Mezar taşlarındaki doğum-ölüm tarihlerine dikkatle bakarsanız ölümün de sırası olmadığını görüyorsunuz.
Neleri “şimdi sırası mı?” Diyerek erteleyip de gerçekleştirmeye fırsat bulamadıklarını da hiçbir zaman bilemezsiniz.
Ne zaman geleceğini bilmiyorsan iki saat beklemek ile elli yıl beklemek arasında "uzunluk açısından" bir fark görebilir misiniz?
Geleceğini umuyorsanız, "gecikti" diye bırakıp gidebilir misiniz?
Çağımızda insanlar bir şey yapmadan geçirdikleri vakitlerde kendilerini 'değersiz' hissediyorlar ve bir şey yapmış olmak için telefonlara sarılıyorlar.