Richard, "Sen kimsin?" Dediğinde yürümeye devam ediyordum. "ismin ne?" Diye seslendiğinde ise odadan çıkmıştım.
Gözünden akan yaşlarla vücudunda akan kanın birbirine karıştığı o çocuktum.
Beni kurtarmak için çığlıklar atan o kızın sevgilisiydim.
Menkar adalarına acımasızca atılan o cessettim.
Herkesten intikamımızı alacak o adamdım.
Ben Aaron'dım.
"İtoğluiti bıraktılar dışarı. Bütün komünistleri saldılar ortalığa, bütün şeyleri... Git bana buranın sahibini çağır!"
Garson çekildi. Adam ayağa kalktı, Yavuz'un masasından
duyulacak biçimde bağırmaya başladı:
"Bu komünistin ne işi var lan burada? Niye soktunuz bunu benim olduğum yere? Bu aktör filan değil lan, vatan
“Sen, beni asla, asla tanımayan,
bir su birikintisinin yanından geçercesine yanımdan geçip giden, bir taşa basarcasına üstüme basan, hep, ama hep yoluna devam eden ve beni sonsuz bir bekleyiş içerisinde bırakan sen, kimsin ki benim için?’’
Sen beni asla tanımayan,bir su birikintisinin yanından geçercesine, yanımdan geçip giden ,bir taşa basarcasına üstüme basan ,hep ama hep yoluna devam eden ve beni sonsuz bir bekleyiş içerisinde bırakan sen, kimsin ki benim için?