Şimdi daha büyük bir tehlikenin içindeydik. Ruslar bir başkasını yok etme uğraşındaydılar; İngilizler bizi bırakmış görünüyorlardı; dağlarımız karla dolmuştu, Türkler saldırı hazırlığı içindeydi ve “Cihad Ruhu” müslümanlar arasında bir kez daha yoğunluk kazanmıştı.
Eski evlerimizi, bin yıldan fazla bir zaman önce parşömen üzerine yazılmış ve o zamandan beri saklamış olduğumuz kitaplarımızı yitirdik. Evlerimiz, topraklarımız, üzüm bağlarımız düşmanın elinde harap oldu.