Bugün gökyüzü mavi değildi.
Anlayacağınız kederim büyüktü.
Ve uzandım arkaüstü düşlere
Ne yapmalı da dağıtmalı gri bulutları
Dedim kendi kendime
Tam o sırada
Umutsuzluğun en koyu olduğu anda
Kuşlar geçti sürü sürü
Uçuyordu kocaman bir yeşillik
Bu ne dedim
Karşılık verdi yanımdan akan bir yıldız
Bu düşüdür annenin
Der ki
Yeryüzünden daha uzaklarda
Daha yeşil olsun
Çocuğum.
Saat kaç derlermiş
Ne saati
Biz bütün çocuklar
Birbirimizi düşünürkeniz.
Saat kaç derlermiş
Gece gündüz eskiden
Biz bütün çocuklar bütün yıldızlar
Birbirimizi görürkeniz
Saat kaç derlermiş
Ne saati
Biz bütün çocukları yeryüzünün gökyüzünün
Birbirimizi severkeniz.
Boylarımız yok olunca
Boy ölçüşme de kalktı ne güzel
Topladılar bütün tüfekleri topları,
Tankları zırhlı arabaları topladılar.
Şimdi mavi türkümüzü
Söyleyelim mi çocuklar
Barış güvercinleri konsun üzerine.
İğreniyordu bütün babaları anneleri yeryüzünün
Dövüşmekten artık
Havlayan köpeklerden bile tiksiniyordu herkes
Sevmiyordu kimse o bıçak gibi sesleri.
Şimdi kardeşlik türkümüzü
Söyleyelim mi çocuklar
Yıldızlar kardeş konsun üzerine.
İşte geziyoruz öğretmenle birlikte göklerde
Boy Ölçüşme Müzesi'ni
Bakıyoruz kılıçlara füzelere acıya acıya biz,
Hele o kocaman dört ağızlı bataryalara, güle güle.
Şimdi sevinç türkümüzü
Söyleyelim mi çocuklar
Güneşimiz bile konsun üzerine.
Bir Gök Öyküsünün Özeti
Gidiyordu çocuk
Nereye dedi öbür çocuk
Hemen gülümsedi ilk çocuk.
Öteki gezegenlere dedi çocuk
Günaydın dedi öbür çocuk
Seslendi: Geceleraydın, ilk çocuk
Sordum öğretmenime
Nasıl oldu bu değişim?
Dedi ki
Sularla oldu.
Sordum öğretmenime
Nasıl oldu bu değişim?
Dedi ki
Isılarla oldu
Sordum öğretmenime
Nasıl oldu bu değişim?
Dedi ki
Seninle oldu.
İşte anneciğim işte
Hepsi hepsi uçtu kuşların.
Kırmızı ağızları açık
Kırmızı ağızlarında
Binbir ses
Binbir çağrı
Binbir ot.
Kırmızı ağızlarında
Gök ekmeği.