YouTube kitap kanalımda Albert Camus'nün hayatı, bütün kitapları ve kronolojik okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz: ytbe.one/-_X3xWwwAoA
“Elli katlı bir binadan düşen adamın hikayesini biliyor musun? Adam her katta kendini rahatlatmak için şunu tekrar edermiş:
Buraya kadar her şey yolunda.
Buraya kadar her şey yolunda.
Hayatta çözüm diye bir şey yoktur.
Sadece hareket hâlinde olan güçler vardır.
Bu güçleri uyandırdığımız
anda, çözümler kendiliğinden gelecektir.
ANTOINE DE SAINT-EXUPERY
"Ben istemiyorum ki..."
"Bunu yeterince göstermiyorsun ama. Dahası sen artık hiçbir şey istemiyorsun. Senin yerine başkaları istiyor ve sen seni istemelerine bile sesini çıkarmıyorsun, bu bir suc. Sen nefret ettiğin bir şeye teslim oluyorsun ve bunun için kendi hayatını feda ediyorsun. Hayatını feda edeceksen neden inandığın bir şey için etmiyorsun? Kanını kendi düşüncelerin için feda etmek istiyorsan et! Fakat neden yabancılar için feda etmek istiyorsun? Ferdinand unutma! Özgür kalmak için yeterince istekliysen karşındakiler kim olabilir, kötü kalpli deliler yalnızca! Sen özgür olmayı yeterince istemezsen işte o zaman seni ele geçirirler, o zaman deli sen olursun. Bana hep şöyle dedin..."
-“Ben istemiyorum ki…”
+”Bunu yeterince göstermiyorsun ama. Dahası artık hiçbir şey istemiyorsun. Senin yerine başkaları istiyor ve sen seni istemelerine bile sesini çıkartmıyorsun, bu bir suç. Sen nefret ettiğin bir şeye teslim oluyorsun ve bunun için kendi hayatını feda ediyorsun. Hayatını feda edeceksen neden inandığın bir şey için etmiyorsun? Kanını kendi düşüncelerin için feda etmek istiyorsan -et! Fakat neden yabancılar için feda etmek istiyorsun? Ferdinand unutma!
Özgür kalmak için yeterince istekliysen karşındakiler kim olabilir, kötü kalpli deliler yalnızca! Sen özgür olmayı yeterince istemezsen işte o zaman seni ele geçirirler, o zaman deli sen olursun.”
- İnan bana, Pancuiaco, birçoğu senin gibi inatçıydı; fakat daha sonra beyazlarla dost olup çıktılar.
- Yani boyunduruğa teslim oldular demek istiyorsun, dedi Kızılderili.
- Zaten hepimiz Tanrı'nın bize vurduğu boyunduruğun altında değil miyiz? dedi Don Ramon. Hepimiz Tanrı'nın zincirleri ve prangalarıyla bağlıyız. Yaşayan hiçbir insanoğlu Tanrı'nın iradesinin dışına çıkamaz.
- O benim Tanrım değil. Onu tanımıyorum.
- Ama tanıyacak ve ondan gelenlere şükretmeyi öğreneceksin. Beyaz adam güçlü değil midir; onun Tanrısından daha büyük kim olabilir? Beyaz adamdan korkmayı, ona teslim olmayı, onun senin efendin olduğunu, senin ona itaat etmekle yükümlü olduğunu, onun da seni sevme ve sana bakma sorumluluğu taşıdığını kavrayacaksın.
- Bizim toprağımızı gasp ettiniz, kadınlarımızı ve çocuklarımızı alıp köle yaptınız, kardeşçe sevgi bu mudur? Bize ekmeğimizi paylaşmak isteyen misafirler gibi gelmediniz, hayatımızı ve tüm varlığımızı elimizden alan düşmanlar olarak geldiniz. Bu mudur kardeşçe sevgi?
“Senin yerine başkaları istiyor ve sen seni istemelerine bile sesini çıkarmıyorsun, bu bir suç. Sen nefret ettiğin bir şeye teslim oluyorsun ve bunun için kendi hayatını feda ediyorsun. Hayatını feda edeceksen neden inandığın bir şey için etmiyorsun? Kanını kendi düşüncelerin için feda etmek istiyorsan - et! Fakat neden yabancılar için feda etmek istiyorsun? Ferdinand unutma! Özgür kalmak için yeterince istekliysen karşındakiler kim olabilir, kötü kalpli deliler yalnızca! Sen özgür olmayı yeterince istemezsen işte o zaman seni ele geçirirler, o zaman deli sen olursun..."