Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Aşktan Bu Kadar

Hervé Le Tellier

Aşktan Bu Kadar Sözleri ve Alıntıları

Aşktan Bu Kadar sözleri ve alıntılarını, Aşktan Bu Kadar kitap alıntılarını, Aşktan Bu Kadar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dikkatli bir insan hayatı yaşayarak öğrenmek yerine iyi bir yazarın ellerinden her zaman daha fazla ve daha çabuk öğrenebilir.
Sayfa 35
Hayat sonsuz sayıda güzel roman adıyla doludur.
Sayfa 214
Reklam
Pascal
"Aslında kimseyi sevmeyiz, yalnızca niteliklerin kendilerini severiz."
Sayfa 98
Bir dişi, kaslı bir erkek yerine dile hakim bir erkeği daha çok tercih ediyor. Yani Rambo' yu değil de Rimbaud'yu.
Sayfa 80
Hayatımdaki tüm kadınlar, hayatımdaki tüm kadınlar olmadan önce birer yabancıydılar. Bazılarının yabancılıktan tanıdıklık tarafına geçmesi aylarca sürmüştür. Şüphesiz isterdim ki bir süre daha yabancı kalsınlar...
Sayfa 145
Şunu da eklemekte fayda var sanırım, bazı evrimcilere göre dilin seksüel dünyadaki önemi de büyük :Bir dişi, kaslı bir erkek yerine dile hakim bir erkeği daha çok tercih ediyor. Yani Rambo'yu değil de Rimbaud'yu. Bu tez akademik dünyada oldukça popüler, özellikle de kassız olanlar arasında.
Reklam
“Hayat sonsuz sayıda güzel roman adıyla doludur.”
Monokl YayınlarıKitabı okudu
-En seksi iç çamaşırımı giydim. Hatta şeyden... İndirimden aldım. -Şahane, sevgilim. Babamın tabutunu görür görmez söylerim ona da.
Sayfa 162 - MonoklKitabı okudu
Bu Pascal'dan seçtiğiniz alıntı hakkında :Aslında kimseyi sevmeyiz, yalnızca niteliklerin kendisini severiz. " -Özür dileyerekten şunu sormak isterim, aslında durum tam tersi değil midir :Başkasında bizi çeken, karşısında hassas kaldığı şey değil, kabuğundaki gediğin kendisidir. Aşkı körükleyen onda sezinlediğimiz zayıflıktır,bu gedikten beslenir kalbimiz, sizce de öyle değil mi?
Aşktan Bu Kadar
"(...)Rüzgar sesi. Bir dakika geçiyor ya geçmiyor, cevap: " Yarın, saat 13.00'de, Chatelet'de, Café Zimmer'de." Son bir mesaj daha atıyor: "Tamamdır, yarın. Biliyor musun dün Truffaut'un Çalınan Buseler'ini yeniden izledim. Son sahneyi unutmuşum: Claude Jade ve Jean-Pierre Léaud göz göze bir gecenin ardından beraber kahvaltı ediyorlar. Tereyagda kızarmış ekmek yiyip, kahve içiyorlar. Adam bir not defteri ve kalem istiyor,kadın veriyor. Bir iki sözcük karalayıp sayfayı yırtıyor, katlıyor ve kadına uzatıyor. Kadın okuyor, not defterini alıyor, o da bir şeyler yaziyor , sayfayı onun gibi yırtıyor, katlıyor ve uzatiyor. Sonra böyle birbirlerine beş alti sayfa alıp veriyorlar, fazlası yok, izleyicinin ne yazistiklariyla ilgili en ufak bir fikrim yok tabii. Léaud bir anda masanın çekmecesinden bildiğin gazoz kapaklarını açmak için kullandığımız gazoz açacağını çıkarıyor, sonra adeta bir yüzük takarcasina genç kızın parmağına usulca geçiriyor. Sinemada gördüğüm tatlı evlilik tekliflerinden birisi. Bu sahneyi hatırlıyor musun? Sence de bu sahne bizim mail mucizesine benzemiyor mu?" Tıklıyor: Rüzgar sesi.Uykulu utangac adam bir anda yaptığından pişman oluyor. Birkaç dakika sonra Louise'den cevap geliyor: " Truffaut konusunda: Evet, sahneyi hatırlıyorum. Ama bizim durumumuzda hiçbir ilişkisi yok, ben zaten evliyim..." Thomas mesajı tekrar okuyor, kafasında yine binbir tilki dolaşıyor. " İlişki sözcüğünün çift anlamlı olması gözüne çarpıyor. Psikanalist, bir kahkaha koyuveriyor.
Sayfa 38 - MonoklKitabı okudu
26 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.