1902 Doğumlular 1. Dünya Savaşı’nı 12-16 yaşlarında yaşayan bir neslin savaşa, zorluklara , açlığa en acısı insanın insana yaptığına karşı bir haykırışı...
Savaşa çocuk gözüyle bakan, tanıklık eden olağanüstü bir roman.
Bu çocuk gözün 12 yaşında veremle mücadeleye , maden işçilerinin grevlerine ,en yakın arkadaşının toplum tarafından dışlanmasına ,hava saldırılarına, açlığa, salgın hastalıklara...tanıklığı.
Bir yandan da büyüme sancıları, cinsellik keşfi, hayatta kalma içgüdüsü ve böylesi bir cehennemde amacını sorgulamaya başladığı, inancını yitirdiği eğitim sistemi ,okul yaşamı.
1902 Doğumlular tüm bu yaşattıklarıyla bir roman olmanın ötesinde “erken büyümek zorunda kalan masum çocuk adamların, kayıp bir neslin alın yazısı gibi.”
Erich Maria Remarque’nin “ Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok” adlı romanında da dediği gibi “1902 Doğumlular mermilerden kurtulmuş olsalar da bir nesli fiziksel ve ruhsal olarak mahveden bir savaşın cephe gerisinden anlatımıdır, 1914-1918 yıllarını yaşamak zorunda kalan gençlerin hikayesi ve bir toplumun kendisini yönetenlerin hırsı ve açgözlülüğü yüzünden çöküşünün tanıklığıdır.”