Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Asi ve Mavi

Şeyma Demir

Asi ve Mavi Gönderileri

Asi ve Mavi kitaplarını, Asi ve Mavi sözleri ve alıntılarını, Asi ve Mavi yazarlarını, Asi ve Mavi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tozlu kitaplardır en bilinmedik erdem. Tozumu silkele, oku beni.
Sayfa 224 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Dünyayı yaşamazsan, ahiretini bulamazsın kızım.
Sayfa 215 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Umut tek lokmalık bir ekmek değildi, umut koca bir buğday tarlasıydı. Yeşeriyor, olgunlaşıyor ve öğütülüyordu.
Sayfa 211 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Geceme gün, günüme gece ol. Yıldızlar tutalım seninle. Yan yana olduğumuz geceye kayarken tutunduğumuz yıldız, dilek değil duaya tutunalım, onu yaratan ve kaydıran Allah'a.
Sayfa 202 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Ağrılı geceler de sevdaya dahil midir? Eğer öyleyse, ömrümün sonuna kadar ağrılı geceler olacak yoldaşım.
Sayfa 202 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Suç ortaklarım açılın hadi kederli gözlere... Suç ortaklarım, ona gülümsemesini söyleyin.
Sayfa 202 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Baba... Diye seslendi genç kız çöktüğü yerden. Baba görüyorsun ya. Düşmekten, terk edilmekten usanmıyor senin bu aptal kızın. Ama baba, bu seferki çok acıttı canımı. Kemiklerim dökülüyor sanki etlerimden. Gözümün nuru akıyor sanki göz bebeklerimden. Baba... Bu seferki çok acıttı. Canım çekiliyor tenimden. Baba... Bu sevmek mi? Sevmek buysa eğer, annemin sabrı ne büyük... Nasıl dayanıyor senin yokluğuna? Baba... Gitmek mi zor, kalmak mı? Kalan olmaktan usandım artık, gitmekse yok işte benim kitabımda. Baba... Bir adama âşık oluyorum galiba. Gözleri sen bakan, elleri sen tutan bir adama. Adam diyorum, senden sonra hayatıma giren ilk adam be baba.
Sayfa 147 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Hayatı çok seversen, ahiretin sana küser. Ahireti düşünüp, yaşamayı unutursan da, hayat seni kabullenmez.
Sayfa 121 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Her şeye rağmen hayat devam etmek zorundaydı.
Sayfa 121 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Git dedim sana. Sadece git... Yani, pek kalbimi dile dökemedim. Kalbim; "Ben git desem de, gitme azizim," dedi sana. Ne tez kuruldun vazgeçilmezlik tahtına? Alıştım sana azizim. Bir harama alışmak nasıldır bilir misin Allah katında? Günahımı yüklen hadi omuzlarına. O kocaman, dünyaları kucaklayan kollarınla. Şimdi gülüyor musun yine, o duygularını gizleyen dudaklarınla? Sen gülümse azizim. Gülümse ki, huzur dolsun kederli sokaklarıma.
Sayfa 99 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Görmeyen gözlerimin, duymayan kulağımın, hissizleşmiş ruhumun uyandırıcısı. Gözün aydın olsun. Yıktın tüm duvarları, kaldırdın siyah duvağı... Şimdi görüyor musun beni? Gerçek beni? Şu dünyanın pisliğiyle on sekizinde tanışan genç kızı hani? Daha on beşinde ilk aşkını, sığınağını, hayat pınarını kaybetmiş, 'Baba' kelimesi hayatından silinmiş sübyanı... Omuzları bir göçmen yükü taşırken, elleri nasır bağlamış, dudakları gülümsemelerinin cezası olarak mühür yemiş, yirmi bir yaşamış Günnur'u değil! O gülen, yaşamayı seven, hisseden genç kızı görüyor musun? Gidince, siyah duvağıma bir kat daha atacaksın o yüzden iyi bak. Senden sonra o duvak bir daha kalkmaya mecal bulamayacak. Sen gülümse, olur mu azizim? Benim gülüşlerim keder getirdi. Senin kahkahalarının, içime getirdiği huzuru getiremediği gibi... Sen gülümse ki, benim gibi tüm kalbi taş kesmiş azizelerin huzur bulsun. Gülücüklerin nefsimi beslese de, sözlerin Allah'ın lütfu. Gözlerin, O'nun varlığının ispatı. Kimin cenneti olacaksın, Allah'ın mükafatı?
Sayfa 51 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Saklanmak için, önce bulunmak gerekir.
Sayfa 47 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
"Öğrendim." dedi. "Neyi?" diye sordu genç adam. Genç kız kafasını kaldırıp, gökyüzüne doğru gözlerini kapattı ve fısıldadı; "Tebessümün mutluluktan çok keder getirdiğini." "Neden?" diye sordu genç adam. Ağlamaklı bir his çöreklendi genzine. Kirpiklerine kadar inen bir sızı... Kendini, bu kızı sorguya çekmemek için tutuyordu. "Çünkü..." dedi genç kız ve adamın varlığını umursamadan eve doğru ufak adımlarla ilerledi. Bir yandan da konuşuyordu. "Gülümsemek demek, halinden hoşnutsun demektir. İnsanlar senin gülümsemenden öylesi anlamlar çıkarır ki, bir anda en nefret ettin karanlıkta buluverirsin kendini."
Sayfa 45 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Sahte gülücüklerim, acılarımın bekçileri oldu. Kimseler görmesin diye içimdeki kederi gömdüm, dişlerime prangalar vurdum ve sakladım boğazıma oturan yumruyu." Elini boğazına götürdü genç kız. Belli ki, o yumru ebedi olarak yerleşmişti, narin örtüler sarılı boynunda. 'Tebessüm sadakadır' demişti annem. Suratım acıyana kadar gülmüştüm. Sonra 'Susmak erdemdir.' demişti annem. Bu sefer sustum ve sesiz tebessümler attım herkese. 'Bir kere zalim olacağına, bin kere mazlum ol' demişti annem. Ben mazlum oldum, ben sessiz oldum ve ben hep tebessüm ettim."
Sayfa 44 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
519 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.