğinizi anlamıyorsunuz. Kısaca kitaba gelecek olursak; Yeni evli çiftimiz Tricia ve Ethan hayallerindeki evi aramaktadır. Şiddetli kar fırtınası sebebiyle baktıkları bir evde mahsur kalırlar ve bu ev dört yıl önce, birden ortadan kaybolan ünlü psikiyatrist Dr. Adrienne'nin evidir. Tricia, kar fırtınasının dinmesini beklerken okuyabileceği bir kitap arar. Kitabı ararken gizli bir oda bulur. Bu odada doktorun hastalarıyla yaptığı görüşmelerdeki ses kayıtları vardır. Tricia ses kayıtlarını tek tek dinlemeye başlar.. Kitap hakkında sosyal medyada çok şey duymuştum. Sonunda ters köşe olacağımı bildiğim için bir sürü tahminde bulunarak kitabı okudum. Bir tane tahminim kısmi olarak doğru çıktı :) Kitabı okurken gerilmedim ama aşırı merakla ve keyifle okudum. Sonunu kesinlikle tahmin edemedim. Genellikle tahmin ederdim ama bu sefer olmadı :) Unutmadan şunu söylemek istiyorum; İki kişinin bildiği sır değildir. İki kişinin sır tutabilmesinin tek yolu birinin ölü olmasıdır. Kime sır verdiğinize dikkat edin derim. Sonra olaylar sizi farklı yere sürükleyebilir... Türü sevenler için kesinlikle tavsiye ederim. Okunmaya değer bir kitap..
Sakın Yalan Söyleme
Sakın Yalan SöylemeFreida McFadden · Olimpos Yayınları · 2024597 okunma
Reklam
320 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Annesini kaybeden Mary, onun ölmeden önceki son isteğini yerine getirerek teyzesi ve eniştesinin evine yerleşmek için eniştesinin işlettiği Jamaika Hanı’na doğru yola çıkar. Ancak daha yoldayken Jamaika Hanı’nın adını andığında bile çevresindeki herkesin orası hakkında konuşmaktan kaçınmaya ve huzursuzlanmaya başladığını fark eder. Mary eve vardığında hayat dolu, neşeli biri olarak hatırladığı Patience teyzesinin artık perişan ve endişeli biri haline gelmesi, eniştesi Joss’un ise gizli kapaklı işler yürüten, gaddar bir adam olduğunu görmesiyle Jamaika Hanı’ndaki büyük gizemi aydınlatmak için tehlikeli bir yola girer. Bir kitabın gerilimli olmasının yalnızca iki şekilde olabileceğini düşünüyordum: Paranormal olayların yarattığı belirsizliklerle ya da sonraki adımları belli olmayan azılı bir seri katil kurgusuyla. Ancak Daphne Du Maurier bu iki şekle de ihtiyaç duymadan, gayet rastlanabilecek olaylar ve dozunda gizemle bu gerilimi mükemmel bir şekilde sağlıyor. Rebecca romanında da böyleydi. Jamaika Hanı’nda, kademe kademe artırılan bir heyecan var ve bu ilk sayfadan beri hakim olan karanlık atmosferle de birleşince elden bırakılmayacak bir kitaba dönüşmüş. Birkaç yıl önce bayılarak “Rebecca” kitabını okuduğum yazarın yine mükemmel bir iş çıkarmış olacağından daha kitabın konusunu okurken farkındaydım. Şaşırtmadı, yine inanılmazdı. Daphne Du Maurier en beğendiğim ve iyi ki kitaplarıyla tanışmışım dediğim kadın yazarlar arasına girdi. Keşke daha fazla eseri olsaydı. Jamaika Hanı’nı kesinlikle hepinize öneriyorum.
Jamaika Hanı
Jamaika HanıDaphne du Maurier · İthaki Yayınları · 202349 okunma
İyi Okumalar dilerim
Selamün aleyküm değerli okurlar Wattpad e yazdığım kitabı sizler de okuyun diye buraya yazdım kitap değil bu hayatınıza bir nebze de olsa dokunmak için böyle bir kitap yazdım okuyup değerli yorumlarınızı bekliyorum değerli vaktinizi ayırdığınız için teşekkür ediyorum ☺️ BİR ENGELLİNİN EVLİLİK HAYATI Her sağlıklı birey gibi engelli
84 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Çok doğru zamanda okuduğum o kitap. Zweig'ın bu kitabı bir süre ciddi anlamda abartılmıştı ve ben okuyamamıştım daha sonra herkes neyini sevdiniz demeye başladı yine okuyamadım. Nasip bugüneymiş... Öncelikle kitabın başındaki adam gibi hissettiğim bir dönemden geçiyorum ve bu kitap bana çok çok iyi geldi. En azından karanlık odadaki mumu yakmam için bir kibrit uzattı diyebilirim. Neden sevildiğini veya neden sevilmediğini çok iyi anlıyorum. Zaten mutluyken veya o adam gibi hissetmiyorken okuyunca sevilmemesi bence çok normal ; ben de sevmezdim. Ama benim gibi bu dönemden geçiyorsanız da sevmeniz çok normal. Okurken yine Zweig'ın metafor dolu betimlemelerine hayran kaldım. Karakter çözümlemesi, bir duyguyu derinlemesine hissettirmesi... Bence en güçlü yanları bunlar. Bu kitapta da hepsini hissediyoruz/ hissettim. Bir gülümseme ile kitabı kapattım, birçok klasik kitapta ya karaktere saydırır ya da ağlayarak kapatırız kitapları. Ama böyle gülümseme ile bitiş yapan çok çok az kitap var. Zaten sevdiğim en kuvvetli yanı buydu. Kaybolmuşluktan ---> Umuda Kitabın konusu tamamen bu. Kaybolmuş hisseden bir insanın çok garip bir şeyden, alakasız bir olaydan umudu bulması ve bir gece içinde bize absürt gelen şeylerle yaşadığını hissetmesi... Bir çocuk görüp de yaşadığını hissedebilirdi veya daha normal şeyler de olabilirdi ama bence asıl ilgi çekici yanı böyle bir şeyden mutlu hissetmesiydi. Genel olarak kitabı çok sevdim. En sevdiğim Zweig kitabı oldu mu? Hayır. Bu kitabı unutur muyum? Hayır. En sevdiklerim arasına girdi mi? Kesinlikle Evet. İyi okumalar.
Olağanüstü Bir Gece
Olağanüstü Bir GeceStefan Zweig · Koridor Yayıncılık · 2020144,5bin okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.