_Yaşam, ufacık şeylerden, küçük mutluluklardan oluşuyor. Hiçbir şey büyük ve kutsal değil. O yüzden sözde büyük olan şeylere ilgi duyarsan yaşamı ıskalarsın. Yaşam bir bardak çayı yudumlamak, bir dostla sohbet etmek, sabah yürüyüşe çıkmaktır, ama illa belli bir yere doğru değil, amaçsız, son belirlemeden hareket etmektir. Böylece herhangi bir
Ve de utançtan kısa kesmişsindir
Her gün kendimi kandırmaya çalışıp yemin billah ediyorum:Bir kez olsun yarın onu görme diye.Ertesi gün olunca yine karşı konulmaz bir sebep buluyor,ne olduğunu anlamadan bakıyorum onun yanındayım.Ya akşamdan “Yarın geliyorsunuz ,değil mi?”Demiştir -kim buna hayır diyebilir? Ya da bana bir şey sormuştur,ben de cevabı ona kendim iletmeyi uygun bulmuşumdur ya da hava öyle güzeldir ki…
Reklam
Tanrıça İnanna, Gilgameş'e daha Huluppu ağacını kestirdiği zaman göz koymuş­tu. Fakat o sıralarda Tanrıça'nın bir sevgilisi vardı. B ir gün her nedense ona kızmış ve ondan ayrılmıştı. Gilgameş'i, canavarı öl­dürüp elini yıkadıktan ve kendisine eski düzeni verdikten sonra ilk gören Tanrıça İnanna oldu. Çok yakışıklıydı.
Gizemli ve şiir yüklü bir sesti. Böyle bir sesin çağrısına kim hayır diyebilir!
ÜNAL YALTIRIK Diyarbakır'da İlkokul 8 yaşında herhalde Diyarbakır'a geliyorsunuz, 1940-41 arası... Kabaca 8-12 yaş arasında Diyarbakır'dasınız diyebilir miyiz? Evet. İlkokula orada başladığım için o hesaba geliyor. 8 yaşında ilkokula Diyarbakır'da başladım. Diyarbakır'daki evinizi hatırlıyor musunuz? Nasıl bir evdi?
"Sen Türkiye'nin kalkınmasını istemiyorsun" cular çetesi ..
Veya Körfez Savaşı’nda duyduğumuz “Birliklerimizi destekleyin” sloganına kim karşı olabilir? Ya da karantina şeritlerine kim karşı olabilir? Baştan aşağı aptallık. Size biri gelip de “Iowa’daki insanları destekliyor musunuz?” diye sorsaydı, “evet, destekliyorum” ya da “hayır, desteklemiyorum,” diyebilir miydiniz? Bu bir soru bile değil. Hiçbir anlam ifade etmiyor. İşte amaç bu. “Birliklerimizi destekleyin” gibi halkla ilişkiler sloganlarının amacı bu; hiçbir anlam ifade etmemeleri.
Sayfa 10 - Everest Yayınları 2. Baskı 2008Kitabı okudu
Reklam
Her gün kendimi kandırmaya çalışıp yemin billah ediyorum: Bir kez olsun yarın onu görme diye. Ertesi gün olunca yine karşıkonulmaz bir sebep buluyor, ne olduğunu anlamadan bakıyorum onun yanındayım. Ya akşamdan "Yarın geliyorsunuz, değil mi?" demiştir - kim buna hayır diyebilir? Ya da bana bir şey sormuştur, ben de cevabı ona kendim iletmeyi uygun bulmuşumdur; ya da hava öyle güzeldir ki, Wahlheim'a gitmişimdir, oraya varınca da ona gitmem sadece yarım saatimi alacaktır! - Çok yakındayımdır, yalnızca bir hamle, hop! Oradayım.
Margarete: Söyle bana, Din ile aran nasıl? Sen çok iyi bir insansın, Ancak sanırım ki, Dine fazla aldırmıyorsun. Faust: Üstünde durma sevgilim! Senin için en iyi duyguları beslediğimi, fark ediyorsun. Sevdiklerim için canım ve kanım feda; Kimseyi inancından ve kiliseden, Alıkoymak istemem. (..) Margarete: En temel din ilkelerine bile
Kim hayır diyebilir, güzel söylenmiş doğru. Yetmediği yeri görmek: İşte marifet bu.
Sayfa 9 - YKYKitabı okudu
174 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.