Sıradan düşünceler ve sıradan öngörüler ile doyuma ulaşmanın verdiği rahatlıkla dinlenmeye çekildiğiniz an, felsefeci olma yolundan da çıkmışsınız demektir.
Ruh, değişim içerisinde serbest kalabilmek için yüksek sesle, hüngür hüngür ağlar; kapalı yerlerde kalma korkusundan kaynaklanan acılarına katlanmaktan başka bir çare de gelmez elinden.
Biz şimdideyiz. Şimdi her zaman değişir; geçmişten çıkıp, gelecegi biçimlendirerek, gelecek içerisine geçer. Bu bir süreç olmakla birlikte evrende değiştirilemez bir gerçektir
Belirli bir molekülü düşünün. Doğanın bir parçasıdır o. Milyonlarca yıldan bu yana deviniyordur. Büyük bir olasılıkla uzak bir yıldızlar yığınından başlamıştır devinmeye. Bedene girer; kimi yenilebilir sebzelerin içinde önemli bir etken olabilir; ya da havanın bir parçası olarak akciğere geçer. Bu molekül hangi kesin noktada, ağıza girdiği noktada mı yoksa deri içerisine emildiği noktada mı bedenin bir parçasıdır? Hangi kesin zamanda ya da hangi kesin zamanın hemen peşi sıra bedenin bir parçası olmak durumundadır? Kesinlik sorunun dışındadır. Kesinlik ancak kimi "önemsiz uzlaşımlar" ile elde edilebilir.
Şimdiye dek töre, mantık, din, sanat terimlerinin her birisinden, önemin bütün anlamı tüketilerek kazanım dilenmiştir. Bu terimlerin her biri ikincil türleri gosterirler; oysa cins, türlere ilişkin herhangi bir sonlu kümenin ötesine uzanır.