Adalar Adalılar

Mahmut Esat Güven

Adalar Adalılar Sözleri ve Alıntıları

Adalar Adalılar sözleri ve alıntılarını, Adalar Adalılar kitap alıntılarını, Adalar Adalılar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şubat ayı içerisinde soğuk bir akşamüstü Siyasal Yurdu’nun kantininde oturuyorduk. Zayıf, yaşlı bir kadın üstünde siyah man­tosu ve başörtüsüyle kantinin giriş kapısına yakın bir masada tek başına oturuyordu. Üzgün ve çaresizdi. Hüdai Arıkan’ın annesi olduğunu söylediler. Hava iyice karardı, saat de geç olmaya başlamıştı. Bu yaşlı kadınla kimse ilgilenmiyordu. Nihayet yanına giderek oturdum. Halini hatırını sorduğumda karamsar ve üzgün bir şe­kilde “Canım yavrum Hüdaimi görmeye geldim ama göstermiyorlar. Hüdai artık bizim çocuğumuz, onu artık görmeye gelme diyorlar” diye dert yanıyordu.
Necdet Adalı'nın Son Mektubu
"Sevgili anneciğim ve babacığım, sizleri ve ezilen halklar adına mücadeleyi erken bırakmak zorunda kaldığım için üz­günüm ama bundan ve içinde bulunduğum durumdan dolayı hiçbir zaman pişmanlık duymadan ve şu kısa yaşamım içerisinde hiçbir şahsi çıkar gözetmeden ezi­len halklar adına verilen mücadelede yerimi almaya çalıştım ve bundan dolayı gurur duyuyorum. Hâkim sınıfların göstermek istediği gibi bizler hiçbir zaman savunmasız insanlara karşı katliam girişiminde bulun­madık. Fakat onların bizi böyle göstermeleri ve faşist­ lerle bizi aynı kefeye koyarak cezalandırmaları, bizim nezdimizde ezilen halkların mücadelesine yapılan bir saldırıdır. Anneciğim ve babacığım, sizlere kısaca bah­settiğim gibi hiçbir pişmanlık duymuyorum. Sizlerin de ezilen halklar uğruna verilen mücadelede katledilişim­den dolayı üzülmemenizi ve bundan gurur duymanızı bekliyorum. Ağabeylerime ve ablalarıma da yazmak isterdim; fakat buna olanak yok. Kendilerine çok se­lamlar. Burada satırlarıma son verirken hürmetle elle­rinizden öperim. Arkadaşlara selam. ” Hoşça kalın 7 Ekim 1980, Ankara
Reklam
Çay ocağını çalıştırmak için Ankara Başsavcısı'na torpil yapmak gerekirdi. İnsanlar dışarıda bu tür suçları işledikleri için cezaevine düşmüşlerdi ama aynı suçları burada devlet görevlilerinin himayesinde devam ettiriyorlardı.
Sayfa 62 - 1978 Ankara Merkezi Kapalı CezaeviKitabı okudu
“Gitmesin gözlerinden pırıl pırıl arzular Eksilmesin yüzünden o tebessüm o bahar Seni tanrı korusun, kem gözlerden saklasın Kader hep gülsün sana mutluluk gölgen olsun...”
Benim ona asıl anlatmaya çalıştığım idam olayı gerçekleşirse onun da devrimci hareket içerisinde Mahirler, Denizler gibi bayraklaşacağıydı. Onun için de ölümü cesurca karşılaması gerekirdi. O da zaten bunun bilincindeydi. Ben bunları anlattığımda Necdet’in yüz ifadesi değişir, gayet kararlı ve korkusuz bir çehreyle bana bakıp gülümserdi. Çoğu zaman bana Che Guevera’nın “Ölüm nerden ve nasıl gelirse gelsin, sa­ vaş sloganlarınız kulaktan kulağa dolaşacaksa ve başka­ ları mitralyöz sesleri ile arkamızdan ağıt yakacaksa ölüm hoş geldi, sefa geldi” sözleriyle cevap verirdi. Nitekim idamı da Che’nin bu sözlerine uygun, yiğitçe oldu.
*adı geçen Necdet, Necdet Adalı'dır.Kitabı okudu
Reklam
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.