Değerli bir sosyolog ve yazar olan Niyazi Berkes, bu eserinde, Türk toplumunun Osmanlı'nın son dönemlerinden başlayıp 1960'ların modern Türkiye'sine kadar uzanan çağdaşlaşma çabalarına rağmen gelişmiş bir ülke/toplum olamayı başaramamasının nedenlerini inceleyip tespitlerde bulunmuş. Cumhuriyet dönemine kadar olan kısımda başlayan dış borca bağlı kalkınma çabalarının ülkeyi nasıl çıkmaza soktuğu, Atatürk döneminde dış borç alınmamasına karşın 1954'e kadar Osmanlı'nın borçlarının ödendiği, özellikle 1950 sonrası Demokrat Partı döneminde aynı Osmanlı' daki gibi yabancı kaynaklı ve hesapsız borçlanmaya gidildiği hususları tespit olarak konulmuş. Cumhuriyet döneminde ise kalkınma çabalarının CHP devrimci kişiliğini yitirdikten sonra idarei maslahatçılar, çıkarcılar ve asakaklar tarafından nasıl baltalandığı ortaya konulmuş. Sayfa sayısı hacimsiz lakin içeriği oldukça hacimli bir eser. Kalkınma tarihimize güzel bir persoektifle yaklaşmış yazar. Tavsiye olunur.
Kırım harbiyle başlayan dış borçlanmanın Osmanlıyı nasıl yiyip bitirdiğini konu alır. Ortaçağ mantığından çıkmak için aranan ideolojik fikirler hiçbir zaman halk tabanında karşılık bulamaz. Sonunda devletin borçlarını yönetmek için kurulan Düyun-i Umumiye, Osmanlı İmparatorluğunu ekonomik olarak yok eder.
Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasının ardından başlayan ulusal kurtuluş mücadelesinin kahramanı Atatürk'ün hiçbir ideolojik fikir altında hareket etmeyerek Türkiye dinamiklerine göre şekillenen Kemalizm ile ülkeyi yeniden inşa eder ve devletçiliğin yardımıyla ülke ekonomisini kalkındırmaya çalışır. İşte Kemalizmi ve devletçiliği hırpalayan ve ülke öcü olarak gösteren Halk parti ve Demokrat partinin ülkenin sırtına yükledikleri dış yardımlarla ülkeyi soktukları batağı konu alır.
Kemâlist Devrim, Atatürk'ün fikirsel aydınlığında öz Türk Devrimidir.
Kemalizm bir ideoloji değil, bir yasa-ilkesidir. Onu yıkmak anayasayı çiğnemek demektir.
Kemâlist fikir, Halk Partisi 'nin bir ideolojik aracı değil, modern Türk rejiminin (ekonomik, toplumsal ve kültürel yanlarını kapsayan)
hukuki temelidir.
Kemalizmsiz bir Türkiye, ancak ya ortaçağda var olabilir ya da modern uygarlık dünyasında
Fikri, ideolojisi ne olursa olsun gerçekle yüzleşmek isteyenlere tavsiye edilebilecek bir kitap.
İdeoloji tartışmaları ve "Sistem" arayışları içerisinde kaybedilen 200 yıllık serüveni ve bu tür siyasi mücadeleleri destekleyerek kendi çıkarlarını ülke siyasetine hakim kılan dış güçlerin, bizi getirdiği noktayı aşama aşama izleyebilirsiniz.
