Fikir ve düşünce dünyasının güçlü kalemi, edebiyat aleminin mihenk taşı, şair, yazar, Sezai Karakoç'u rahmetle anıyorum. Bu eserinde, İslam coğrafyasında yaşayan masum insanların, katil batı, katil Rusya tarafından nasıl sömürüldüğünü, kanla beslendiğini, yerinden yurdundan edilerek, bir bilinmeze itildiklerini, biraz hüzünlenerek biraz da aslında İslam ülkelerine serzenişte bulunarak, uyanmalarını, zalime baş kaldırmalarını, birlik olmalarını dile getiriyor. Kadim şehirlerimiz; İstanbul'un, Kudüs'ün, Bağdat'ın, Şam'ın ve daha nicelerinin barbar batılılar yüzünden ne hale getirildiği, bir zamanların uygarlık ve medeniyet merkezi olan bu güzelim şehirlerin nasıl da yağma edildiğinin anlatıldığı bu yapıtını, içim acıyarak okudum. Allah(CC), zalimlere fırsat vermesin, her an uyanık olanlardan, hak ile bâtılın mücadelesinde, hakkı savunanlardan eylesin.