Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Alfred Hitchcock

Kolektif

Alfred Hitchcock Gönderileri

Alfred Hitchcock kitaplarını, Alfred Hitchcock sözleri ve alıntılarını, Alfred Hitchcock yazarlarını, Alfred Hitchcock yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Bir keresinde “Mutluluk tanımınız nedir?” diye sormuşlardı. “Duru bir ufuk,” demiştim.”
Sayfa 88
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Alfred Hitchcock'un anlatıldığından çok farklı olduğunu anlamamızı sağlayan, Hitchcock'un röportajlarından oluşan bir kitap. Sinemaya katkıları, kendi filmlerini yapım aşamaları, oyuncularla ilişkileri, çalışma disiplini, aile hayatı ve birçok konu hakkındaki düşünceleri var. Kitabı okurken filmlerini de izlemek filmlerine farklı açılardan bakmanıza ve daha önce dikkatinizi çekmeyen ayrıntıları yakalamanıza yardımcı oluyor. Sinema ile ilgilenen, Hitchcock filmlerini sevenler ve sinema severlerin okumasını tavsiye ediyorum. Hitchcock'un zekâsına ve hayal gücüne hayran kalmamak mümkün değil.
Alfred Hitchcock
Alfred HitchcockKolektif · Agora Kitaplığı · 201414 okunma
Reklam
V.F.: Oyunculara sert davranıp bağırdığınız oldu mu? Alfred Hitchcock: Hiç bağırmam. İnsanlar beni yönetirken hiç görmediklerinden bahsederler. Çünkü her şeyi önceden kostüm odasında konuşurum. Kamera önüne geçtiklerinde yanlarına gidip de bir yönetmen gibi davranmanın anlamı yok. Kime faydası var ki bunun? Böyle bir yönetmene hiç rastlamadım. Asla. Sadece bir kez. 1938’de Paramount Pictures’da gezinirken oyuncularını hoparlörle yöneten bir yönetmene rastlamıştım ve kendi kendime, “Aman Tanrım, nasıl bir çalışma şekli bu... Ben böyle yapamam” dedim.
Sayfa 246Kitabı okudu
Alfred Hitchcock: Trendeki Yabancılar’da bir daha yapmayacağım bir şeyi yaptım. Atlıkarıncayı kapatmak için onun altında dolaşan yaşlı bir adam vardı. Atlıkarınca gerçekti ve eğer adamın kafası iki santimetre yukarı olsaydı ben kasıtsız adam öldürmeden hapishanedeydim. Aklıma geldiğinde bile ter basıyor. “ALFRED HITCHCOCK CİNAYETLE SUÇLANIYOR “
Sayfa 238Kitabı okudu
Çalıştığınız aktristleri kimsenin keşfedemeyeceği şekilde keşfediyorsunuz. Eva Marie Saint başka hiçbir filmde Gizli Teşkilat’taki gibi pırıl pırıl, çekici ve baştan çıkarıcı görünmedi. Her saç teliyle ilgilendim. İki gardrop dolusu kostüm dikildi onun için; ancak deneme çekimlerini izlediğimde kostümlerin onu kimsesiz gibi gösterdiğini fark ettim. On The Waterfront (Rıhtımlar Üzerinde, 1954) filminde de ayrı kostüm tasarımcısıyla çalışmış. James Mason’ın filmde oynadığı karakter gibi davranmayı bıraktm ve Eva’yla New York’taki Bergdorf Goodman mağazasına gittim. Giydikleriyle bir model gibi önümde yürüdü; ben de seçtim.
Sayfa 210Kitabı okudu
Film çekmeyi eğlenceli kılan en önemli ânlarınızı hangi filminizde yaşadığınızı düşünüyorsunuz? Arka Pencere bunu yaşadığım en önemli filmimdi diyebilirim. Kız katilin odasındadır ve yan pencerede de katili görürüz. Katil koridordan geçerek kızın bulunduğu odaya gelir. Bu seyiriciyi sıkılmaktan kurtarıyor. Daha önceden edinilen bilgilere dayanan bir duygusal gerilim söz konusu. Sapık’taki duygusal gerilimse evin etrafından bıçaklı bir kadının olduğunu bilmemizdi. Bu eve giren birine belki saldırılabilinirdi. Tabii bu sadece bir evham ama ilk cinayet olmasaydı bu hissi yakalayamazdınız.
Sayfa 204Kitabı okudu
Reklam
Hiçbir katil kendini ele vermez. Filmlerdeki katillerin sıklıkla çekici olmayan tipler olarak gösterildiğini fark etmişsinizdir. Bunun her zaman çok ciddi bir hata olduğunu söylemişimdir. Çekiciliği olmayan bir katil nasıl kurbanının yanına yaklaşabilir ki?
Sayfa 204Kitabı okudu
Seyircilerin birtakım açıklamalara ihtiyaçları oldukları kanısında mısınız? Kesinlikle. Her zaman dediğim gibi, bir filmin yapısını kurarken ilk yarıda belli boşluklar bırakılmalı ki film bitmeden önce o boşlukları kapatın. ‘Mantılı’ olmak için o kadar da planlı olmanıza gerek yok. Mantıklı olmak çok sıkıcıdır; o açık olan boşluğu beklenen ânda kapatır.
Sayfa 194Kitabı okudu
Hitchcock’un film çekme teorisi basit: Konuyu önemsemiyorum, oyunculuğu önemsemiyorum; fakat filmi ‘film’ yapan unsurları umursuyorum... İzleyiciye çığlık attıran bütün teknik kullanımları önemsiyorum.” Suçla özdeşim kurması konusundaysa, “Genellikle cinayet mahalinde en ilginç sonucun amatörlerden çıktığını düşünüyorum. İşini groteks bir anlayışla mayalayıp serinkanlılıkla ve zevke yapan insanlar var. Aydın insanların yarattığı nazik, iyi bir kargaşa hâli hâkim ve ben bunu seviyorum,” diyor.
Sayfa 191Kitabı okudu
“Ses kullanmamızın daha iyi olacağını düşündüğümüzde çoktan çekimlere koyulmuştuk. Birden başrolü oynayan kadın oyuncunun kırık bir aksanla konuştuğunu fark ettim. O günlerde dublaj hakkında hiçbir şey bilmiyorduk. Dolayısıyla bu büyük bir problem oldu. Sonunda bir çözüm buldum: Anny Ondra konuşur gibi yaparken onun yerine kenara yerleştirdiğim kız konuşacaktı.”
Sayfa 189Kitabı okudu
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.