"Cehennemi azaplar çektiği böyle saatlerde hastaları kıskandığı oluyordu. Bir sanatoryumda, beyaz duvarlar arasında, beyaz bir yatakta yatmak, merhametle ve çiçeklerle çevrelenmek ne iyi olurdu, insanlar ziyaretine gelir, ona iyi davranırlardı ve çektiği acılara rağmen, uzaklarda iyiliksever, kocaman bir güneş gibi iyileşme umudu dururdu. İnsanın ağrısı, sancısı olduğunda hiç olmazsa bağırabilirdi, ama o sürekli olarak trajik bir biçimde komedi oynamak zorundaydı. Sinirleri yay gibi gerilmişken gülümsemesi, neşeli görünmesi gerekiyordu, bu sahte neşenin ne çabalara mal olduğunu, kendine hâkim olmak için her gün nasıl kahramanca bir güç harcadığını kimseler anlamıyordu."
Hayalleri okyanuslar ile yarışacak fakat onun hayallerine kavuşmasını engellemek isteyen,zalim bir dedeye ses çıkartmayan bir aile...
Okulun düzenlediği üniversiteleri tanıtma gezisi ile #İstanbul a gelirler.Orada gördüğü bir grup #Artvin Şavşata döndüğünde tüm dünyası olur.Bu hayatı dolu dolu yaşayan birileri vardı.Onlarin varlığını inkar etmek imkansızdı.Onları kıskanmak bir tarafa hayatı zehir edenlerden alıp onlarin ömrüne versin diyecek kadar farkındalık ortaya koyabiliyor.
Başka bir hırs ile çalışıp #Türkiye siralamasin da derece yapar. Annesinin desteği ile Bahçeşehir üniversitesinin öğrencilerinden biri olur.Kütüphanede çaktırmadan bir erkeği kesmeyecek kadar korkak neyin var dediklerinde #annemiözledim diyecek kadar çocuktur.Istanbul o gelene kadar kıştı,onunla birlikte adı gibi #Bahar getirdi.
Işkeçeli bir adam ve onun Şavşatlı gönlünün sultani olmaya hazır kadın...Konuşmaları ilk instegram da başlıyor.Tesadüf silsilesi ile yolları kesişir ve onları birbirine #mıknatıs gibi çeker.
Tabiii bir de Oktaygiller tayfası var kiGırgır, şamata,eğlence onlardan sorulur.Bahar'in ilk Oktayi görüp onunla uyuyup,onunla uyandığını söylemeden geçemeyeceğim.Bir de Oktay'ın hayat hikayesini okurken neden yillardir üniversiteyi bitirmediğini,ailesine inat yapmaması gereken her şeyi yaptığına şahit olacaksınız.Ve tabiki uyumadan önce tutulan dileğin "Çok sevilmeyi dilemek"olduğunu göreceksiniz.Insan ne yaşar da çok sevilmeyi diler ki
Kalın bir kitap ama korkmayın su gibi akıyor nasıl bittiğini, içinde kaybolup tühh bitmiş demekten kendinizi alamıyorsunuz.
Kıskanmak mı ; Tiryakisi olduğum tutkuların zirvesisin …
Bağlantı
Saplantı
Tutku
Ne dersen de ….
Ben bile adını koyamıyorum…
Teşhisini koyamadığım bi esaret bu tiryakisi olduğum…
Elimden geldiğince neşeli bir hayat sürmeye karar verdim. Haddi zatında, insanın kaderini Tanrı’dan başkası bilmezken, başkasının mutluluğuna sövmek veya kıskanmak salaklıktır yani.
Dün akşam Nahid Sırrı Örik'in Sultan Hamid Düşerken isimli kitabını okumaya başladım. Bu vesileyle size bir listeden bahsetmek istiyorum. Mutlaka bilenler vardır fakat bilmeyenler için de faydalı olabilir. 2017 yılında akademisyenler, yazarlar ve edebiyatçılardan oluşan bir ekiple Türk edebiyatının en iyi 100 romanı belirlenmiş. Biliyorum bu
Âşık olamamaktan daha acıdır aşkı yaşamak.
Biraz mutluluk, biraz coşku, biraz hüzün,
Biraz burukluk, sanki yüreğinde bir bıçak
Kıyar durur yüreciğini azar azar her gün.
Aşık olamamaktan beterdir âşık olup kıskanmak,
Bekleyerek, özleyerek, bazen de biraz küskün,
Uykusuz gecelersin bir dediğinden pişmanlık duyarak.
Yaşının tüm tazeliği ile aşkının başındasın,
Aşk zordur yavrum, dikkat et seni yıpratmasın.
Sen hep gül, hep mutlu baksın güzel gözlerin,
Seven kıskanır .
Kıskanmak aşkın kanununda var . Gerçek seven kalbi bu duygu sarar . Sevmenin âlâmetidir kıskanmak . Kıskanır yani gayret eder ..
Sevgilimle geziyorduk el ele , haberim yok gözüm kaydı çiçeğe ... utanmıyormusun ? Dedi ben varken nasıl bakarsın güle ...
SAHİP OLMAK YADA OLMAK
“Biliyorum ki ben, Tatlı bir sevgiyi, küçük bir sevinci tattığım anlar dışına, Hiçbir şeye sahip değilim.” Goethe
Eğer sevdiğim halde, karşımda bir sevgi doğuramıyorsam, yani sevgim bir karşı sevgi üretmiyorsa; yaşamımı seven bir insan olarak dışa vurmam beni sevilen biri haline getirmiyorsa, sevgim güçsüz